Bir yanda gül renkli şarap, ay yüzlü sevgili, Öte yanda iki yüzlü dincilerin zilleti: Çoğu cehennemlikmiş dünyada âşıkların. Desene, kimsenin göreceği yok cenneti!…
Ama şu an kimseye, hiç bir şeye ihtiyacım olmadığını anlıyorum... Anlıyor musun ? Hiçbir şeye... Kimsenin, hiç kimsenin ne yardımına, ne ilgisine ihtiyacım var... Ben yapayalnızım...
“İnanarak söylemelisin, Harry.”
Ne kadar da doğru. Her şeyin orta noktası inanmak. İyileşmek, başarı, kazanç, yükseliş... Her şeyin.. bildiğimiz her şeyin...
Tüccarın hayatında bir tek düşü vardır: hacca gitmek. Parası ve sağlığı da uygun olduğu halde gitmez ve delikanlı neden gitmediğini sorar. Düşümü gerçekleştirmek korkuyorum, bu gerçekleştikten sonra hayalsiz kalmaktan korkuyorum der.
Var mı dünyada günah işlemeyen söyle:
Yaşanır mı hiç günah işlemeden söyle;
Bana kötü deyip kötülük edeceksen,
Yüce Tanrı, ne farkın kalır benden, söyle.