Derince'ye yaklaşıyor tiren. Basri Şener bakıyor Kerim'e.
Ve kocaman burnunun altında kırpık bıyıklarıyla gülümseyerek: « Kambur felek,» diye düşünüyor, «kambur felek, kim bilir ne muzur şeymiş ki Allah onu bu hale koymuş.» Kambur Kerim bakıyor Basri Şener'e: « Ne güler yüzlü adam,» diye düşünüyor, «ne güler yüzlü adam. Belki de çok ceza vermezdi bana böyle bir hâkimin önüne çıksam.》