“Bugün İslâm’a neler borçlu olduğumuzu bilmek kesinlikle tarihçinin uzmanlık alanı, meraklının hobisi, hayalperestin zevk meselesi değil; aksine mutlu bir geleceğin kurulması için çırpınan, çabalayan ve fikir üreten herkesin görevidir.”
Ne büyük bir isim Yaşar Kemal; bu topraklardan böylesi bir yazar çıktığı için kendimi hem şanslı hissediyor, hem de gurur duyuyorum. Ruslar için Dostoyevski, Tolstoy kimse, Fransızlar için Victor Hugo kimse bizim için de Yaşar Kemal o derecede önemli bir isimdir bana göre. Şöyle külliyatına bakınca koca koca, sayfalarca yazılmış onlarca
İslam hukukunun yani devletinin tekrar ihyasının kolaylığı da şurada yatmaktadır: İslam hukuku Müslüman halkların içinde çıkmıştır. İslam hukuku ulaşılması zor, ruhbani yargıçlar tarafından sorgulanması hatta ulaşılması ve okunması mümkün olmayan, kralların kılıç ile neşrettiği hukuklar gibi değildir. Müslümanlar doğar doğmaz idare olundukları hukuk ile muhatap olmaktadırlar. Aldıkları isim kulaklarına okunan ezan, kamet kadılar ve müftüler tarafından bir yargı meselesi olarak incelenmekte, 4 yaşındaki bir çocuk okumaya başladığı ilmihal hukuka giriş kitabı olarak Müslümanların önünde durmakta ve Müslümanlar hayatları boyunca karşılaştıkları her müşkülat helal ve haram dairesinde bir ömür sürdükleri için bu hukukun bizatihi parçası olmak durumundadırlar.
"Beyaz bir adam beni linç etmek istiyorsa, bu onun sorunudur. Beni linç etme gücüne sahipse, bu benim sorunum. Irkçılık bir tutum meselesi değildir; Bu bir güç meselesi." ~ Stokely Carmichael
Tek mesele, varlık hikmetinde... Niçin varım? Meselelerin meselesi... Var olmak ne büyük şey! Eğer fazla düşünülecek olursa, insanı cinnete kadar götürür. Varım!.. Niçin? Bunu
islâm mutasavvıfları gayet güzel izah etmişlerdir. Hiçbir izah mutlak değilken, onlar mutlak noktaya dek gitmişlerdir.
Şöyle: "Allah bütün bu kâinatı insan için yarattı, insanı da kendisi için."
Yani tek dâvası dünyanın, ebedi tekâmül seyri içinde Allah'a doğru yol almak...
''Yazdıkların şiir değilse kalsın”
…
“Aklınla yapayalnız baş başa
Nice alevli geceler geçtin”
…
“Sen sevgileri göğüsle ve ne olur anla”
Cahit Zarifoğlu
Şair Cahit Zarifoğlu ile yaşamları boyunca yolları uzun kesişenlerin kendilerini bahtlı saymaları için çok
esaslı nedenler var. Eğer bu kişiler, şiirin bir Müslüman için yirminci