" Mademki yaşıyoruz, yaşadığımız sürece mutlu olmaya, sağımızda solumuzda mutluluk yaratmaya bakmalıyız. Mutluluk, bir yerde ve her yerde, hiçbir şey beklemeden dünyayı, insanları sevmektir. "
"" İnsan her adımını mezardan uzaklaşmak için atar. Yine her adımda mezara bir adım daha yaklaşır. Nitekim her nefesini hayatını uzatmak için alır. Yine her nefeste hayatından bir nefeslik zaman azalır. ""
öldüğünü öğrendiklerinde odadakilerden her birinin aklına ilk gelen düşünce, bu olayın kendilerinin ya da tanıdıklarının görev yerlerinde, terfilerinde ne gibi değişikliklere yol açabileceğiydi.
Tarihin en eski milletlerinden biri, ateşten geçerek, kan içinde, bir daha uyumamak, benliğini unutmamak, kaldırılmamak, sömürülmemek, ezilmemek, ölmemek üzere çığlık çığlığa diriliyordu...
Hayat da tıpkı satranç gibidir. Bazı hamleleri kazanmak için yaparsın, bazı hamleleri de sırf oyun akışı bunu gerektirdiği doğrusu bu olduğu için yapar ve yenilirsin.
Birbirini sevme duygusundan yoksun insan görmek korkunç bir şey. Bu sevgisizliğin tek nedeni bu insanların Tanrının içimize koyduğu değişmez dünya durdukça kalacak olan şeyi, sevgiyi yasa diye kabul etmemeleridir. Onun için sıkılıyorum bu insanların yanında..
"...Türümüzün yok olmasını engellemek için - arkadaşlarını, aileni hatta belki kendini- bir düğmeye basıp yer yüzündeki nüfusun yarısını öldürebilecek olsaydın o düğmeye basar mıydın ? "
"Dünyadaki her bir vilayet bulundukları yerde geçim sağlayamayan veya başka bir yere taşınamayan sakinlerle dolup taştığında... Dünya kendini temizleyecek"