— Çalışmak için müsait gün ve saat bekleme. Bilki, her gün ve her saat çalışmanın en müsait zamanıdır.
— Çalışmak için müsait yer ve köşe arama. Bil ki, her yer ve her köşe çalışmanın en müsait yeridir.
— Bir günde ve bir zamanda yapman lâzım gelen bir işi (bir dersi, bir vazifeyi) ertesi güne bırakma. Zira her günün derdi gibi, işi de kendine
Kim demiş çocuk küçük bir şeydir
Bir çocuk belki de en büyük şeydir
... Yaşadığımız süre boyunca insanlar tarafından eğitiliyoruz ve bizi etkileyen olaylardan edindiğimiz tecrübeyle olgunlaşıyoruz. Bize eğitim veren insanların bizim için çizdikleri yol ile yaratılışımıza uygun olan yol zıt yönleri işaret ettiğinde ise ruhsal karışıklıklar yaşıyoruz. Yürümemizi
istedikleri yolun sonu bize mutluluk getirmeyecek, ancak diğer yolda
yürümemiz için de teşvik edilmiyoruz. Bütün hayatımız boyunca böyle çarpıştığımız ve dalgalandığımız için kendi kendimizle uyuşamadan, ne kendimiz için ne de başkaları için iyi işler yapamadan hayatımızı
tamamlıyoruz.
Çocuklar, yeteneklerini ortaya çıkarmaları ve olmak istedikleri şeyi olmaları için özgür bırakmalıyız. Biz onlara hakim, asker ya da din adamı olmayı değil yaşamayı öğretebiliriz ve onlar bir meslek sahibi olmadan önce insan olmalılar. Çünkü, bir insan ne olmak istiyorsa ya da ne olması
gerekiyorsa onu olabilir, sonra vazgeçip başka bir sey de olabilir; ama o daima kendisi olarak kalacaktır.
— Çalışmak için müsait gün ve saat bekleme. Bilki, her gün ve her saat çalışmanın en müsait zamanıdır.
— Çalışmak için müsait yer ve köşe arama. Bil ki, her yer ve her köşe çalışmanın en müsait yeridir.
— Bir günde ve bir zamanda yapman lâzım gelen bir işi (bir dersi, bir vazifeyi) ertesi güne bırakma. Zira her günün derdi gibi, işi de kendine
Güzel işler yaparak tanınmak ne güzel.Herkes insana yardım etmek için çırpınıyor.İyi haber:İnsan artık bütün organlarını yenileyebilecek.Kötü haber:İnsanın huylarını değiştirmeye niyeti yok.
Tarih ona yalnızca insanlığın ne kadar zavallı olduğunu öğretmişti: Bir dönemde insanlık felakete uğruyor, mutluluğunu yitiriyordu; sonra bütün gücüyle çalışıp çabalamaya koyuluyor, iyi günlere kavuşmak için türlü cefalara katlanıyordu. Nihayet tarihin bir döneminde insanlık rahata kavuşacak gibi oluyor; artık tarihin kendisi de rahat edecek, diyorsunuz. Nerede? Tekrar işler bozuluyor; her şeyin altı üstüne geliyor; insanoğlu yeniden çalışmaya başlıyordu...
Sayfa 74 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları 29.BasımKitabı okudu
Öyle cilt cilt kitaplar değil tek bir kitap olacaktı...
...anlaşılır bir kitap olacaktı. Kuşkusuz her olay kitaba girmeyecekti.
Yasalar, yönergeler, hükümetin ya da yerel yönetimin yapıp ettikleri...
Her şeye yer vermekte mümkündü tabii:
Bütün ilginç olaylar , yangınlar, büyük bağışlar, her türlü iyi ve kötü işler, atılan nutuklar, yapılan bütün konuşmalar, hatta nehir taşkınlarına ilişkin haberlerle, düşünce ve yöneliş olarak dönemin resminin ortaya çıkmasını sağlayıcı, bütüne ışık tutucu nitelikteki bazı hükümet yönergelerine bile yer verilebilirdi.
Tarih ona yalnızca insanlığın ne kadar zavallı olduğunu öğretmişti: Bir dönemde insanlık felaketlere uğruyor, mutluluğunu yitiriyordu; sonra bütün gücüyle çalışıp çabalamaya koyuluyor, iyi günlere kavuşmak için türlü cefalara katlanıyordu. Nihayet tarihin bir döneminde insanlık rahata kavuşacak gibi oluyor; artık tarihin kendisi de rahat edecek, diyorsunuz. Nerede? Tekrar işler bozuluyor; her şeyin altı üstüne geliyor; insanoğlu yeniden çalışıp çabalamaya başlıyordu...
Türkiye Birincisi
Asla yeterince iyi olamadım. Aileme, anneme babama, onların bana harcadığı paraya layık
olamadım. Hayır, serseri değildim, geri zekalı da değildim, bir amacım da vardı ve bunu
gerçekleştirmek istiyordum. Çalışkan olmak... istiyordum. Çalışkan olmak için oturup çalışmak
lazım ben de biliyorum, söyledim ya geri zekalı değilim.
..cömertçe yaratan Tanrı, sana yakarıyorum: iyi bir insan göster bana!..Lütfun on katına çıkarsın doğal güçlerimi; çünkü, bu canavarı görünce şaşkınlıktan ölebilirim: Daha azı için bile ölünebilir.
____
..bir süre karşılaştırma yaptıktan sonra, gülüşümün insanların gülüşüne benzemediğini gördüm, yani gülmüyordum ben, gülüşüm yoktu benim.
Bunca kağıt, vakit, mürekkep harcanarak doldurulan bu yapraklar ne işe yarayacak? Bütün bu ders kitaplarından ne çıkacak? Ne diye altı yedi yıl bir yere kapanıp programlar, azarlar,dersler içinde ölesiye didinmeli? Ne diye koşmaktan, oynamaktan, eğlenmekten zorla kendini yoksun etmeli? Bunun sonu yok ki... Ne zaman yaşayacağım ben? Bunlardan çoğu hayatta hiç bir işe yaramayacak. Çiftlikte iktisadın, cebirin, geometrinin bana ne yararı olacak?" Tarih ona yalnızca insanlığın ne kadar zavallı olduğunu öğretmişti: Bir dönemde insanlık felakete uğruyor, mutluluğunu yitiriyordu; sonra bütün gücüyle çalışıp çabalamaya koyuluyor, iyi günlere kavuşmak için türlü cefalara katlanıyordu. Nihayet tarihin bir döneminde insanlık rahata kavuşacak gibi oluyor; artık tarihin kendisi de rahat edecek diyorsunuz. Nerede? Tekrar işler bozuluyor; her şeyin altı üstüne geliyor; insanoğlu yeniden çalışıp çabalamaya başlıyordu... Güzel günler bir türlü sürmüyor; hayat değişiyor, her şey durmadan bitip yeniden başlıyordu.
Bildiğimiz bir şey var: Bitkilerde, bütün canlılarda, her tohumun, her fidanın yaşama gücü ne kadar büyük olursa, kendine uygun besini, mevsimi, yeri bulamayınca göreceği zarar da o ölçüde büyük olur; çünkü, kötünün iyiye zararı, iyi olmayana zararından daha çoktur. Bundan şu çıkar ister istemez: En iyi yaradılış, gereğinden başka türlü beslenirse, orta yaradılıştan daha kötü olur. Öyleyse diyelim ki Adeimantos, en güzel değerle yüklü insanlar kötü bir eğitime düşerlerse kötünün kötüsü olurlar. Büyük suçları, korkunç kötülükleri, orta yaradılışlı insanlar mı işler sence, yoksa eğitimin bozduğu sağlam yaradılışlar mı? Cılız bir yaratık ne iyinin ne de kötünün büyüğüne ulaşır değil mi?
"İş nasıl bulunmaz?.. İyi işler internet yoluyla bulunmaz. İnternette iş ararken, iyi bir başvuru mektubu yazmak, belirli bir iş tanımına uyması için özgeçmişinizi değiştirmek, düzinelerce çevrimiçi başvuruyu idare ve takip etmek olağanüstü zaman alır. Bütün bu zamanı ve emeği harcadıktan sonra elde ettiğimiz tek şey büyük bir sessizliktir. Sağır edici bir sessizlik..
Dikkat çekmeden önce uygun olun. Ve kendinizle ilgili bonkör olun; şimdi mütevazi olmanın zamanı değil. Kim 'yüksek motivasyonlu' ve 'yaratıcı' değil ki zaten?
- Mükemmel biçimde uygun olduğunuz bir iş yoktur ama birçok işi yeterince mükemmelleştirebilirsiniz."