Tembel bir adam, bir arkadaşına misafirliğe gitmiş. Ev sahibi evde tek başına olduğundan yemek vakti gelince biraz et ve pirinç çıkarıp tembele demiş ki:
Şu eti sen doğra, ben de gidip ocağı yakayım. Seninle, bir etli pilav pişirelim, olmaz mı?
Ben et doğramasını bilmem.
Öyleyse şu pirinci ayıkla.
O da elimden gelmez!
Ev sahibi, hepsini kendi yapmış. Yemek piştikten sonra, demiş ki:
Kalk, bari sofrayı kuruver.
Birader, sofrayı nasıl kurarlar, onu da bilmem!
Ev sahibi, sofrayı da kendisi kurup tabakları koyduktan sonra:
Gel, yemek yiyelim, deyince tembel, o anda yerinden fırlayıp sofraya oturmuş:
Her teklifini reddettim. Bunu da reddedersem olmaz, gücenirsin, demiş.