Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Burası ağlayan bir lunaparkın kendi iç hüznüne yalnızlık çeken ve karanlık adımlarımın güzergahına düşen bir duvar dibi, burası benim ülkem, üniter yapısı yok. aşkın kıyımından kaçan korkak kuklaların panayır alanı, burada ölen palyaçolar devlet merasimiyle gömülüyor birer damatlık giydirerek, burada olan herkes burada olduklarından habersiz, İtiraf ediyorum kralı ben zehirledim sayın savcım. o müslüm gürsesi sevmiyordu ve oscar wilde'ni okumuyordu, çavuş,her askere paslı bir hançer taktim et henüz çocuklar uykudayken kalbine saplasınlar madalya yerine, bu bir emirdir ki kralı ben zehirledim. neyse garson, sokağa çıkmakta,geneleve gitmekte serbest artık, sen bana oradan asabı bozuk yeni bir devlet çek karnım çok acıktı.. Diljîn Kovexî
168 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bana kalırsa da bazı kitapların mutlu sonla bitmemesi gerekir. Kötülüğü ölümün değilde yalnızca iyiliğin temizleyeceği herkese söylenmeli. Gerçeği acıyla yüzümüze vurmalı ki satırlar, anlayabilelim doğrunun kıymetini. Hikayede anlatılan yer bana hiç uzak değil sanki Batı Torosların bir köyünde geçiyor. Aslına bakarsan Türklerin tümünde ki ana duygular sanki bir kaynaktan fışkırırcasına, aynı tadı veriyor. Kitap çok iyi betimlenmiş. Mümin dede yerine nasıl utandıysak. Orozkuldan nasıl tiksindiysek işte bu tamamen yazarın marifeti. Kısa ve akıcı okuması zevkli. Beğenmediğim tek nokta iç içe geçen hikayelerin bütünlük zincirini bozmasımdan korku duymak oldu. Gerekli yerler elbette vardı. Yazarın okuduğum ilk kitabı ama ilham verici olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Yıllar geçti ama yaşayanlar hiç değişmedi. Öfke tüm dünyadaki insanlar için hâlâ itici güç durumunda. Ve insanlar hâlâ marralları vuruyor ( marallar* burada insanın idealize ettiği her şey olabilir). Çocuklarını bu inanışa göre yetiştiriyorlar. Hayvanlardan doğa sevgisinin yüceliğinden bahsediyorlar fakat toprağın altındaki maden bir göz kırpmaya dursun ilk zeytin fidanını yine aynı insanlar köklüyor. Ve geriye çoğunluğun önündeki bir avuç kalmış zavallı insanların çaresiz direnişlerinin çığlıkları kalıyor. Maalesef bu hikayede mutlu bitmiyor ama boşuna değil her gün toprağın altında çıkmak ve yeşermek için bekleyen binlerce direniş tohumun ayak sesleri yükseliyor. Ve şafağın en karanlık olduğu şu anda bize güç ve ışık oluyor
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201870,1bin okunma
Reklam
Yazar olduğumuzda, hissettiğimiz ve sezdiğimiz fakat aslını bilemediğimiz şeylerin o imalarının yankıları harekete geçirir bizi. Hikâyelerimizi sayfaya aktardığımızda o karanlık yere girebilmek için sahip olduğumuz tek araç iç dünyamızdır. Gözlerimiz alışır. Her șeyi göremeyiz. Phillips'in dediği gibi: "Kısmen alglanan șekillerin loşluğunda ya da görkemli gölgelerinde yașarız." Gizli yaşamı, sorumluluğu kazarak ortaya çıkarırız. Onu kendi vazifemiz kılarız.
Sayfa 111
355 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Kaybetmeye mahkûm olunan bir savaşın cesur savaşçıları
Öncelikle incelemeyi okurken spoiler’la karşılaşabilirsiniz çünkü bazı bilgileri vermeden bu yazıyı tamamlayamazdım. Bir hukukçu olarak gönül rahatlığıyla diyebilirim ki ‘ben mesleğimin hakkını vermek istiyorum’ diyen herkes bu evrene dahil olup Atticus’u tanımalı. Başa, ‘Daha başlamadan yüz yıl önce davayı kaybetmiş olmamız, kazanmaya
Bülbülü Öldürmek
Bülbülü ÖldürmekHarper Lee · Sel Yayınları · 201471,8bin okunma
Her yerde hazır ve nazır olan, her şeye hükmeden Tanrı, bir iyilik ya da sevgi gücü değil, korku gücüydü. Tanrı, suç demekti. Tanrı, ilahî zihin polisinin şefi, kafana sızıp düşüncelerine kulak verebilen, kendi kendine söyledik- lerini duyabilen ve o sessizliği sözcüklere çevirebilen gö- rünmez, kadir-i mutlak güçtü. Tanrı her an gözetliyor, her an dinliyordu, o yüzden her zaman en iyi, en terbi- yeli biçimde davranmak zorundaydınÖyle yapmazsan en acımasız cezalara çarptırılır, tarifsiz işkenceler çeker, zifiri karanlık zindanlara hapsolur, ömrünün sonuna ka-. dar kuru ekmek ve suyla yaşamaya mahkûm edilirdin. Okula gidecek kadar büyüyünce, her türlü başkaldırının acımasızca ezileceğini öğrendin. Arkadaşlarının kurnaz- lık ve zekâyla kuralları çiğnemelerini, öğretmenlerin ar- kasından yeni ve daha dolambaçlı yaramazlıklar yapma- larını izliyor ama kendin ne zaman Şeytan'a uyup arka- daşlarının maskaralıklarına katılacak olsan her seferinde yakalanıp cezalandırılıyordun. Hem de hiç sekmeden. Ne yazık ki yaramazlık yeteneğin yoktu ve öfkeli Tan- rı'nın aşağılayıcı bir kahkaha atarak seninle dalga geçtiği- ni düşündüğün için, iyi olmaktan başka çaren olmadığını anladın - yoksa...
Sayfa 21 - Can yayınları, 2014 Çev: Seçkin SelviKitabı okudu
Karanlık ve iç karartıcı gerçekliği anlatmanın tek bir amacı vardı - gerçeklikle mücadele etmek ve onu görünürde uzak olsa da yakın zamanda yıkmak.
Sayfa 26
Reklam
Dil, kimlik, kültür: Ortak değerler-2009'
Erbil'in İstanbul'u, Diyarbakır'ı eksikti. Nasıl İstanbul'un Kürtçesi, Kerkük'ü eksikse... Bazı adlar siz farkında olmasanız da hayatınıza eşlik eder. Kerkük onlardan biri. Türkiye'de yaşayan hemen herkesin gitmese de duygusal bir bağla bağlı olduğu şehirdir Kerkük. Türkiye'de yaşayan Kürtler açısından ise
Gün söndü karanlık ışığa çıkıyorum Ölmüşlerin duası doğadaki fısıltı: Vururken yollarına uzak uzak uzak kır Gizli bir iç çekiştir. Geç kaldım ama oldu bir kere Un görmemiş eleğim neyse dala asıldı Hem insan her yaşta biraz gecikebilir. Bitkilerin, böceklerin, suların ezgisine Kanan kalbim artık o kalp değildir. İki lambam vardı ya, bir ölü gözü yeter: Lambaların birini bir aşkta yaktım idi, Farların ötekini yavaşça kısıyorum. Ey aydınlık sürenler, belli değil, kaçınız... Size çok kızıyorum.
Sayfa 176Kitabı okudu
687 syf.
·
Puan vermedi
Fyodor Dostoyevski'nin "Suç ve Ceza" adlı romanı, insan zihninin en karanlık köşelerine daldığı, ahlaki bir iç hesaplaşmanın merkezinde yer alır. Roman, St. Petersburg'da geçen bir suç hikayesi ile başlar: Raskolnikov adlı genç ve yoksul bir üniversite öğrencisi, zengin bir kadını öldürmeye karar verir ve suçu işler. Ancak bu
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022159bin okunma
274 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Altın Köşk Tapınağı, Mişima’nın iç çatışmalı karakterini, karanlık dürtülerini iyi yansıtan kitaplarından biri. Genç yaşta Altın Tapınak’a keşiş olması için verilen kekeme bir oğlanın tapınağı saplantılı bir şekilde güzellik ideali haline getirmesi ve yok etme dürtüsü üzerine bir kurgu. Olay gerçekmiş.
Altın Köşk Tapınağı
Altın Köşk TapınağıYukio Mişima · Can Yayınları · 2017314 okunma
Reklam
192 syf.
8/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Hep uykusuzluktan
Emil Michel Cioran
Emil Michel Cioran
, filozof, aforist ve denemecidir. Aslen Rumen dir ama Fransa da yaşamış ve Fransızca ya da hakimdir. Eserlerini hem Rumence, hem Fransızca yazmıştır. Kötümser bir yazar olarak onu yorumlamak doğru olacaktır. Aforizmalarında da, felsefi tarzında da bunu görmek mümkündür. Acı, çürüme ve nihilizm kitaplarında bol bol yer alır, bunu
Çürümenin Kitabı
Çürümenin Kitabı
nda
Çürümenin Kitabı
Çürümenin KitabıEmil Michel Cioran · Metis Yayınları · 202110,3bin okunma
238 syf.
8/10 puan verdi
666
Puslu Kıtalar Atlası; on yedinci yüzyıl Osmanlısında geçen, bilindik tarihe esrarengiz olayların arasından ışık tutan, fantastik tarihî kurgu türündeki 1995 basımlı İhsan Oktay Anar romanıdır. Arap İhsan isimli korsanın Konstantiniye'ye gelip yeğeni Uzun İhsan Efendi'yi ziyaret etmesiyle başlayan ve orada yaşanan olaylar dizisini
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048,1bin okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
"Vecd içindeyim ve seçilmiş olmanın dehşeti içimde"¹
Osamu Dazai adıyla bilinen Japon yazar Şuuci Tsuşima (1909-1948) Tsugaru Yarımadası'nın bir kasabası olan Kanagi- Mura'da (Goşogavara) on iki çocuklu kalabalık bir ailede dünyaya gelir. Dazai'nin çok da uzun sürmeyen bulantı dolu yaşamının ilk yılları, hasta bir annenin eksikliği ve annenin yerini doldurmaya çalışan yakınlarının onu
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 202333,3bin okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.