Ne söylenebilir ki bu kadar acının üstüne. Ki Türkiye gerçeği bu yalan yada abartı değil.
Benim ve benim gibilerin çocukluk yılları, ilk gençlik zamanları tartışmaya kapalı mükemmelmiş. Ne acılar yaşanmış.
90lar ve 2000lerin başları anlatılıyor kitapta. Hizbullahın aktif rol aldığı zamanlar. Düşünce farklılıkları yüzünden insanlar kaçırılıyor, eziyet görüyor ve öldürülüyor. Bununla beraber o kadar kaos o kadar gergin bir ortam var ki, hiçbir şekilde siyasi tercihi olmayan, bu konular hakkında hiçbir fikri olmayan kişiler ve aileleride etkileniyor. Evlerde huzur yok. Cehalet çok. Gencecik insanlar çaresizlikten, değersiz hissetmekten, zulüm ve dayaktan kurtulmak için çareyi intihar da buluyor.
Unutamayacağım bir kitap. Yazarın diğer kitabını da okuyacağım muhtemelen. Kalemi güzel ve okutturuyor.
İyi okumalar...