Fakat söyleyin bana, ruhu kim gücendirebilir? Bülbül gecenin sükûnetini, ateşböceği yıldızları gücendirir mi? Aleviniz ya da dumanınız yük olur mu rüzgâra?
Ruhun bir asa ile karıştırabileceğiniz durgun bir havuz olduğunu mu sanyorsunuz? Çoğu kez kendinizi hazdan mahrum etmeniz arzuyu varlığınızın kuytularında biriktirmekten başka bir şeye yaramaz. Bugün ihmal edilmiş gibi görünenin yarını beklemediğini kim bilebilir?
Sayfa 39 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Sokrates şöyle der: "Kim bilebilir, acaba yaşamak mı ölmektir, yoksa ölmek mi yaşamak? Olabilir, biz belki de sahiden ölüyüz; hatta bir defasında bilgelerin şöyle dediğini işitmiştim: Biz şimdi ölüyüz ve bedenimiz bizim mezarımız."
Ne kadar aptalca, hayatının ne zaman sona ereceğini kim bilebilir? Sen gerçeğe ve deneyimlerine bak. Hayatta olman bile zaten olağanüstü bir şans değil mi?
Mutlu olduğumuzda bunu tüm kalbimizle biliriz.
Evet, ama...
Mutlu olduğumuza inanarak kendimizi kandırabilir miyiz?
Farkında olmadan mutlu olabilir miyiz?
Tüm kalplerin içinden neler geçtiğini bilebilir misin?
Bazı mutluluklar kalbinden çok aklına mı hitap eder?
Nereye gitseniz sevdiğiniz şeyleri yanınızda taşırsınız; yük gelmez. Ne kadar darda olsanız zaman ayırırsınız; zor olmaz. Kitaplarım, kalemlerim, defterlerim, kokularım hiç yük gelmez bana. Markete gidecek olsam çantaya illa bir kitap kalem atarım. İşte namaz da öyledir iki gözümün nuru. Sevmeye bak O'nunla buluşmayı. O zaman yük de gelmez, zor da olmaz. İnsan sevdiğine zaman ayırmakta zorlanır mıymış hiç? Buluşmaya bahane aramaz mı sevenler?
"Hiçbir şeyi sırtımda taşıyacak, uykumu bırakacak, yerimden kalkacak kadar sevmedim ben." diyenler ne anlar bu sevdadan? Namazı hazza bağla yavrucuğum. Yoksa sırf görevdir diye ömür boyu 7/24 taşınmaz bu yük.
O'nunla buluşmayı sevmen, açıktır ki O'nu sevmene bağlı. Sevmek dediğin bilmekle artar. Bildikçe seversin tüm hazları. Kendisini bilelim diye 99 esmâsını öğretti bize. Kimi O'ndan daha iyi bilebilir, daha çok sevebilirsin ki?
"Ne olduğumuzu, ne hissettiğimizi kim bilebilir?
Birbirimize en yakın olduğumuz anlarda bile, kim bu bilgidir diyebilir?
Dile getirildiğinde her şey bozulmuyor mu? diye soruyor olabilirdi Mrs. Ramsay
Bitişik evdeki kitap dolu bir silahtır. Yak gitsin. Silahtan kurşunu çıkar. Adamın kafasını kopar. İyi okumuş bir adamın hedefinin kim olacağını kim bilebilir ki? Ben mi? Bir dakika bile böylelerini hazmedemem.
Öyle ya insanın içinde kaç insan vardır, kim bilebilir değil mi? Hepimiz matruşkalar gibiyiz, içiçe. Başkalarıyla içli dışlı oluruz da, kendimize o kadar yakın olmayız nedense.