Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönül Mevsimi Değerlendirme
Öncelikle yazarımızı da kitabı da bu platform sayesinde öğrendim. Yorumlar sayesinde merak edip kitabı satın aldım. İyi ki de almışım ve ve bu çok değerli hanımefendi yazarımızı tanıma fırsatına müşerref olmuşum. İlk kitabı olmasına rağmen naif hassas detaylara önem veren ve kaleminin gücü ile adeta yaşatan bir anlatım ile dile getirilmiş
https://dionysosyayingroup.com/Kitabı okudu
SABIR (ÇANAĞI) TAŞTI İyi kalpli bir zenginin genç yaşta vefatı üzerine, üzüntüden kısa zamanda hanımı da ruhunu teslim etmiş. Tek vâris durumundaki kız çocuklarına, amcasını vasi tayin etmişler. Kızın amcası zalim çıkmış ve kızın mallarına el koyduktan gayri bir de kendini hizmetçi gibi kullanmaya başlamış. Yenge bir yandan, yeğenler bir
Reklam
Dördüncü Bölüm - Selim'in günlüğü
...Ben de darıldım onlara işte. Yolda, onlardan birini görünce, sıkılarak gülümsüyorum. İçimden geçenleri saklamak istiyorum. Onların içinden ne geçtiğini anlayamıyorum; yüzlerinden belli olmaz ki duyguları. Bu nedenle, yüzlerini görmek içime sıkıntı veriyor. Sıkıntıma onlar sebep oldu sanki. Hepsi de sanki hiçbir şey olmamış gibi rahatça yürüyor
"Elim erse, ayağım tutsa, seni bütün cihanın görebileceği bir yere çıkarır ve bağırırdım: "İşte, insan buna derler! Böyle olmağa çalışın!" İki milyar beş yüz milyon âdem evlâdının seni tanımalarını, öğrenmelerini istiyorum, anlıyor musun? Ulan, bu evlenme dalgan amma da kıyak be! Vay anasını! Desene, herifi çarptın! Hanımım, Ankaralı olucak gayrı. Hemşeri olduk. Neyse ne, iyi olur inşallah!” -Ahmed Arif
Ne iş yaparsın? diye sual etti:? :)))
Buna cevap vermek bir hayli zordu. – Hapisten fırsat buldukça yazarım, dedim. – Ne yazarsın? – Şundan bundan, havadan sudan. Zebani, – Tamam! dedi, maznunun ikrar ve itirafiyle de sabit olmuştur ki, şundan bundan ve havadan sudan yazmaktadır. – Fakat yazmadım, yazarım, yazacaktım, dedim. – Hep bir kapıya çıkar, ha yazdın, ha yazacaktın. Niyet
İnşallah bizim arkamızdan da iyi hoca derler. Başka da bir mükâfatı yok bu hayatın.
Reklam
_Kanatsız uçmaya kalkışma! _Ham, pişkinin halinden anlamaz; öyle ise söz kısa kesilmelidir vesselâm. _O, kırmızı güldür, sen ona kan deme. O, akıl sarhoşudur, sen ona deli adı takma! _Hakiki olan vaadleri gönül kabul eder; içten gelmeyen vaadler ise insanı ıstıraba sokar. Kerem ehlinin vaadleri görünen hazinedir; ehil olmayanların vaadleri ise
Vecdi Enişte gelince dedemlerin iç avluya getirdiler tabutu. Herkes sus pus. "Baktınız mı?" dedi dedem, “ne var tabutun içinde?" Hepsi kafa salladı almaya gidenlerin. Dedem "Bismillahirrahmanirrahim” deyip araladı tabutu. “Ölü gibi” dedi dedem, "inşallah öyledir." Herkes cümleten “İnşallah” dedi. Refiye Teyzem tabutu
Nalıncı Baba Padişahın İşi Ne! Murad Han (III. Murad) o gün bir hoştur. Telaşlı görünür. Sanki bir şeyler söylemek ister, sonra vazgeçer. Neşeli deseniz değil, üzüntülü deseniz hiç değil. Veziriazam Siyavuş Paşa sorar: - Hayrola efendim, canınızı sıkan bir şey mi var? - Akşam garip bir rüya gördüm. - Hayırdır inşallah. - Hayır mı şer mi
Ne kadar acıyorum kendime; bu yüzden başkalarına acımaya fırsat bulamıyorum. Bütün acımamı kendime harcadım. Dilencilerden kaçıyorum. Biri yüzüme bakıp acıklı şeyler anlatacak diye titriyorum. İnsanlık dışı oldum. Yüzümü yerden kaldıramıyorum. İşim gücüm başkalarına haksızlık etmek. Bu yüzden tutunamayanların arasında hakkım olan yeri alamıyorum.
Sayfa 671Kitabı okudu
38 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.