Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
... Adı batasıca İrlanda lisanı, ecdadımızın dili.
Sayfa 241 - Norgunk yayıncılıkKitabı okudu
“Evrenin bir parçası olduğumu anladım, hepsi bu!” Gülüşü giderek ürkütücü bir hal almaya başladı. “Sen evrenin bir parçası değilsin, adi herif! Sen bu yere batasıca evrenin ta kendisisin! Ben de burada…” Gözyaşlarına boğuldu.
Sayfa 203 - İş bankasıKitabı okudu
Reklam
.."durdurulamaz biçimde büyüyen kaos" "gündelik hayatın tahmin edilemezliği" ve "yaklaşan felaket" .. "aşağılık bir gelecek ve adı batasıca bir geçmişin kaçışı olmayan cehenneminde yaşadığımızdan" .. Bulaşıcı korkularının nedeninin günbegün kendisini daha da güçlü hissettiren kaçınılmaz bir sonun kesinliğinden değil, kendi kendini huzursuz eden hayal gücünün yok edici hastalığından kaynaklandığını ve bunun bir gün gerçekten de bir felakete neden olacağını, içsel bağlantıları gevşediğinden amacını yitirmiş insanları kaplayan, insanlar dikkatsizce ruhun ezeli kanunlarından saptıklarında, kendi alçakgönüllülükten yoksun tasarlanmış dünya üzerinde kontrollerini kaybettikleri sırada ortaya çıkan yalancı bir his ..
Sayfa 117 - Can YayınlarıKitabı okudu
You know who :)
Geldiği diyarın en ünlü büyücüsü olan Adı Batasıca'dan duyduğu ...
"Dünya bu, tabi güler, aslında kendi de bir balon hatta baş balon, hatta dünyanın şekli de o yüzden yuvarlak sana söyleyeyim. Eskiden buna bu dünyaya yani ağzına geleni söyleyenler vardı, o zaman dünya da bu kadar şımarık değildi, yuvarlak bile değildi, tepsiydi, düzdü hiç değilse ovaldi. Sonraki batasıca nesiller buna bayıla bayıla bu balonu şişirdiler o da yuvarlak oldu tabi. Dünyanın yuvarlaklığı o sözde başı vurulacakmış da son anda kıvırmış da bilmem neymiş de denen o deyyusa da hiç inanma, dünyanın yuvarlaklığı insanların onu tarifsizce alkışlamaya, olmadık yerlerinden beğenmeye başladıkları ve bu denî dünyayı kendi kendine olmuş zannettikleri zamana denk gelir. Allah yaratmış diye kesinleşse gene beğenmezler. Kendi olmuş de de bayılsınlar. Onun bunun Foucault'nun çocukları. Böyle beğene beğene, eski Yunan zımbırtılarını rönesansta hortlatıp onları da bozup hayranlık adı altında yine de tapacak şey ararken ararken kendilerini buldular. Hani şehvete kapılan bir şey bulamayıp dert içinde başı öne düştüğünde kendininkini görür de oh varmış yine de bir şey işte, der ya bunlar da öyle bakarken bakarken kendilerininkini gördü de oh dediler.
Paranın şıngırtısına irkilen çocuk ürkek ürkek bakındı, parayı benim attığımı sanmış olacak, yanıma koştu. Elleri titriyordu. Kâğıdı bana uzatıp "mektup!" dedi. Sesi de titriyordu. Açtım baktım, baktım, içinde bildiğimiz hikaye: "Sayın hayırsever, hasta bir kadınım ben, son günlerimi yaşıyorum. Üç çocuğum aç biilaç! Yardımınızı
Sayfa 155Kitabı okudu
Reklam
Zehri dermanım olan gül yüzlü, beşerin bildiği adıyla Gülengül Hanım oturmuş, kaşığını biz görgüsüzler gibi kendine doğru değil de tabağın dış kenarına doğru süre süre çorbasını içmekteydi. Bir periyi çorba kaşıklarken görmekte insanı hayrete düşüren bir yan vardır şüphesiz; ne ki o esnada bendenizi, aşkın badesini kana kana içen Romeo'dan, kana susamış Othello'ya çeviren bu değil, ruh eşimin karşısına kurulmuş zıkkımlanan, adı batasıca, canı çıkasıca, teneşir paklayasıca refakatçisiydi.
Ah bu para, adı batasıca para onları mahvetti...
Sayfa 16 - Can Yayınları
"Ah bu para, adı batasıca para onları mahvetti..." Benden uzaklaştırdı... "Ben budala, o parayı dişimle tırnağımla kazandım ve aslında bunu yaparken kendimi soyup soğana çevirmiş oldum, kendimi yoksul ettim, onları da kötü... Elli saçma sapan yıl boyunca eşek gibi çalıştım, bir gün olsun kendime izin vermedim ve şimdi yalnızım..."
Sayfa 16
Reklam
Buna, tsara, réa tocméala; Hât 'o 'n cour de rândouecala! (Güzel ülke, kötü devlet: Adı batasıca kanunlar!) İşte böyleydi: Kötü düzenlenen, kötü yönetilen, zengin bir memleket.
Annem, "Granada'nın günahlarına bir karşılıktı bu," dedi, çok bilinen bir sözü yineleyerek: "Tanrı, kendisinin eşiti olmadığını göstermek için, böbürlü, yoz, adaletsiz, ahlakı bozuk, Nasri Sa'd'ın oğlu Ebu'l Hasan Ali'yi, Granada'nın adı batasıca yirmi birinci sultanını cezalandırmak istemişti."
126 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.