Küçüklük, çocukluk ve gençlik yaşlarına özgü öğretim ve eğitimin üç safhasında, kitaplar aracılığıyla sıralar üzerinde, nazari ve okul hazırlıkları yalnız sınav için, sınıf geçmek için, diploma almak için uzatılmış ve çoğaltılmıştır. En kötü araçlarla doğaya aykırı ve topluma zıt bir rejim, deneye dayalı öğrenim gecikmesiyle, gece yatılı hayatıyle, yapma idmanlar ve gereksiz şişirmelerle, zihin yormalarla devam etmiştir. Zamanı, yetişmiş bir adamın yapacağı görevleri dikkate almadan; biraz sonra gencin içine düşeceği maddi ve toplumsal çevreleri düşünmeden ve kendi nefsini savunmak, ayakta durabilmek için önceden hazırlanmayı, silahlanmayı, olgunlaşmayı gerektiren bir hayat kavgasını hesaba katmadan; bu türlü bir eğitim sisterni devam etmiştir. Bu en gerekli hazırlanmayı, aklın, iradenin ve sinirlerin sağlamlığını kazandıran bilgileri bizim okullarımız öğrencilere veremiyor. Tam tersine genci gelecek için gerekli vasıflara sahip kılacağı yerde, bunlardan uzaklaştırıyor. Bu sebeple gencin geçim hayatına girmesi ve ameli faaliyet sahasında işe başlaması ile birlikte onun yaşamında zorlanmasına ve sendelemelerine yol açılmış oluyor. Bu hallerden ezilmiş ve uzun zaman kirgin bir durumda yaşayan genç için hayat sert ve tehlikeli bir sınav olur. Ruhsal ve zihinsel denge böyle bir sınavda bozulur ve bir daha da düzelememek tehlikesine düşer. Bu suretle birden bire tam bir hayal kırıklığı orta ya çıkmıştır, aldanmalar çoktur ve bu yanlış gidişlerin cezası fazla ağır olmuştur