Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İleriye, evet sanki geleceğine gidiyordu.
Hem niçin hayatta binde bire nasip olmayan büyük mutlulukları böyle feda etmeli, sonu ölüm olduktan sonra niçin hayatı da böyle temelsiz kanunlar için zorla harcamalıydı? Hatta insanlık, hatta tabiat bunu yönlendirmiyor ve zorlamıyor muydu? Aşktan başka her şeyin boş olduğunu düşünüp hayata sarılarak bundan verebildiği kadar, alınabildiği
Ben bugün hayattan kopmuşum. Onların izlerinden, kendimden, insanlardan, dünyadan korkuyorum. Ben yaşamıyorum: yaşamak için savaşıyorum. Önümde yalnız karanlık ve korku var. Ben ilerleyemiyorum. Önümdeki hayatı göremediğimden, daima geriye bakıyorum.
Sayfa 39 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ölümle yaşam Cansever'in bütün bir şiirinde öyle birlikte işlenir ki, okur, birini sevmeden ötekini anlamanın olanaksız olduğuna inandırılır: ‘Ah güzel yaşam! Sevgilim ölüm!/ Ben yalnız ikinize hayranım.’(Bezik Oynayan Kadınlar) Bu, ölüm korkusunun yol açtığı yaşama kötürümlüğünün, doğrudan ölümünken­ disiyle bir yaşama mucizesine dönüştürülmesi, tanrıların elinden insanı küçük düşüren ölüm silahının alınmasıdır. ‘Sen ölüm!/ Seni hiç düşünmeden yaşadık/ Seni hiç düşünmeden yaşayacağız bundan sonra da’ (İlkyaz Şikayetçileri) Ben bu dizeleri şöyle okumak istiyorum: Ölüm, sen bizim gizli hayat bilgimizsin. Ne kadar eksikli olursa olsun, yaşadığımız hayatı sevmede altımızdaki toprak, üstümüzdeki gök sensin. Sen olmasaydın, hiçbirimizin hayatı bu kadar değerli, büyük ve biricik olmazdı. Sonsuzluğu küçücük bir hayatın içine sığdıran gerçek tanrı sensin... O, ‘Ve bizim en güzel öldüğümüzdür bu: Yaşamak’ (Nerede Antigone), bilgisinden, ‘Ölüm/ Sen en güzelsin bu saatlerde/ Büyütmüş yetiştirmişsin beni/ Söyler miyim hiç sana hayran olmasam.’ (İlkyaz Şikayetçileri) dizelerindeki büyük sevgiye gelecektir. Belki de şu bilgidir, ‘imgesiyim ölümün’ (Kirli Ağustos), dedirtecek kadar ölümü bir yaşama ‘meselesi’ haline getiren o büyük sevgisin ardındaki gerçek: Ölümü bağışlama, kaçınılmaz sonun acısını bütün bir yaşama yayarak hafifletme, sıradan görünen her şeyi yücelterek ölümden intikam alma, bir çeşit kahramanlık duygusuyla yaşama; kısaca, ‘ölüme alacağı hiçbir şey bırakmama’
..denilebilir ki yoksulluk yalnız düşüncenin değil, stilin de yol göstericisidir. Vücuda olduğu kadar zihne de bir ölçü kazandırır. Zamanın darlığı, ölçülü konuşma zorunluluğu, insanın gerekenden çok söylemesine engel olduğu kadar, daha özlü düşünmesini sağlar. Yaşamak için az vakit olduğundan insan, hayatı iki kat kuvvetle yaşar.
Sayfa 149 - YKYKitabı okudu
"Insan," diye yazmıştı Thoreau Walden'da, "hayallerine doğru güvenle yürüdüğü ve hayalindeki hayatı yaşamak için çaba gösterdiği takdirde gündelik hayatın akışı içinde aklına dahi gelmeyecek bir başarıya ulaşacaktır. Aynı zamanda bu başarının, yalnız kalmanın bir ürünü olduğunu gözlemlemişti. "Kendime yalnızlıktan daha iyi bir dost bulamadım."
"insan hayallerine doğru güvende yürüdüğü ve hayalindeki hayatı yaşamak için çaba gösterdiği takdirde gündelik hayatın akışı içinde aklına dahi gelmeyecek bir başarıya ulaşacaktır. Aynı zamanda bu başarının yalnız kalmanın bir ürünü olduğunu gözlemlemişti. Kendime yalnızlıktan daha iyi bir dost bulamadım."
Sayfa 124Kitabı okudu
Reklam
Ancak korktuğu şey bir evde yalnız uyumaktan ziyade bir hayatı yalnız yaşamak zorunda kalmaktı…
Sayfa 185Kitabı okudu
"İnsan," diye yazmıştı Thorearu Walden'da, ''hayallerine doğru güvenle yürüdüğü ve hayalindeki hayatı yaşamak için çaba gösterdiği takdirde gündelik hayatın akışı içinde aklına dahi gelmeyecek bir başarıya ulaşacaktır." Aynı zamanda bu başarının, yalnız kalmanın bir ürünü olduğunu gözlemlemişti. " Kendime yalnızlıktan daha iyi bir dost bulamadım."
Sayfa 124 - Domingo Yayınları
Rasûl-i Ekrem (s.a.v) Efendimiz Kur'ân'ın lisanıyla diyor ki: "Ey insanlar! Sizin Rabbiniz Allah'tır.Sizleri yokluktan buraya gönderen O'dur.Ahirete doğru giden birer yolcusunuz.Bu dünyadaki işiniz ise dünya ve ahirette güzel yaşamak için Rabbinizi tanımaya,ona iman etmeye ve yalnız Ona kulluk etmek için çalışmaktır.İhtiraslarınız,hevesleriniz,çıkarlarınız,aklınızı ve vicdanınızı susturup dünyaya geliş amacınızı unutturmasın.Biliniz ki bütün lezzetler imandadır,istikamettedir.Onun için İslamiyet'i yaşamakta size bir zorluk yoktur;size ağır gelmesin.Bütün acılar ise hakkı dinlememekte ve batılda ısrar etmektedir.İşte hal-i âlem buna şahittir.
Yalnız yaşayacaksak ve ekonomik imkanlarımız dolayısıyla seçme imkanımız varsa, şehrin neresinde oturmak daha güvenli ve rahat olur? Ma­halle hayatı, çocuğu olan bekar bir kadın için siteye göre da­ha mı güvenli? Yaşadığımız yerde çevremizle kuracağımız ilişkilerin sınırları olmalı mı? Erkek arkadaşlarımızın eve gi­rip çıkması sorun olur mu? Ailemizin ya da arkadaşlarımı­zın oturduğu mahallede yaşamak, bekar kadın olarak yaşa­manın kolaylaştırıcısı olabilir mi? Bütün bu sorulara kadın­lar erkeklerden farklı şekillerde yanıt ararlar.
Reklam
Şimdi artık bir emekliyim. Hayatın başka bir safhasını yaşıyorum. Bu safhada insan, nihayet kendisiyle baş başa kalır. Tanrının, onun için hazırladıgı en çetin imtihanı yaşar. En son ve en azgın hasını ile karşılaşır. Bu hasım, yıllar boyunca geri itilen, yıllar boyunca pusuda bekleyen kendi içimiz, kendi iş varlıgımızdır. Bu çetin bir savaştır.
Kitaplarla, yani bir çeşit masal dünyası ile hayatı karıştırıyorum eskisi gibi. Masalın nerede bittiğini, hayatın nerede başladığını farkedemiyorum. Bazen, suratıma bir garip bakıyorlar; o zaman uyanır gibi oluyorum. Benim için bütün oyunlar, romanlar, hikâyeler herkesin anladığından başka bir anlam taşıyor. Bütün hayat, bütün insanlık bu
Sayfa 370 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Hayatı kaçırmamak lazım ⸙
~ ❝ —Yaşam yalnız bir bir kez yaşamak için verilmiştir. Onu büyük yudumlarla içmek gerek. En değerli olan şeyi yakalayabilmeli insan. ❞ ~
Sayfa 25 - Yazılama YayıneviKitabı okudu
Altını çizdiklerim.
Hayatın sırlarıyla karşı karşıya gelmek, korku ile de karışarak dinleri yaratmıştır. Ulaşamayacağımız bir şeylerin var olduğunu bilmek, ancak en ilkel bir biçimde anlayabileceğimiz en derin aklın ve en parlak güzelliğin belirtilerini görmek, bu bilgi ve bu gerçek dindarlığın tâ kendisidir, işte bu anlamda, ve yalnız bu anlamda, derinden dindar
904 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.