Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Uzun bir yaşamdan sonra gençliğine dönmek gibi bir şey bu. İnsan birdenbire kendini tanıyamaz oluyor. Beden kendini yabancı ve korkmuş hissediyor. Alışkın olduğun o hal ve sahip oldukların birden itici gelmeye başlıyor ama öyle zırt diye başka biri de olamıyorsun; çoktan iş işten geçmiş, sandığından da fazla. Allahın cezası iş işten geçmiş.
Sayfa 92
"Ama ben yan etkileri severim." "Biz sevmeyiz." dedi Denetçi. "Biz her şeyi keyifli yapmayı yeğleriz." "Ben keyif aramıyorum. Tanrı'yı istiyorum, şiir istiyorum, gerçek tehlike istiyorum, özgürlük istiyorum, iyilik istiyorum. Günah istiyorum." "Aslında," dedi Mustafa Mond, "siz mutsuz olma hakkını istiyorsunuz." "Öyle olsun," dedi Vahşi meydan okurcasına, "mutsuz olma hakkını istiyorum." "Eklemek gerekirse, ihtiyarlama, çirkinleşme ve iktidarsız kalma hakkını da istiyorsunuz; frengi ve kansere yakalanma haklarını, açlıktan nefesi kokma hakkını, sefil olma hakkını, sürekli yarın ne olacak korkusu içinde yaşama hakkını, tifoya yakalanma hakkını ve her türden ağza alınmaz acıyla işkence çekerek yaşama hakkını da istiyorsunuz." Uzun bir sessizlik oldu. Sonunda Vahşi, "Hepsini istiyorum." dedi. Mustafa Mond omuzlarını silkti. "Hepsi sizin olsun," dedi.
Sayfa 238Kitabı okudu
Reklam
Biraz uzun bir alıntı ama bence buna değer.
"Amor intellectualis quo Murphy ipsum amat" Ne yazık ki öykümüzün "Murphy'nin Usu" diye adlandıracağımız şeyi tanımlayacak yerine gelmiş bulunuyoruz. Tanrıya șükür bu aleti gerçekte olduğu biçimde ele alacak değiliz, oldukça yersiz ve gereksiz bir tutum olurdu bu. Yalnızca Murphy'nin usunu duyumsayışı ve
Böyle söyleyen anne-babalara sormak gerekir: "Siz çocuklarınızı terbiye ederken yükselmeleri için onlara kartal kanatları mı taktınız? Yoksa bu kanatları kökünden mi yoldunuz?" Çocukları büyüyüp oğlanları delikanlı, kızları genç kız olunca, anne-babalar geleceklerine dair pembe hayaller kurarlar. Oğullarını mühendis, doktor, tüccar,
Hani içi sıkılırdı insanın… Sevmediği şeyi uzun bir süre yaptıktan sonra infilak etmek isterdi; tutardı kendisini ama hiç olmayacak bir anda çatlaklardan sızan suyun altında kalırdı…
Eskiden tattığı kederleri için üzülmekten ya da yeni keşfettiği bir şeye sevinmekten çekinmez. Sırasının geldiğini hissederse elindeki her şeyi bir yana bırakıp uzun zamandır hayalini kurduğu bir serüvene atılabilir. Artık devam edemeyeceğini anlarsa dövüşmekten vazgeçer ama budalalık yaptım diye kendini asla suçlamaz.
Reklam
“Ama dünyada hiçbir şey uzun süreli değildir.”
Sayfa 67 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Düşünmesi acı gelebilir belki ama zekâ güzellikten hiç şüphesiz daha kalıcıdır. İşte bu yüzden gereğinden uzun bir eğitim hayatının zahmetlerine katlanmıyor muyuz? Bu vahşi, kıran kırana hayatta kalma mücadelesinde kalıcı bir şeylere sahip olmak ister, bu yüzden de yerimizi koruyabilmeye dair aptalca bir umutla kafamızı binbir türlü zırvayla ve doğruyla doldururuz. Modern çağın ideali iyi eğitimli insandır. İyi eğitim görmüş insanın zihniyse korkunçtur; her şeyin ederinin üzerinde satıldığı canavarlarla dolu, tozlu bir çıfıt çarşısı gibidir.
Medeni toplumlarla tembel toplumları ayıran, anlık ça­lışmalar değil düzenli ve sürekli çalışmaların toplamında harcanan eforun çok daha değerli olmasıdır. Az da olsa dü­zenli ama sürekli olan çalışma, uzun molalar içeren yüksek eforların toplamından daha güçlüdür ve daha değerlidir.
Buraya baktığımda anımsamak için yaptığım bir alıntı
Türküyü sürdürdükçe İshak Amca'nın gelini, amcamın, ninemin, yengemin, İshak Amca'nın yüzlerinde yeni anlamlar, yeni mutluluklar çoğalıyordu. Her sözcüğünün getirdiği iyileştirici güç, hüznü bilen, ama acıyı bilmeyen bize bile ulaşıyordu. Birbirlerine hiç bakmıyorlardı. Öylesine kapalı olmaya alışmışlardı ki, uzun süredir, bir yanlarında durulup kalmış yaşamanın, birden zorlayarak, kaynayarak gelen bu alışılmadık büyümesini, kendilerine dönük karşılayabiliyorlardı ancak.
Sayfa 244 - YKY, Parasız Yatılı, Edirne'nin Köprüleri, FüruzanKitabı okuyor
Reklam
Ama bu pratik işbölümünün dışında, hepsini birbirine düşüren gerçek bir bölünme daha vardı. İlk kendini ele veren turuncu kazaklı kadın oldu, açık oy pusulasını sallayarak kabinden çıkan yaşlı kadını işaret edip sinirli sinirli: " Geçersiz oy! Oy pusulasını gösterdi!" diye bağırdı.
Sayfa 25 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
“ Ama beni aldığım nefesten bile kuşkuya düşüren bu çağla, doğrusu ciddi problemler yaşıyorum.. ”
İlk Alıntı
Neden insan hayatı, huzurun ve barışın kısa ama kötülüğün ve savaşın uzun sürdüğü bir yolculuktu?
Sayfa 40 - EverestKitabı okuyor
"Restorandan fazlasını istemiyorum." Belki bu yılın başlarında istemiştim. Memphis'ten önce. Drake’ten önce. Ama tabağıma bir şey ekleyeceksem, bu burada olmayacaktı. Evde olacaktı. Drake sporla ilgileniyorsa ona koçluk yapabilecek esnekiliğe sahip olmak istiyordum. Ya da onu piyano derslerine veya havuza götürmek. Daha fazla çocuk istiyordum. Geceleri Juniper Tepesindeki evimde karımla birlike olmak istiyordum. Şehirde uzun saatler geçirmek istemiyordum.
Sayfa 282 - KnoxKitabı okudu
Yıllarca benzersiz, kötücül bir rüya musallat oldu bana: sonunda bir kapı olan uzun bir koridorun ortasında ayakta duruyorum, tutkuyla istememe rağmen gidip açmaya cesaret edemiyorum kapıyı, sonunda karar verip açmak üzere uzanıyorum; ama orada gördüğüm hayal bile edilemeyecek kadar korkunç bir şey.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.