Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
54 syf.
9/10 puan verdi
·
53 günde okudu
Nietzsche ve Schopenhauer İle Küçük Bir Söyleşi
Kitap;iki oturum sonucu sembolik röportajlardan oluşur. İlk oturum:İnanç ve özgür irade üzerine sorulan sorulardan,irdelenen meselelerden meydana gelir. Nietzsche'ye göre özgür irade diye bir şey yoktur.Ona göre;Tanrı tarafından yaratılanlara sunulan seçeneklerde sınırların ve mecburiyetlerin olması özgür irade ortamıyla celişir.İnanç
Nietzsche ve Schopenhauer ile Küçük Bir Söyleşi
Nietzsche ve Schopenhauer ile Küçük Bir SöyleşiOğuz İnel · Fihrist · 20236 okunma
608 syf.
·
Puan vermedi
Geniş Özet
Tanrı'yı ve dinleri akademik bir çevrede konuşmak ne kadar mümkün ve doğrudur, bilemiyorum. Bilim bazı inanç temelleri üzerinde yükselmiş ve bunlar yıllar içinde birbirine öylesine kenetlenmiştir ki artık bunun dışında söylenen bir şey'in imkanına dair düşünmemek gerektiğine dair bir algı vardır.  Armstrong'un bir kaç eserini daha
Tanrı'nın Tarihi
Tanrı'nın TarihiKaren Armstrong · Pegasus Yayınları · 20171,634 okunma
Reklam
136 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Uğur Cumaoğlu, “Dataizm” ismini verdiği bu eserinde, aslında yeni çağın insanının inanma gereksinimi karşısındaki en büyük tehditten bahsetmiş. Enformasyon Devrimi ve dijitalleşme çılgınlığının getirisi dataizm, bir din kisvesinde ortaya çıkmakta ve kendini alternatifsiz görmektedir. Bu tekno-dinin en büyük değeri veri akışıdır. Bu değer bağlamında mottosunu oluşturmuş, “veri güçtür” düsturunu benimsemiştir. Dataizm, kendini bir din olarak öne sürerken ahlak prensipleri de yaratmaya çalışmıştır. İnsana sınırsız veri paylaşımı özgürlüğü tanıyan dataizm, onun mahremiyetini çökertmekle ahlâk sistemini şekillendirir. Ancak her an gözetim altında tutulan insana, denetlenme korkusu yaşamaması için yalnız kalmadığı düşüncesini telkin etmektedir. Böylece insan, bir daha yalnız kalmayacağı düşüncesinin morfiniyle gözetim korkusu karşısında uyuşturulmaktadır. Uğur Cumaoğlu, bazı film ve belgesellerden dijital dünyanın gelecek kurgusu hakkında güzel yorumlarda bulunmuş. Bu çılgınlığın ileride bizi nerelere götüreceği konusundaki öngörüleri de sıralamış. Bence bu eser, üslubuyla okuyucuya kolaylık sağlıyor ve anlama yönünden okuyucunun dilinde ekşi tat bırakmıyor...
Dijital Çağın Yeni Tekno-Dini Dataizm
Dijital Çağın Yeni Tekno-Dini DataizmUğur Cumaoğlu · Ahenk Kitap · 202312 okunma
Din onu takip eden kişi ile kaderini yönetmesi için seçtiği dünya dışı varlık arasındaki kişisel bir ilişkidir. Kişilerin önünde eğilinmesi gereken bir inanç ya da siyaset kurumu görünümü altında dayatılmasi kabul edilemez. İnanma ve inancın gerektirdiği ritüelleri yerine getirme özgürlüğü, bunları aynı inancı paylaşmayanlara dayatma hakkını doğurmaz...
_Tanrı, ilk ateisttir. E. Hubbard _Din, gönüllü köleliktir. Herzen _Burada bir ateist yatıyor. Giyinip kuşanmış hazır, ama gidecek bir yeri yok; ne cennet ne de cehennem. Mezar taşı _Çürümüş bedenimden çiçekler çıkacak ve ben de onların içinde olacağım. E. Mumch _Bir zamanlar ateist olmak istemiştim. Artık vazgeçiyorum. Adamların tatili yok! H.
Nihal Atsız, Sinanoğlu, Renan
_Nihal Atsız: _Bu memleket gerizekâlılarla, delilerle, ruh hastalarıyla doludur. _En büyük kahramanlığı yapsanız bile en küçük bir karşılık beklemeyiniz. _Bütün dünyada yurt düşmanlarına müsamaha
Reklam
_Buda: ( Gerçeğin dikenli yollarında sevinçle yürümek isteyenlere ) _Sizden inanmanız beklenen şeyleri sorgulayın. Aklınla uzlaşmıyorsa hiçbir şeye inanma; onu ben demiş olsam bile. Bir şeye sırf kulaktan duydunuz diye körü körüne inanmayın, birkaç kuşaktan beri itibar görüyorlar diye, geleneklerin de doğru olduğuna inanmayın. Sırf hocalarınızın
_Işık bekliyor, fakat karanlığa sığınıyoruz. İncil _Karanlığa lanet etmektense, bir mum yakmalıyız. _Neyin doğru olduğu umurumuzda mı? Fark ediyor mu? _Gerçek bilgelik, sınırlarımızı bilmekte yatar _Can sıkıcı ve sevimsiz görünse de bilimsel yöntemin önemi, bilimsel bulgulardan çok daha büyüktür. _Edilgen taraf, baskın tarafın yanılsamalarına
_Tarih felsefesi, tarihin düşünme bakımından ele alınmasından başka bir şey değildir. Çünkü insan düşünendir; hayvandan bu noktada ayrılır, insanca olan her şeyde, insanca olduğu ve hayvanca olmadığı sürece, düşünme vardır; böylece, tarihle her türlü uğraşmada düşünme vardır. _Tarihe, objektif olarak yukardan bakılırsa, olay kuşbakışıyla doğru
_Din, yaygın bir tür ruh hastalığıdır; saplantı nevrozudur, çarpıtılmış masallardır, gerçeğin inkarı sonucu oluşan toz pembe yanılsamalar sistemidir, uydurmadır, hurafedir, putperestliktir. Bu putlar ise kendi fantezilerimizdir. Dine karşı olan şeye hakikat denir. Tanrı ise abartılmış bir baba figürüdür. _Din, ırkın karakteridir _Uygarlığı
Reklam
Liberalizm çoğu zaman ısrarla, özgürlük ve tercihle ilgili fikirler ile ilişkilendirildi. Siyasî bir amentü olarak liberalizm, muhtemelen 19. Yüzyıldan önce varolmamıştı ama liberalizm, daha önceki üç yüzyılda gelişen fikirler ve teorilere dayandırıldı. Liberal fikirler, Avrupa’da feodalizmin çöküşü ve onun yerine gelişen bir piyasa
Eğitimi Demokratikleştirmek
Ana-çizgilerini kabaca belirtmeye çalıştığım bu tür bir felsefe öğretiminin gene aynı espri içinde yürütülen bir bilim öğretimiyle bütünlenmesi gerekeceği açıktır. Her ikisinde de amaç hiçbir şeye kolaycacık inanmamak gerektiğini (inanma sorumluluğu), kim tarafından ortaya atılmış olursa olsun, her fikrin tartışmaya açık olduğunu (eleştiri özgürlüğü), bugün hiç sarsılmaz gibi görülen fikirlerin bile ilerde terkedilebileceğini (dogmacılığın yadsınması), fikirlerini kabul ettirmenin insan onuruna yakışır yolunun eleştirme ve tartışmadan geçtiğini (düşünsel işbirliği) yeni yetişenlere anlatmak olmalıdır. Bu tür bir eğitimin öğretmen ile öğrenci arasında samimi bir diyalogla gerçekleşebileceği meydandadır. Bu da öğrencinin, öğretmenin otoritesi karşısında ürkmeden, düşündüklerini rahatlıkla dile getirebilmesini, öğretmenin de öğrencisi karşısında alçakgönüllü, ona sadece yardımcı olmaya çalışan bir oyun arkadaşı gibi davranabilmesini gerektirir. Bu anlamda “demokrasi okulda başlar” diyebiliriz. Yoksa öğrenmeyi okutulanları bellemekten ibaret sanan, kendisine belletilmek istenen şeyler karşısında eleştirici bir tavır almaktan korkan bir kuşaktan ilerde demokrasiye sahip çıkması beklenemez. Baştan beri vurgulamaya çalıştığım gibi, demokrasi ancak araştıran, soruşturan, eleştiren, dolayısıyla tartışmaya her an hazır ve açık kişilerin yürütebileceği bir yaşam biçimidir. Bu nedenle eğitim sistemimizi bu tür bir kuşak yetiştirecek şekilde düzenlemedikçe genç demokrasimizi sağlam temellere oturtmak mümkün olmayacaktır.
Sayfa 388-389
Din, onu takip eden kişi ile kaderini yönetmesi için seçtiği dünya dışı varlık arasındaki kişisel bir ilişkidir. Kişilere önünde eğilinmesi gereken bir inanç ya da siyaset kurumu görünümü altında dayatılması kabul edilemez. İnanma ve inancın gerektirdiği ritüelleri yerine getirme özgürlüğü, bunları aynı inancı paylaşmayanlara dayatma hakkını doğurmaz.
Sayfa 21 - PdfKitabı okudu
51 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.