Servet soygundur. Tahrip etmek, kreatif bir işlemdir. Paylaşmak propagandadır. Delilik özgünlüktür. Dünya fanidir. Sistem, ölümcül riyakarlığını zorbalığıyla örtbas eder. Yumurtadan çıkan, yumurta çıkarır. Geceleyin, lunaparklar da yarasalarındır.
Bu alıntıya yabancı olmayı dilerdim. Ya da bilmiyorum. Ama taparcasına sevdiğime eminim. Bir gün yüzünü görmeyince o gün fazla beslenememiş gibi hissediyorum. Tişörtünü , kokusu gitmesin diye karyolanın altında saklıyorum. Gözümü kapayinca onu yaşıyorum. Aşk mı delilik mi takıntı mi manyaklik mi neyse ! Baya götürüyor insandan
"Hayatta kimseyi değiştiremezsin ve kimse için değişmemelisin.
Ne sen başkası için mecburi istikametsin; ne de başkası senin için.
Yorma kendini; bırak hayatına eşlik etmek isteyenler seninle gelsin."
Başkalarının baktığı yerden baktığında başka bir hayat göreceğini bilirdin; eyvallah.
Misal, dindarsan, hayatı sevap ve günahtan ibaret görürdün, obursan makarnadan, mantıdan, etli ekmekten. Ölsen başka bir şey göremezdin. İnsan olarak; hayatın boyunca sana 'DOĞRU' diye kaktırılan şeylerden ibarettin. Bu nedenle deliliğin de delilik olabileceğine pek inanasın gelmezdi. Normalin altı delilikti tıbba göre. Peki normalin üstü? O da delilikti tabii.
İşte bak, normalin üstünde saltanat sürecek adam, kendinden altta oldukları için deli deyip normallerle dalgasını geçecek, ama çoğunluk onu anormal göreceği için onun adı deliye çıkacaktı.
Demek ki insan, çoğunluktan ibaretti
"Aşk, ateş denizi üzerinde mumdan gemi macerasını duymuştu. Şimdi ansızın yolun üzerine ciğer yakan ateş denizi çıkmıştı. Birtakım devler mumdan gemiler yapıp o denizi dolaşıyorlardı.."
Belki Tarkovsky'ye de Kubrick'e de bir dipnottu bu bildiri. Süphesiz öyleydi:"Ey üstün insana özenenler. Gideceksiniz uzaya. Orada Mevla'nızı da belanızı da bulacaksınız. "
"Her şey muhayyilenin gücüne bağlı" dedi. O yaşlı çınarın gölge verebileceğine önce kendin inanmalısın. "
" Duaların gücüne öteden beri inanırım,"dedim.