Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hadi Eyvallah.
"Kadınlar öyle varlıklar ki... Burada elini salladı, “hiçbir şey söylenemez onlara dair! Gel de yüzlerinde görünüp yiten anlamları, imaları, ışıkları anlat! Anlatamazsın! Yalnızca gözleri bile öyle uçsuz bucaksız bir ülkedir ki adım atmaya kalkanın vay haline! Hiçbir şekilde bulup çıkaramazsın onu oradan. Yalnızca yüzlerindeki ışıltıyı anlatmak bile ne zor! Nemlisi, kadife gibisi, şekerlisi... ve Tanrı bilir daha kaç türlüsü!.. Ayrıca serti var, yumuşağı var, hatta süzgünü, mahmuru, rehavet içinde olanı var... ama rehavet içinde bile olsa, o ışıltı insanın yüreğine bir kanca attı mı, ruhunun üzerinde keman yayı gibi gidip gelmeye başlar. Yok, hayır! Uygun sözcüğü bulabilmek... kadınları anlatabilmek zor! İnsan soyunun latif yarısıdır vesselam, kadın milleti..."
Sayfa 197 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 7. BaskıKitabı okudu
Eğer bir kadın bir erkeği kabul edip etmeme konusunda şüphe ediyorsa kesinlikle onu reddetmesi gerektiğine inanırım. Eğer evet demekte tereddüt ediyorsa doğrudan hayır demesi gerekir. Evliliğe güven içinde adım atarken şüpheli duygulara, yarım gönüle yer yoktur.
Reklam
Gogol'dan "Kadın" ı tanımlama girişimi
Kadınlar öyle varlıklar ki hiçbir şey söylenemez onlara dair. Gel de yüzlerinde görünüp giden adamları, imaları, ışıkları anlat; anlatamazsın. Yalnızca gözleri bile öyle uçsuz bucaksız bir ülkedir ki adım atmaya kalkanın vay haline. Hiçbir şekilde bulup çıkaramazsın onu oradan. Yalnızca yüreklerindeki ışıltıyı anlatmak bile zor; nemlisi, kadife gibisi, şekerlisi...Ve Tanrı bilir daha kaç türlüsü. Ayrıca sert var, yumuşağı var, hatta süzgünü, mahuru rehavet içinde olanı var ama rehavet içinde olsa bile o ışıltı, insanın yüreğine bir kanca attı mı ruhunun üzerinde keman yayı gibi gidip gelmeye başlar. Yok, hayır! Uygun sözcüğü bulabilmek kadınlara anlatabilmek çok zor. İnsan soyunun latif yarısıdır vesselam kadın milleti.
Sayfa 197 - İş Bankası Kültür Yayınları
İyi geceler 1k ailem
Herhangi birinin bana bir adım kadar yaklaştığını görüp ümitlere düşsem, hemen kendimi topluyor "Hayır, hayır, o bana daha çok yaklaşmıştı. Aramızda artık mesafe bile kalmamıştı.Fakat işte sonu!" diyordum.
Siz hiç, bir insanın kurşuna dizilmesini gör­dünüz mü? Elbette ki hayır, öyle infazlarda ancak davetliler hazır bulunur, bunlar da önceden seçil­miş kimselerdir. Sizler hep basılı resimlerdekilerden, kitaplardakinden ötesini bilmezsiniz. Gözbağı, bir direk ve uzakta askerler. . . Hepsi bu kadar de­ğil işte ! Kurşuna dizme müfrezesinin mahkumdan ancak bir buçuk metre ötede durduğunu bi­lir misiniz? Bilir misiniz ki mahkum ileriye iki adım atacak olsa tüfekler göğsüne dayanacaktır ! Bilir misiniz ki bu kısa mesafeden ateş edenler atışlarını kalb bölgesine çevirirler, ve hepsi birden koca koca kurşunlariyle oraya ateş edince insanın, yumruğunu içine sokabileceği bir delik açılır? Ha­yır, bilemezsiniz, çünkü bunlar kimsenin sözünü etmediği küçük ayrıntılardır. İnsanların uykuları vebalıların hayatından daha kutsaldır. Bu mert insanların uykularına engel olmamalı!
Tek Hece Aşk
Var mı beni içinizde tanıyan Yaşanmadan çözülmeyen sır benim Kalmasa da şöhretimi duymayan Kimliğimi tarif etmek zor benim Bülbül benim lisanımla ötüştü Bir gül için can evinden tutuştu
Reklam
Ölmeden öldü sanki.. . . Geç mi kalmıştı. Hayır. İçinde aynı anda hem ferahlık, hem sıkıntı duymuştu. Ferahtı; çünkü bir adım atmıştı. Sıkıntılıydı; çünkü yeni bir bekleyişin kapılarını açmıştı.
Sayfa 55 - Dergâh YayınlarıKitabı okudu
|| “Kaç adım yol gittiğinin bir önemi yok! Terlemekten ne anladığının bir önemi var. Kaç para kazandığının bir önemi yok! Kime ne kazandırdığının bir önemi var… Ne zaman öleceğinin bir önemi yok! Hayatı nasıl yaşadığının bir önemi var.”
Türkiye Birincisi Asla yeterince iyi olamadım. Aileme, anneme babama, onların bana harcadığı paraya layık olamadım. Hayır, serseri değildim, geri zekalı da değildim, bir amacım da vardı ve bunu gerçekleştirmek istiyordum. Çalışkan olmak... istiyordum. Çalışkan olmak için oturup çalışmak lazım ben de biliyorum, söyledim ya geri zekalı değilim.
“ Geç mi kalmıştı ? Hayır. İçinde aynı anda hem ferahlık , hem sıkıntı duymuştu. Ferahtı , çünkü bir adım atmıştı. Sıkıntılıydı , çünkü yeni bir bekleyişin kapılarını açmıştı. “
Reklam
Me too
"Beni birazdan daha fazla seviyorsun." "Hayır, Esme." Geri adım attı ve onu bıraktı. "Özür dilerim... ama seni az ya da çok sevmiyorum. Seni hiç sevmiyorum."
''Senin için en kötü kısmını söyle,'' diye fısıldadı. ''Sanırım bu kötü bir fikir olabilir.'' ''Lütfen.'' ''Seni incitebilir.'' ''Lütfen.'' Bu noktada artık nasıl geri adım atabilirdim. ''En kötüsü...'' İlk önce tereddüt ettim ama sonra kelimelerin dudaklarımdan bir gerçek seli içinde akmasına izin verdim. ''En kötüsü, ben hepsini gördüm... Tüm hayatımızı. O hayatı öyle istiyorum ki, Jake, hepsini istiyorum. Tam burada kalmak ve asla hareket etmemek istiyorum. Seni sevmek ve mutlu etmek istiyorum. Ama yapamam ve bu beni öldürüyor. Sam ve Emily gibi, Jake. Hiçbir zaman seçme şansım olmadı. Hiçbir şeyin değişmeyeceğini başından beri biliyordum. Belki de bu yüzden sana bu kadar çok karşı koyuyordum.'' Düzenli nefes almaya konsantre olmuş gibi görünüyordu. ''Sana söylememem gerektiğini biliyordum.'' Başını yavaşça salladı. ''Hayır. Anlattığına memnunum. Teşekkür ederim.'' Başımı öptü ve sonra içini çekti. ''Artık iyi olacağım.'' Yukarı baktım ve gülümsediğini gördüm.
Sinsiii
Bekle bakalım. Şu an sana doğru yürüyorum. Ayak seslerimi duyabiliyor musun? Hayır, duyamıyorsundur. Ben kaplumbağa gibi, ses çıkartmadan yürürüm çünkü. Yine de adım adım sana yaklaşıyorum.
7. Uşikava-Sana doğru yürüyorumKitabı okudu
Bekliyoruz. Sıkılıyoruz. [Elini kaldırır.] Hayır, itiraz etme, ölesiye sıkılıyoruz, bu açık. Tamam. Farklı bir şey oluveriyor, o zaman ne yapıyoruz? Hiç karışmıyoruz, kuruyup gidiyor. Hadi, işe koyulalım! [Yığına doğru yaklaşır, büyük bir adım atıp durur.] Bir anda her şey yok olacak ve bir kez daha hiçliğin ortasında yalnız kalacağız!
Türklerde felsefe
İri gövdeli Yamtar karnı doymadığı için felsefeye başladığını ona açıkça söylemiş, felsefe yolu ile açlığın tokluğa çevrileceğini umduğu için bu işe giriştiğini saklamamıştı. Şen-ma açlığın da tokluğun da bizim birer kuruntumuz olduğunu ona anlatmaya çalışacak, böylelikle Yamtarı kazanacaku. Yamtarın iri yarı, güçlü kuvvetli olması da iyi idi.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.