Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Efsun A.U

Efsun A.U
@EfsunA_U
" Oku, okumazsan ruh sefili olursun. "
30 okur puanı
Kasım 2017 tarihinde katıldı
"...Ama hayal kırıklığına uğramak yerine mutlu olmak için kendimi başkalarına bağımlı bir duruma getirmemem gerektiğini söylüyorum kendime. Mutluluğunu kendin yaratmalısın Mathea. "
Reklam
" Herkül dünyanın her yanında, kötülüğün kaynağı olan aynı karanlık maddeden yapılmış bu tür insanların olduğunu biliyordu. Onu asıl şaşırtan insan neslinin nasıl olup da hâlâ yok olmadığı, insanların birbirlerini nasıl olup da çok önceden tüketmedikleriydi. "
İnsanlar kendi değer yargıları nispetinde anlam veremedikleri tavırlarla karşılaştıklarında, önce yorulmadan, usanmadan o insanları dönüştürmeye, kendilerine benzetmeye çalışıyor, dönüştüremediklerinden de bir anda nefret etmeye başlıyorlar…

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
" Tiyatro, sanat gibi kavramlardan bihaber olan bu insan müsveddesine, Müslüman kadının sahneye çıkmasının kötü bir şey olmadığını, bunun çağın bir gereği olduğunu, Osmanlı'nın başına ne geldiyse ve gelmekteyse kendisi gibi bağnaz insanların bu tür yaklaşımlarından kaynaklandığını anlatmak , belli ki beyhude bir uğraş olacaktı. "
" Kamuoyunu uyuyan, iri bir insan gibi düşünmek gerek. Zaman zaman, sıçrayarak uyanıyor, kulağına bir düşünce fısıldamak için o andan yararlanılmalı, ama en basit, en belirgin düşünceyi seçmeli çünkü hemen gerinir, arkasını döner, esner, tekrar uykuya dalar ve sen onu ne engelleyebilir ne de uyandırabilirsin. ”
undefinedKitabı okudu
Reklam
" Bizi aptallaştıran ve kabalaştırma potansiyeli olan şey nasıl olur da en büyük mutluluk olarak hissedilip tanımlanır? Aşk nihayetinde bir hastalık mıdır, en güzel hastalık değil de en korkunç hastalık mıdır? Yoksa etkisinin yararlı mı zararlı mı olacağı, dozajına göre değişen bir zehir midir aşk? Sokrates, koş yardımımıza! "
" İnsan kendi yerine yaşar kendi yerine ölür oğlum.Yüzünü kalbine dön.Yalancı bir peygambere inanmaktan daha kötüsü, bir peygambere yalandan inanmaktır. "
" Kaygılı olduğumda sığınağa girerim. Yolculuk etmeye hiç ihtiyaç duymam. Edebi belleğimin kürelerine gitmem yeter. Edebiyattan daha soylu bir vakit geçirme, daha oyalayıcı bir eşlik, daha nefis bir trans var mıdır? "
" Şehri avucumun içine alsam, elimde bir bez, her yanını ovalayıp parlatsam... şehir tehditten arınır mı?.. Binbir çeşit kadınlık hali yepyeni bir kadere kavuşur mu? "
" Önemli olan, Tanrı' nın bir enstrüman yaratmış olmasıdır. İnsan denen bir enstrüman. Ancak yarattığı müzik enstrümanını çalamayan bir usta gibi, Tanrı da insandan doğru sesi çıkaramamıştır. Bu yüzden, Tanrı hariç bütün güçler insanı çalmış ve özellikle de şeytan en güzel melodilerini onunla bestelemiştir. "
Reklam
' Bugün sokakta iki adam gördüm. İki kocaman adam. Sapasağlam iki adam. Hiçbir eksiği olmayan iki adam. Adamlardan biri diğerine vurmaya başladı ve taraftaki herkes seferber oldu onları ayırmak için. Kocaman bir adam bir başka kocaman adama vurunca herkes hiç düşünmeden müdahale ediyor. O zaman, bir yetişkin bir çocuğa vurunca neden herkes böyle sessiz? Bir çocuk, bir yetişkinden her anlamda ama her anlamda daha zayıf, daha güçsüz, kalıcı yaralar almaya daha çok müsait değil mi? Birinin birine vurmasını göreceksem eğer, bir yetişkinin bir çocuğa değil, bir çocuğun bir yetişkine vurmasını görmeyi tercih ederim. Ama her açıdan zaten daha güçlü olanı korumaya "saygı" adı verilmiş, saygı da müesseseleştirilmiş. '
" Tanrının olmadığı bir ülkede büyüdü; savaş çıkar çıkmaz insanlar tanrının olmadığını unutup o sözde farklı özde aynı tanrıların saflarında yer aldılar ve birbirlerini öldürdüler. tanrı adına. olmayan tanrı adına.O kadar kitap vardı tanrının olmadığını anlatan. Tanrı inancının ne olduğunu anlatan. Onca kitap vardı. Ve hepsi insan aklıyla yazılmıştı. Akılla yazılmıştı. Ama onlar gittiler,yazılmışlığı bile şüpheli bir kitabın ve diğer bir kitabın ve diğer bir kitabın rehberliğinde birbirlerini öldürdüler. Olga,tanrıya zerre kadar inanmaz. Ama korktuğu zaman bildiği duaları okur. Sinirlendiği zaman gökyüzüne bakıp küfreder.Ama tanrıya inanmaz. Tanrı gerçekten var olsaydı,böyle bir dünya yaratmazdı. Bir anneyi çocuklarını kaybetmekle lanetlemezdi. İnsanları birbirine düşman eden, savaşlar çıkartan ve zalim hükümdarlıklar kuran tanrı inancı yerine keşke gerçekten tarif edildiği gibi, bir tanrı olsaydı diye düşünür. Tanrı keşke gerçekten var olsaydı... diye... düşünür. "
“Ne garip değil mi? Ömrün tek bir çizgi üstünde sağa sola sapmadan öylece dosdoğru gidecek sanırken sen, koca hayat en olmadık anda karşına dikenli bir gonca gül çıkarıyor; ya çizgiyi bozmayacak ama etini çizdireceksin ya da kendine bir yamuk çizip oradan gideceksin.”
" Söz uçmaz, söylenen her söz kâinatta bir yerlere yazılır ve belki de yaşarken bize geri döner bir şekilde. Olumlu sözler enerjimize katkıda bulunur. Söylediğimiz olumsuz sözler ise, bize geri dönerek enerjimizi yok eder. Onun için kötü söz söylememek gerekir. Bunu anlatmam zor ama deneyeyim; illa ki söz geri dönmez, bazen güneş ışığı olur ve tohumu canlandırır. Kâinat bir bütündür. Bütün dinlerin ortak noktası budur. Bütün dinler ortak noktayı göstermek ve bulmak iddiasını taşırlar. Din bir ihtiyaç, Tanrı bir mecburiyettir. Tanrı'sız olmaz. Düşündüğünde bulursun, hepimiz Tanrı yolcusuyuz aslında. Öyleyse neden bu ayrılık gayrılık? Ak ve kara aynıdır çoğu kere, birliğe giden yolda, insanlar ayırır onları. "
" Mutluluğun, basit ve açık bir şey olup bir bardak şarap, bir kestane, kendi halinde bir mangalcık ve denizin uğultusundan başka bir şey olmadığına aklım yattı. Yalnız, bütün bunların mutluluk olduğunu insanın anlayabilmesi için basit ve açık bir kalbe sahip olması gerekiyordu. "
61 öğeden 46 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.