-Betonlaşan sadece şehirler mi sanırsınız?
Ya kalpler ne olacak?
Kalpler, şehirlerden daha hızlı betonlaşıyor.-
-İnsanın, insanla konuşmadığı,
Arı kovanı gibi kentlerde, ayrık otu gibi yaşadığı,
Savaşın, şiddetin, nefret dilinin ve kötülüğün revaçta olduğu bir çağdayız.
Toprağın altı değil üstü karanlık
Çağımızın insanı, suskun, somurtkan ve mezar taşı gibi soğuk.
-Vefasızlığın adını vakitsizlik koymuşlar.-
Ey insanoğlu…!
Güneş yüzüne değil, biraz da yüreğine vursun ki, içindeki buzullar erisin.-
.
-Ömrümün yarısını insan olmak için,
diğer yarısını da insan kalmak için harcadım.-
.
-İnsan gidecek yolu olduğu için değil, varacak yeri olmadığı için huzursuzdur.-
-Huzur, gönlün gelincik tarlasıdır.-
.
-Huzur, kördüğümün çözülmüş halidir.-
.
-Huzurun yolu,
kendini yontmaktan geçer.-
.
-Huzursuzluğun kaynağı talepkârlıkta huzurun ise kanaatkârlıkta yatar.-
Rasulullah(sav) sahabesinden bazılarına şöyle buyurmuş: " Kendisinde ikamet edeceğin kadar Dünya ve kendisinde baki kalacağın kadar Ahiret için çalış; kendisine olan ihtiyacın kadar Allah'a ibadet et; Cehennem ateşine dayanabileceğin kadar günah işle."
("Lasciate ogni speranza voi ch'entrate")
"Ey buradan içeri girenler, her türlü ümidi geride bırakın" . Cehennem ümidin olmadığı yerdir. Hiçbir ümidin kalmaması, hayatta cehennemi yaşamaya denktir.
Belki de hakir gördüğün
O fakir bedende
Engin bir hayat
Zengin bir yürek vardır
Aldanma ey gönlüm sen
Dışı namus, içi kabus
Ne vahim manzaralar gördüm ben…
-Ey hayat, ne kadar çok dikenin var senin.
Ne çok acıtır zihnimize çaktığın çivilerin.-
.
-Önce yaşama isteğimi yok ettin,
sonra hayata tutun deyip gittin.-
.
-Hayat uçurtma gibidir, ipi sıkı tutulmazsa kaybedilir.-