Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
200 syf.
9/10 puan verdi
Es-Selam Dostlar... Cemil Meriç ile Ali Fuat Başgil’in tavsiye yazılarını okumam ile kitaplığıma kazandırdığım disiplinli çalışma,irade eğitimi ve ahlak üzere yazılmış bir eser… Yazarımız Julet Payot karakter eğiminin önemi ile başlıyor ve özellikle vurguluyor sağlam nitelikli bir eğitim ile karakterin değişebileceğini. Sonrasında başarı için
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot · Ediz Yayınevi · 201828,8bin okunma
535 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
36 saatte okudu
Hiçbir Şey Yok ile Her Şey Var Arasında
YouTube kitap kanalımda Hakan Günday'ın bütün kitapları ve kitaplarını okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/uqCotb6in_0 Taedium vitae = Yaşamın amaçsızlığı, hayatın boşluğu, yaşam bıkkınlığı, hayattan usanma anlamlarına gelebilen Latince bir söz öbeği. Kayra'nın Zippo çakmağında yazan bu söz öbeği bütün romana
Kinyas ve Kayra
Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202226,8bin okunma
Reklam
İlber Ortaylı'nın Tavsiye Ettiği 25 Kitap
1. Osmanlı İmparatorluğu - Halil İnalcık 2. Batı-Doğu Divanı - Johann Wolfgang von Goethe 3. Hafız Divanı 4. İnce Memed - Yaşar Kemal 5. Fuzuli Divanı 6. Timurlenk 7. İslam Uygarlıkları Tarihi - Corci Zeydan 8. Bir Ortadoğu Tarihçisinin Notları - Bernard Lewis 9. Savaş ve Barış - Lev Nikolayeviç Tolstoy 10. Kral Lear - William Shakespeare 11.
531 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Birçok arkadaşımın okuduğu, incelemeler yaptığı, çok beğendiği, okumaya teşvik ettiği Hakan Günday kitaplarına Kinyas ve Kayra ile giriş yapmış bulunuyorum. Yazar hakkında bir bilgim olmadığı için yine önce yazardan başladım araştırmaya. Sonra kitaplarına kısa bir bakış attım; başladım Kinyas ve Kayra okumaya. Farklı bir macera oldu benim için
Kinyas ve Kayra
Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202226,8bin okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
1900 lü yılların başında yayınlanmış olan bu kitap, Fransız yazarın o dönemdeki Fransız halkının yaşadığı sorunları temel alarak, bu sorunların hepsini tembellik ve iradeyle alakalı zeminlere oturtup, çözümüne ilişkin tezler sunmuştur. Kitabı okurken en çok içerlediğim nokta ise 1900 lü yılların Fransa'sında var olan yozlaşmaların, günümüz
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot · Ediz Yayınevi · 201828,8bin okunma
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet'in Aziz Hatırasına Dünya tarihinin belki de en kanlı yüzyılının başında doğdu. Dönemin koşullarına göre oldukça varlıklı ve eğitimli sayılabilecek bir aileden geldi. “Üç yaşımda Halep’te paşa torunluğu ettim” der Otobiyagrafisinde. Paşazadeydi aslında burjuva karşıtı olmasına rağmen. Ancak çok kızardı kendisine “Paşazade” diye
Reklam
Türkçedeki Yabancı Kelimelere Atamızın Cevabı
“Peki dilimizde, kökeni ne olursa olsun, onlarca kelime varken, yabancı bir kelimeyi doğrudan Türkçenin yapısına ve telaffuzuna uyarlamadan kullanmak, hangi aklın ürünüdür? Derdimiz Türkçede yer alan ve artık bizim olan yabancı kökenli kelimeler değil. Derdimiz, zaten herhangi bir kavramla ilgili onlarca kelimeye sahipken bir topluma özenip o kavramla ilgili bir sözcüğü doğrudan dilimize katmaya çalışmalarıdır. Aslında bununla ilgili sayfalarca, ciltlerce yazılacak mevzuyu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK müthiş bir şekilde özetlemiştir: ‘Kitap, kâtip, mektup’ benimdir. ‘Ketebe, mektep, yektübü ve geri kalanı Arap’ındır!’ Bu şekilde baktığımızda Türkçeleşmiş kelime nedir, ne değildir, daha net anlamaktayız. ‘Birader’ bizimdir, ‘brother’ İngiliz’in, gibi.”
Sayfa 185Kitabı okudu
Son olarak: Fransızların ve İngilizlerin dilinden bahsedelim
“Fransa’nın İngiltere’yi işgalinde Fransızca, âdeta soyluların, İngilizce ise çoğunlukla halkın konuştuğu dil hâline gelmiştir. Norman istilasını takip eden üç asır boyunca her İngiliz kralı, Fransızca konuşmaktaydı. Sadece krallar değil; mahkemelerde, kiliselerde, devlet memurlarının ağzından Fransızcadan başka bir lisan çıkmıyordu. Böylelikle Yüzyıl Savaşları sonrası 300 sene boyunca İngiltere’de iki dil yan yana yaşadı: Resmî dil Fransızca ve halkın dili İngilizce. İki dilin 300 yıl boyunca böyle iç içe olması, doğal olarak kelime alışverişlerini de beraberinde getirdi. Devletle alakalı hemen hemen her kelime, Fransızcadan İngilizceye armağandır. İngiliz milleti aç, sersefil, biçareyken, Fransızlar öyle değildi. O kadar dertsiz, tasasızlardı ki. Bundan mütevellit her türlü lüks ve zevk eşyası, yüce, soylu ve asil kavramlar Norman (Fransızca) diliyle ifade olunurken, basit şeyler de İngilizce kelimelerle belirtiliyordu.”
Sayfa 205Kitabı okudu
Youtube Kanalımız Hakkında
Selam kitapçokseverler. İsmim Tolga Alp. Yaklaşık 5 yıldır Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları'nda çalışıyorum. Öncesinde de 4 yıllık muhabirlik geçmişim var. Kendimi bildim bileli kitaplarla iç içeyim. Kitabevinde tanıştığım, yıllardır kitaplar üzerine uzuun uzunn sohbetlerde bulunup, fikir alışverişi yaptığım Sevan hocamla, araştırıp incelediğimiz, okuduğumuz, üzerine kafa yorduğumuz, satırlarının altını çizip notlar aldığımız yazar ve kitaplar üzerine podcast tarzı bir kayıt yapmak ve kitapseverlerle paylaşmak istedik. YouTube'da Okur Sohbetleri adıyla bir kanal açtık ve sohbetlerimizi yayınlamaya başladık. youtube.com/okursohbetleri üzerinden kanala göz gezdirebilirseniz, uygun görürseniz görüş ve önerilerinizi okursohbetleri@gmail.com üzerinden veya 1000Kitap hesabımızdan bizimle paylaşabilirseniz çok mutlu oluruz. Ayrıca yayınlanan bölümlerin en kısa sürede Spotify'da olacağının bilgisini vermek istiyorum. Keyifli dinlemeleriniz olması dileğiyle. Sevgiler.
İLBER HOCANIN TAVSİYE ETTİĞİ 25 KİTAP
1.Osmanlı İmparatorluğu (Halil İnalcık) 2. Batı-Doğu Divanı ( Johann Wolfgang von Goethe) 3. Hafız Divanı 4. İnce Memed ( Yaşar Kemal) 5. Fuzuli Divanı 6. Timurlenk 7. İslam Uygarlıkları Tarihi ( Corci Zeydan) 8. Bir Orta-doğu Tarihçisinin Notları ( Bernard Lewis) 9.Savaş ve Barış ( Lev Nikolayeviç Tolstoy) 10. Kral Lear ( William Shakesper) 11. Yüzbaşının Kızı ( Aleksandr Sergeyeviç Puşkin) 12.Vanya Dağı ( A. Pavlavic Çehov) 13. Madame Bovary( Gustave Flaubert) 14.Savaş Günlükleri 15. Semerkant ( Amin Maalouf) 16. Puslu Kıtalar Atlası ( Ihsan Oktay Anar) 17. Milli Mücadele Başlarken ( Tayyip Gökbilgin ) 18.Suyu Arayan Adam( Şevket Süreyya Aydemir ) 19.Yeniçeriler ( Resad Ekrem Koçu) 20.Yavuz Sultan Selim ( Feridun Emecen) 21.Devleti Aliyye ( Halil İnalcık) 22.Sultan Alp Arslan ( Cihan Piyadeoğlu) 23. Hüsran ( Şadi Sirazi) 24.Karamazov Kardeşler ( Dostoyevski ) 25.Kambur ( Şule Gürbüz )
Reklam
216 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
“HATIRLA, Kelimelerin Serüveni…”
Bir etimoloji kitabı ne kadar gülümsetebilir ki? Yazar bu 2. kitabında da bunu başarmış, aralara sohbet havasında kendi yorumunu katmış, kendi düşüncelerini samimiyetle aktarmış. Okurken yüzümde tebessüm oluşurken, elime kalem alıp, ‘dur şu da güzelmiş, unutmayayım’ diye diye kendimi birçok not alırken buldum.. Gün içerisinde o kadar çok kelime kullanıyoruz ki. Hiç düşündünüz mü, seçtiğiniz kelimenin nereden geldiğini, biz onu neden öyle dediğimizi? Dil denen şey uçsuz bucaksız bir deniz gibi. Derinlerine indikçe daha çok hayrete düşürüyor insanı. Hint-Avrupa dilinden evrilip, çevirilerek başkalaşan çok fazla kelimemiz var gerçekten. Örn. Yediğimiz bir meyvenin aslında bir ülke adından alındığını, daha önce güzel bir anlamı olan bir kelimenin şu an argo olarak kullanılması, veya bunun tam tersi. Okurken hayret etmeden yapamadım.. Bir de hazır yeri gelmişken; biliyoruz ki Türk dili pek çok yabancı dillerle alışveriş içinde olmuş, Arap ve Fars etkisini derinden yaşamış. Yüzyıllar boyu belleğimize yer etmiş kelimeleri bir anda ‘bunlar yabancı’ diyerek kenara atmak elbette olmayacağı gibi, neyin ne olduğunu, nereden geldiğini, ama Türkçe alternatiflerinin de olup olmadığını bilmek durumundayız. Çünkü DİLİMİZ KİMLİĞİMİZDİR. Sıkılmadan okuyabileceğiniz bir kitap. Ben alanımda okumayı sevdiğim için beğendim. Siz de Kelimelerin Serüvenini merak ediyorsanız, bu yolculuğa mutlaka çıkmalısınız…
Hatırla
HatırlaAlp Paksoy · Ötüken Kitap · 2020130 okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
İrademiz, bizim Kontrolümüzde ve bizden güçlü değil.
Merhaba sevgili okurlar:) öncelikle genç arkadaşlarımın bu incelememi özellikle okumalarını tavsiye ediyorum, herkese hitap eden kitaplar olduğu gibi zaman, zaman birilerine yada bir kesime hitap eden kitaplarda vardır ve bu kitabımız gençlere hitap ediliyor tabi gençleri çok daha ağırlıklı konu edinmiş ama, bir çok insanın ortak huylarını konu
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot · Ediz Yayınevi · 201828,8bin okunma
Eski Türklerde Çocuğa Ad Koymak
“Eski Türklerde çocuğa ad vermek, çocukların bir beceri gösterip göstermemesine bağlı bir kavramdı. Bir insanın adı, onun özüne ilişkin bir işaret olabileceği için, konacak adla o adı taşıyacak kişinin arasında muhakkak uyum olmalıydı. Yıllar boyu çocuk ölümlerinden usanan halkın çocuklarına ‘Dursun, Durmuş, Satılmış, Ömür, Yaşar’ gibi adlar vermesi tamamen tedbir amaçlıydı. Bunlara ek olarak kötü ruhları bebeğin değersiz olduğuna inandırmak için, ‘İtalmaz, Domuzbay, İtboku’ gibi isimler de tercih edilmiştir. ‘Yeter, Kafiye, Sonay’ gibi isimler ise, yöresel doğum kontrol yöntemi olarak görülmüş ve daha fazla çocuk istemeyenlerin başvurduğu bir metot olmuştu. Eski Türklerde, çocuğun doğduğu gün yaşanan olaya göre ad konması da hayli yaygın bir durumdu. Mesela düşman o gün yenildiyse, çocuğa ‘Yağıbasan’ adı, o gün misafir geldiyse ‘Konukkeldi’ adı, o gün yemek dağıtıldıysa ‘Aşbergen’ gibi adlar çocuğa verilmekteydi. Tüm bunlara ek olarak çocuğa ‘Tuna, Fırat, Dicle, Seyhan’ gibi coğrafi adlar, tarihi olay ya da gün veya kavim, boy adlarını koymak da yaygın görülen bir durumdu.”
Sayfa 167Kitabı okudu
Gamzedeyim
“Türkçede, Farsçadan giren bir ek var: ‘-zede’. Bu ek Farsçada ‘vuran, vurulan’ gibi anlamlara sahiptir. ‘Hafifçe yaralamak’ anlamındaki ‘zedelemek’ fiili de bu ekten gelir. Ayrıca ‘depremzede, afetzede, kazazede’ gibi sözcükler de bu ekten türemiştir. Bir de çok güzel bir şarkının tıpkı kendisi gibi güzel bir sözü var: ‘Gamzedeyim, deva bulamam.’ Buradaki ‘gamzedeyim,’ sözü aslında ‘çene, yanak gibi yerlerde bulunan küçük çukur’ anlamındaki ‘gamze’den bahsetmemektedir. Bu söz, ‘tasa, kaygı, üzüntü’ anlamındaki ‘gam’ sözüyle ‘-zede’ ekinin birleşmesiyle oluşmuştur. Haydi şimdi şarkıyı bir de böyle dinleyin…”
Sayfa 120Kitabı okudu
126 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
“KÖK, Kelimelerin Serüveni…”
Başta etimoloji meraklıları olmak üzere, Türkçemizin güzelliğine bir kez daha hayran olmak isteyenler için bu bir başucu kitabı. Bizim sanıp başka dillerden alıp dilimize yerleştirdiğimiz bir sürü kelimenin kökeniyle birlikte hikâyesi de anlatılıyor. Dillerle uğraşan biri olarak bildiklerim çoğunluktaydı, ama bilmeyip şaşırdıklarım da oldu. Özellikle doğru bildiğimiz yanlışlar konusunda oldukça faydalı. Kitabın bir güzel yeri de, şüphesiz dilimizle ilgili ara ara siyah sayfalara kondurulmuş özlü sözlerdi.. Günlük hayatta sıkça kullandığımız kelimeler, eski Türkçe olup artık kullan(a)madığımız kelimeler, tabirler, deyimler, ev aletleri, şehir adları, organ-uzuv adları, aylar ve günlerin anlamları, vs. Hacmine nazaran ziyadesiyle bilgi yüklü ve eğlenceli bir dile sahip bir kitap. Böyle keyifli bir kitap okumamıştım, yazar yer yer esprilerle kitaba renk kattığı için de beğendim. Kelimelerin serüvenini merak edip, kitapla bu yolculuğa çıkmak isteyen herkese tavsiye ederim. Yazarın yakın zamanda ‘
Hatırla
Hatırla
’ isminde bir etimoloji kitabı daha çıkmış, onu da listemize alalım.. Son olarak kitaptan bir alıntı bırakalım: “Türkçe, tek bir ekle yalnızca bir kelime türeterek ‘Benden bu kadar der mi?” (demez tabii ki). Zengin Türkçemizin kıymetini her geçen gün daha da anlamak dileğiyle…
Kök
KökAlp Paksoy · Ötüken Neşriyat · 2019544 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.