Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ÖYLE BİR HİKÂYE Sinemadan çıktığım zaman yağmur yine başlamıştı. Ne yapacağım? Küfrettim. Ana avrat küfrettim. Canım bir yürümek istiyordu ki... Şoförün biri: – Atikali, Atikali! diye bağırdı. Gider miyim Atikali'ye gecenin bu saatinde, giderim. Atladım şoförün yanına. Dere tepe düz gittik. Otomobilin buğulu, damlalı camlarında kırmızı,
Bakara
‌ ذٰلِكَ الْكِتَابُ لَا رَيْبَۚۛ ف۪يهِۚۛ هُدًى لِلْمُتَّق۪ينَۙ Bu, kendisinde şüphe olmayan kitaptır. Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için yol göstericidir. Bakara 2 ‌ اَلَّذ۪ينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ وَيُق۪يمُونَ الصَّلٰوةَ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَۙ Onlar gaybe inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak
Reklam
Tsinandali'de esir alınan Prensesler ve Madam Drancy, acı ve korku dolu bir diyara doğru yol alıyordu. Başlarındaki dağlılar, esirleri kendi malı gibi görüyorlardı. Onları İmam'a teslim ettik­lerinde büyük bir mükafat alacaklardı. Fakat dağlılar, esirlerinin önemi ve konumunun farkındaydı. Son derece gaddar tavırlar sergileseler de kimse
Tsinandali'de esir alınan Prensesler ve Madam Drancy, acı ve korku dolu bir diyara doğru yol alıyordu. Başlarındaki dağlılar, esirleri kendi malı gibi görüyorlardı. Onları İmam'a teslim ettik­lerinde büyük bir mükafat alacaklardı. Fakat dağlılar, esirlerinin önemi ve konumunun farkındaydı. Son derece gaddar tavırlar sergileseler de kimse
_EVLENMEK! Kadınlar sanki hipnotize edilmiş gibi gözlerini yaşamın bu noktasına dikerler. Özellikle Nevrotik kadınlar, sevme yetisinden tümüyle yoksun olmalarına ve erkeklerle ilişkileri dillere destan ölçüde zayıf olmasına karşın, bu tutkudan vazgeçemezler. Evlenme arzusunun zorlanımlı bir nitelik aldığı kadınlar grubunu da anmak gerek. İşte bu
BİLANÇO TABLOSU BİR MUHASEBE
Görüşlerimi toparlamaya hazırlanırken, bu bölümde birkaç noktaya temas etmek istiyorum. Öncelikle, İngilizlerin Hindistan'da yaptıkları her şeyi kötülemek gibi bir niyetim olmadığını söyleyeyim. İnsanoğlunun yaptığı her işte olduğu gibi sömürgeciliğin de olumlu ve olumsuz tarafları vardı. Hindistan'daki bütün İngiliz yetkililer Clive
Reklam
_Tanrı, ışığı yaratmıştır. Demek ki ilk Üstad-ı Azam Mason, Tanrı’nın kendisidir. _Adem Baba, ilk masonlardandır ve Tanrı tarafından Cennete mason olarak kabul edilmiştir. Bu, masonluğun eylem olarak değilse de bir oluş kudreti olarak daima var olduğunu söylemenin bir tarzıdır. Çünkü masonluk, insan ruhunun ilk ve eski bir ihtiyacına cevap
_Bir insanı anlamak istiyorsanız onun amaçlarına bakın çünkü bireyin gelecekten beklentileri, hayatını şekillendirir. Bireyin hayatı, barındırdığı aşağılık duygusunu telafi edip üstünlük kurma çabası ile geçer. Her amaç, bir yoksunluktan doğar. Örneğin, bir kız arkadaşın olsun mu istiyorsun. Bu durumda bir kız arkadaşın yoksunluğunu
_Tinin Görüngübilimi, bilincin değişiminin yolculuğunun betimidir. _Her şey kozmik tinin görüngüleridir. Bu gerçekliklerin dışında aşkın bir varoluş bulunmaz. Her şey bu dünyada olup biter ancak bilen özne ile bilinen şey mesela bilinç ve dünya aynı şeydir. Hepimiz her şeyi kapsayan kozmik ruhun parçalarıyızdır. O tekil ve tüm olan tin'dir.
_Mantık, mutlak varlığın bilimidir. Varlık, sonsuzluğun tedirginliği dürtülen mutlak tinin kendini evrene açmasıdır. Mantık bilimi, kosmos’un nedeni olan mutlak tini ortaya koymaya çalışır. Mutlak tin, Tanrı’dır, İdea’dır.(Kendinde varlık). Özne ile nesnenin, ideal ile gerçekliğin, sonlu beden ile sonsuz ruhun birliğidir idea. Mantık bilimi mutlak
Reklam
_Küçük kılıbık adam. Korktuğun için bağırıyorsun. _Ben kim oluyorum ki kendi görüşüm olacakmış. reis ne derse o’dur. _Düşüncelerinin yanlış olup olmadığını sormadın kendine hiç? _20 yıllık olayları anımsayacak beynin yok, bu nedenle, iki bin yıl öncesinden aptalca dini sözlerini tekrar söylüyorsun. _Beni ahlaksızlıkla suçlarken doğrudan
Ocak 1960'ın başında Genelkurmay İstihbarat Birimi Başkanı Tümgeneral Haim Herzog, o dönem askeri istihbarata bağlı Birim 188'in başkanı aynı zamanda Arap ülkelerine gönde­rilen "savaşçıları" teşkilata kazandıran Albay Yosef (Yoske) Yariv ile görüştü. Toplantının konusu, Şubat 1958'de Mısır ile birleşe­rek Birleşik Arap
Dua formel bir şey midir, diye sordu Harun; yoksa zihinsel bir birliktelik, kalbî bir bağlılık, formelin dışında süregiden içten bir fısıltı mıdır? “İstanbul'a düz yoldan gitmek var,” diye başladı üstad, “bir de asıl yolu bırakıp dereden tepeden gitmek var. Düz yoldan gideceksen, çıkar gidersin. Dereye tepeye saparsan işler karışır; karşına bir göl çıkar, kayık istersin; kayığı verirler, kullanmayı bilmiyorsan, kayıkçı istersin; kayıkçıyı verirler, kürek istersin. Hadi gölü geçtin diyelim, karşına bu defa bir dağ çıkar, tırmanmak için ip istersin; ipi verirler, sağlam ayakkabı istersin. Hâsılı, bir kere yoldan çıkınca, isteklerin ardı arkası gelmez. Düz yoldan gitseydin, otogardan otobüse binecektin, İstanbul'da inecektin, hepsi bu. Sen ölçü ile düzgün yolda yürü, sürekli bir şeyler isteyip durmana gerek kalmaz. Ölçü ile düzgün yolda yürümek, fiilî duadır. Ölçü ile düzgün yolda yürürsen, hayatın dua olur, sen dua olursun. Sonra zaten bilirsin ki bu hayat O'ndandır, her şey O'ndandır, her şeyi veren de alan da O'dur; O zaten gereğini yapıyordur. Her türlü maneviyat ölçüyle akar. Tabi sen, hamd et, salavat getir, tövbe istiğfar ile et duanı, iste isteyeceğini, ayrı mesele; ama ölçü ile düzgün yolda gitmeyen ve sürekli dua dua dua eden kişi, acaba O'nu her işine koşturacağı bir köle mi sanıyor? Bu ayıptır, edepsizliktir. Zamanı şaşırmamak için sağlam bir saat lazım. Muhabbetle, merhametle, adaletle, vicdanla, mertlikle bakacaksın hayata; bu asıldır, aslın taklidi değildir.
Sayfa 148 - İz YayınlarıKitabı okudu
_İnsan, ya insan gibi akıllıca söylemeli yahut hayvanlar gibi susmalıdır! _Sessizce bir köşede oturan sağırlarla dilsizler, gevezeden daha üstündür. _Her ormanı boş sanma, belki de kuytuluklarında bir kaplan uyuyordur. _Hastaya şeker vermek günah olur, çünkü ona acı ilaç fayda verecektir. _İnsanlarla münasebetin ateşle münasebetin gibi olsun. Çok
( Nuh’un büyükbabası Enok ) _Meleklerin Düşüşü ve Masonluk_ _İnsanoğulları çoğalınca, güzel ve alımlı kızları oldu. Melekler, göklerin çocukları onları görüp şehvet hissettiler. Birbirlerine dediler ki: “Gelin insanların arasından kendimize eşler seçelim ve onlardan çocuklarımız olsun.” Liderleri Semyaza onlara dedi ki: “büyük bir günahın cezasını
165 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.