Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Herşeye sahip olan bir kadına ne verirsiniz?
Sayfa 180 - Timaş YayıneviKitabı okuyor
Olgunluğun beraberinde getirdiği inceliklerle kokular yavaş yavaş kayboldular, yerlerini bellekte belirgin bir biçimde duran, haz veren tek bir koku aldı – am kokusu. Bilhassa bir kadının amcığını okşadıktan sonra parmaklarda kalan koku; çünkü , hele sonradan fark edilmişse, bu koku, belki de beraberinde geçmişin rayihasını getirdiği için, amın kendi kokusundan bile daha hoştur. Fakat olgunluk çağına ait bu koku çocukluğumuzun kokularının yanında sönük kalır. Zihnin imgeleminden neredeyse gerçekte uçup gittiği kadar çabuk yiten bir kokudur. İnsan sevdiği kadına dair pek çok şey hatırlayabilir, fakat amının kokusunu anımsamakta zorlanır, emin olamaz. Islak saç kokusu, öte yandan, çok daha baskın ve kalıcıdır – neden, bilmiyorum.
Reklam
68 syf.
5/10 puan verdi
·
5 günde okudu
“Sana, beni hiç tanımamış olan sana,” diye başlıyor kitap. Sanırım beni en çok etkileyen cümle buydu. Akıcılığı harika ve bir nefeslik şiir gibi. Ayrıca tek bir duygunun yansıtılması konuya iyice bağlanmanızı sağlıyor. Fakat bir zaman sonra kendinizi konunun gerçekliğini ve kurgusallığını sorgularken buluyorsunuz .Mektubu çocuğu bir gece önce gripten ölmüş acılı bir kadın kaleme almıştır. Oğlunun ölü yüzünü aydınlatan beş mumdan birinin ışığında yazdığı mektup, kadının yıllar boyunca kendi içinde yaşadığı güçlü aşkı, bağlılığı, sarıldığı umut ve hayal dünyasını sarsıcı bir şekilde ortaya koyan bir itiraf niteliğinde….. mektubun sahibi adam ise öylece mektuba bakan ve yıllar öncesinin komşu çocuğuna, genç bir kadına, gece kulübündeki bir kadına dair anılarını hatırlamaya çalışan ancak üzeri puslu bir görüntüden başka bir şeyi hatırlamayan……Oysa kadının istediği tek şey vardır, hiç gerçekleşmeyen: hatırlanmak! Çünkü bilinmeyen bir kadın, bilinen bir adamın sevgisiyle bilinmek ister.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,3bin okunma
277 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Aşık olduğum yazarlara bir yazar daha eklendi. Şiirlerden ve mektuplardan oluşmuş, konu olarak daha çok aşk ve ölüm duygularının işlendiği bir eser. Acaba mektuplar sahibine ulaşmış mıdır diye düşünmeden edemiyor insan. Umarım mektuplar sevdiği kadına ulaşmıştır. Ona ulaşmamış olsa bile biz eserinde aşkına ve sevgisine şahit olduk Ümit Yaşar'ın. Bir aşk kadını olarak severek okuduğum bir eser oldu. Herkese iyi okumalar...
Aşka Dair Nesirler
Aşka Dair NesirlerÜmit Yaşar Oğuzcan · Everest Yayınları · 20216,9bin okunma
Siz şairler her güzel şey için bir kelime bulmaya alışıksınız ve fakat kendi duygularından bahsetmeyenleri hemen kalpsiz sanırsınız. Bana dair yanıldınız, çünkü sanmıyorum ki, benden daha şedit ve güçlü bir şekilde sevebilsin insan. Ben, başka bir kadına bağlı olan bir adamı seviyorum ve o da beni benim onu sevdigimden az sevmiyor; fakat ikimiz de bir araya gelip gelemeyeceğimizi bilmiyoruz. Birbirimize yazıyoruz, ve bazen buluşuyoruz da...." "Bu aşkın sizi mutlu mu, bedbaht mı yoksa ikisini de edip etmediğini sormama izin var mı?" "Ah, aşk bizi mutlu etmek için var değildir. Sanırım varlığının sebebi bize bizim aci çekmek ve katlanmak konusundaki gücümüzü göstermek." O esnada anladım ve ağzımdan cevap yerine kısık sesli bir ahlamanın çıkmasını müşahede ettim. Ve o (kadın) da duydu.
Kadına cinsilatif demeyi ilk kez akıl eden kişi herhalde pohpoh­layıcı bir şey söylemek istemişti; ama kendisinin inanabileceğinden bile daha isabetli bir ifade bulmuş .
Reklam
144 syf.
8/10 puan verdi
Mutlu Mesut Kasabalardan Her Daim Kıllanmışımdır
Yok canım, ne sorunum olacak mutlu kasabalarla değil mi ama? Kafayı mı yedim ben? Siz onu film, dizi yapımcılarına, senaristlere, böyle kurgular yapan yazarlara söyleyin. Bilinçaltımıza işlemiş artık, sürekli sırıtan komşular, düzenli bahçeler, huzurlu aileler temalı yapımlar görünce otomatikman "birazdan işler boka saracak kesin"
Stepford Kadınları
Stepford KadınlarıIra Levin · İthaki Yayınları · 2022776 okunma
224 syf.
9/10 puan verdi
Deniz Feneri, Virginia Woolf’un bilinç akışı tekniği kullanarak yazdığı en başarılı eserlerinden biridir. Eser kadın-erkek, ebeveyn-çocuk ilişkilerine ve kadınlara dayatılan toplumsal cinsiyet rollerine dair ayna görevi gören bir kitap olma özelliği taşımaktadır. Ayrıca Lily karakterinin içsel konuşmalarında kadına biçilen cinsiyet rollerine karşı büyük bir savaş verilmektedir ki zaten bu karakterin Virginia Woolf’un kişiliğini yansıttığı ve bu sebeple kitabın otobiyografik bir yanının olduğu da söylenir. * Deniz Feneri başlangıçta beni biraz yormuş olsa da ilerleyen sayfalarda karakterlerin iç dünyasına girdikçe bu yorgunluk yerini hayranlığa bıraktı diyebilirim. Üç bölümden oluşan kitap (Pencere, Zaman Geçiyor ve Deniz Feneri) 8 çocuklu bir aile olan Ramsay’lerin yazlık evinde başlar. Bir masa etrafında toplanan aile bireyleri ve birkaç davetlinin akşam yemeğinde birbirleriyle olan diyalogları ve iç dünyalarındaki serzenişleriyle hikâye şekillenmektir. İlerleyen bölümlerde ise kırgınlıklar, kızgınlıklar, kayıplar ve özlemler muhteşem bir incelikle okuyucuya sunulmaktadır.
Deniz Feneri
Deniz FeneriVirginia Woolf · İş Bankası Kültür Yayınları · 20215,8bin okunma
232 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
"Metristepe nasıl Metrestepe oldu? Kurtuluş Savaşı’nın yapıldığı alanlardan biri de Bozüyük yakınlarındaki Metristepe’dir. Kurgu bu ya, bir inşaat firması, 2000’li yıllarda Metristepe yakınlarında, villalardan oluşan bir site yapar, "Metristepe Manzaralı Villalar” diye satılır evler. Sitenin adı Metristepe’dir ancak birçok varlıklı erkek metresini bu villalara yerleştirdiği için olsa gerek, sitenin adı zamanla "Metrestepe Villaları”na çıkar. Bu villalarda, Metristepe Savaşı’na katılanların torunları oturmaktadır şimdi. Bu romanın kahramanı Nurşen, Metrestepe villalarına yerleşen sakinlerden biridir ancak hayatın ona neler getireceğini bilememektedir." Geçen hafta söyleşisine katılma şansı yakaladığım Üstün DÖKMEN hocamızın dili gibi kalemi de çok akıcıydı. Kitapta kadın erkek ilişkileri, kadına şiddet, hayata ve insana dair birçok psikolojik saptamalar, cahillik, ahlak anlayışındaki yozlaşma, Kurtuluş savaşı, köy enstitülerinin kapatılması ve daha birçok toplumsal konu ince vurgularla satır aralarına yerleştirilmiş. Beğenerek okuduğum bir kitap oldu. Kitap yazılalı on yıl olmuş olmasına rağmen güzel ülkemde bazı konularda bir ilerleme kaydedememişiz. Bol kitap okumalı güzel günler dilerim...
Metrestepe
MetrestepeÜstün Dökmen · Remzi Kitabevi · 201395 okunma
Yüce Allah, insanı erkek ve dişi olarak yaratmıştir. Kadını erkeğe, erkeği de kadına eğilimli ve arzulu kılmıştır. Bu gerçek, Kur’ân‐ı Kerîm’de Rabbimiz tarafindan  şöylece açıklanmaktadır: “İnsanlara/Erkeklere, kadınlara sâhip olma sevgisi/tutkusu…, güzel gösterilerek içlerine sindirildi…”
Reklam
Fakat niçin ilkbahar, bu doğanın şeytanı, niçin beni yirmi yıl önce baştan çıkarmadı ? Niçin uzun bir genç­lik içinde kadına, aşka, heyecana, sevgiye yabancı ya­şadım ?
ALGERNON Bir kadına yaklaşmanın tek yolu, eğer güzelse ona, değilse başka birine kur yapmaktır. JACK Ah, ne saçmalık!
Bazı şeyler bazı şeyler içindir. Mesela kadına güzel, erkeğe yakışıklı denir. Anlatılmak istenen aynı şeydir: güzellik.
Sayfa 68 - İzdiham YayınlarıKitabı okudu
168 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Eserde geçen soyutlanmış genç bir adam ve mistik olarak algılandığı kederli eşin karısı olan kadına takıntılı sevgisi anlatılmaktadır. Ordınov karakteriyle aşkın keşfedilmiş anını betimleyen Dostoyevski, hayatın gerçekleri ile hayalleri arasında gidip gelen bir karakter üzerinden yaşam ve aşka dair sorgulamalar yapıyor. Neyin gerçek neyin düş olduğunun ayrımının net olmadığı bir başka mistik Dostoyevksi romanı. Aslında uzun öykü olarak da düşünülebilir. Daha fazla detay vermeden bitiriyorum. Zaten Dostoyevski okurlarına içten içe, ilmek ilmek işliyor ve okuyucusunu mest ediyor... Kitaptan beğendiğim bazı güzel cümleler: "Arzu ekmekten tatlı, güneşten güzeldir." " -Cennetin neresinden benim göğüme süzüldün? Sanki bir düşteyim; gerçekten var olduğuna inanamıyorum." " Kalbimi de bazı vefasızların yaptığı gibi satmadım, ama bedavaya vermeye hazırım."
Ev Sahibesi
Ev SahibesiFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202210,4bin okunma
904 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
#koaladankitaplarokumagrubu ile Nisan ayında Dünya Edebiyatı listenizden okuduğumuz Yamaç uzun ama kolay okunan bir eser. Rusya'nın büyük şehirlerinden biri olan Petersburg'ta başlayıp daha sonra Malinovka isimli (çiftliğin bulunduğu) köyde devam eden yaklaşık 960 sayfa olmasına rağmen sade dili, ilginç ruhsal çözümlemeleri, karakterler
Yamaç
Yamaçİvan Gonçarov · İletişim Yayınevi · 2011181 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.