Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
264 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Başkaları için yaşamaktan usandım bundan sonra kendim için yaşamak istiyorum!
Gece kondu da yaşayan yoksul ailesine iyi bir yaşam sağlamak ve hayalindeki köfteci dükkanına kavuşmak uğruna zengin ama çirkin bir kızla evlenen Mustafa'nın ah felek zalim felek dedirtecek öyküsünü okurken o yılların İstanbul'unda gezdim bende. Eskiden ilişkiler ne güzelmiş. Dostluk, komşuluk.. Mustafa, askerden geldikten sonra iş bulamaz. Mahalleden iki arkadaşı ile birlikte aylak aylak dolaşırken bir gün mahallenin boş arsasına apartman dikmek isteyen Zülfikar Bey çıkagelir. Mahallenin çocukları yıllardır boş duran arsa da bir daha top oynayamayacaklarına üzülürken Mustafa'nın ailesi de apartman da oturma hayali kurmakla meşguldür. Mustafa komşu kızını sevse de ailesinin baskısı ile Zülfikar Bey'in kaknem kızı Hülya ile evlenir. Çünkü ailesi öyle ister. Mustafa artık kayınpederinin uşağı olmuştur. Para uğruna kendini satmıştır. Gel zaman git zaman Mustafa bunalmıştır artık. Daha fazla dayanamaz kravatı, gömleği fırlatıp atar. "Yakayla kravatını sökercesine boynundan çıkarıp suratına fırlattı, ''Başkaları için yaşamaktan usandım arkadaş. Bundan sonra kendim için yaşamak istiyorum! Al adamlığını! Elbiseyle, kravattan adamlık ancak sizinkiler kadar olur. Adam olmak insanın yüreğindedir!'" der ve evden fırlayıp kaçar.
Devlet Kuşu
Devlet KuşuOrhan Kemal · Everest Yayınları · 2020631 okunma
Hukuk Derslerini Öğrenmek...
Aynı bakış açısı Institutiones’in birinci kitabının ilk başlığının ikinci paragrafında da şu şekilde açıklanır: "Hukukun öğretilmesinde en uygun yol, konuları önce açık ve basit bir şekilde (si primo levi ac simplici) açıklamak, sonra da her bir konuyu ayrıntılarıyla ve tam olarak (post deinde diligentissima atque exactissima interpretatione singula) incelemektir. Yok eğer henüz acemi ve bilgisiz olan Öğrencinin beynini daha başlangıçta pek çok şeyle doldurmaya (ob initio rudem adhuc et infirmum animum studiosi multitudine ac varietate rerum oneraverimus) kalkarsak, şu iki şeyden biri olur (duorum alterum aut)-. Ya öğrenci hukuk eğitimin den kaçar (desertorem studiorum); ya da nor­malde kolay bir yoldan (ad quod leniore via) daha çabuk ulaşabileceği bir noktaya ancak çok büyük bir emekle (cam magno labors eiııs) ve çoğunlukla da kendine güvenini yitirdikten (saepe etiam cıım diffidentid) sonra ulaşır''
Reklam
İran Şahı Rıza Şah Pehlevi 1934te Mustafa Kemal'i Ankara'da ziyarete gelir. Şahın babası bir çobandı; sonra asker, general oluyor, darbe yapıp başa geçiyor ve Kaçar hanedanını devirip kendini Şah ilan ediyor. Mustafa Kemal, Şaha "başa geçtiğinizde yazınızı değiştirmiyorsunuz" diyor. O eşek çobanının oğlu Rıza Pehlevi'deki bilince bakın: "Biz bu yazıyı değiştirirsek, Firdevsi'yi, Hafız'ı, Sadi'yi, Mevlana'yı, Ömer Hayyam'ı nasıl okuyacağız?" diyor. Mustafa Kemal'in söyleyecek lafı kalmıyor. Bizde olmayan böyle bir bilinç var.
Şehirden kaçmak …
Ara sıra beldele­rin o iğrenç havasından, uygunsuz manzarasından kaçar; rüzgarın, çiçeklerin gözeneklerinden henüz kurtulmuş par­çalarıyla soluk almayı nasıl olur da gönül istemez? Kırların birbirine benzemez nice yüz bin renk ve şekillerine dalmayı hangi bakış vardır arzu etmez?
"Bilince çıkarılmayan şey kader olarak yaşanır." demişti Jung. Bastırılmış olan ,bir yolunu bulup geri döner. Dile gelmeyen hırs, kaygı olarak çıkar karşımıza.Kıskançlık öfkeye dönüşür, bastırılmış keder bizi için için oyarak depresyon oluverir. Bağımlılıkların çoğu, bakmayı ihmal ettiğimiz ısrarcı duyguların semptomlarıdır. İnsan yüzleşmekten korktuğundan kaçar ama yağmurdan kaçarken doluya tutulur.
Sayfa 13 - Sahi KitapKitabı okudu
Bastırılmış olan , bir yolunu bulup geri döner.Dile gelmeyen hırs , kaygı olarak çıkar karşımıza.Kıskançlık öfkeye dönüşür, bastırılmış keder bizi için için oyarak depresyon oluverir.İnsan yüzleşmekten korktuğundan kaçar ama yağmurdan kaçarken doluya tutulur .
Reklam
Allah ŞAHADETLERİNİ kabul etsin.
MEKANLARI CENNET OLSUN 2015-2016-2017 YILI TEMMUZ AYINDAN BERİ 1170 VATAN EVLADI ŞEHADETE ERDİ 1-ŞEHİT POLİS MEMURU BÜNYAMİN TORĞUT 2-ŞEHİT POLİS MEMURU OKAN ACAR 3-ŞEHİT POLİS MEMURU FEYYAZ YUMUŞAK 4-ŞEHİT UZMAN ONBAŞI MÜSELLİM ÜNAL 5-ŞEHİT ASTSUBAY MEHMET YALÇIN NANE 6-ŞEHİT POLİS MEMURU TANSU AYDIN 7-ŞEHİT ASTSUBAY İSMAİL YAVUZ 8-ŞEHİT UZMAN
Namık Kemal'in kurşun gibi dizeleri:
Hakir düştüyse millet, şanına noksan gelir sanma, Yere düşmekle cevher, sakit olmaz kadrü kıymetten Felek her türlü esbab-ı cefasını toplasın gelsin Dönersem kahbeyim millet yolunda bir azimetten. Ne gam, pür-ateşi hevl olsa da kavgayı hürriyet Kaçar mı merd olan bir can için meydanı gayretten. Ölürsem görmeden millete, ümit ettiğim feyzi, Yazılsın sengi kabrimde vatan mahzun, ben mahzun.
sakit olmaz: İtibar kaybetmez. kadrü kıymetten: Gücünden, kudretinden. esbabı cefasını: Tılm eziyetlerini. pür ateşi hevl: Ateş dolu korku kavgayı hürriyet: özgürlük mücadelelert sengi kabrimde: Mezar taşındanKitabı okudu
147 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Kitaplığın girdiği yerden bilmezlik kaçar gider...
Türk Edebiyatı'nın başarılı yazarlarından Fakir Baykurt'un dikkat çekici romanı “Eşekli Kütüphaneci” de Dimitrios adındaki genç bir adamın yıllar önce bu topraklardan göç etmek zorunda kalan büyüklerinin yaşadığı yerleri görmek için Yunanistan'ın Larisa şehrinden çıkıp peribacaları diyarına gelmesi ve tesadüf sonucu Mustafa Güzelgöz
Eşekli Kütüphaneci
Eşekli KütüphaneciFakir Baykurt · Literatür Yayınları · 20109,5bin okunma
438 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
İnce Memed 1
İnce Memed 1
, Roman hikâye yazarı ve şair olan, Türk edebiyatının en önde gelen yazarlarından biri olarak kabul edilen
Yaşar Kemal
Yaşar Kemal
'i 1955, 1969, 1984, 1987 yıllarında yayınlanan 4 cillten oluşan romanının 1. kitabıdır. Romanın konusu Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında Adana Çukurova’da geçmektedir. Roman, Cumhuriyet döneminin ilk yıllarına rastlayan bir isyan öyküsünü konu alır. Romanda, Anadolu halkının geri kalmışlığı, cahil bırakılmışlığı, köy hayatının sefaleti ve ağaların tüm yöreye hakimiyeti gözler önüne serilir. Otuz iki yıllık bir zaman diliminde yazılan İnce Memed dörtlüsü, düzene başkaldıran Memed'in ve insan ilişkileri, doğası ve renkleriyle Çukurova'nın öyküsüdür. Yaşar Kemal'in söyleyişiyle "içinde başkaldırma kurduyla doğmuş" bir insanın, "mecbur adam"ın romanı. İnce Memed Dikenlidüzü köyünde yaşayan bir çocuktur. Abdi Ağa’dan çok fazla zulüm görmektedir. En sonunda bu duruma dayanamaz ve kaçar. Dağlara çıkarak eşkıya olur. Ancak son derece iyi bir ruhu vardır. Her zaman iyinin yanında olmaya gayret göstermektedir. Daha sonrasında dağlara sevgilisi de çıkarır. Ama hem annesini hem de sevgilisini öldürürler. Toros Dağları üzerinde birçok farklı maceraya şahit olur. İnce Memed’i ne jandarma ne de askerler yakalayabilir. Son derece iyi bir nişancıdır ve çok çevik biridir. Köylü üzerinde hak iddia eden ağalara düşmandır ve köylü de her zaman onun yanındadır. İnce Memed, sıradan bir köy çocuğuyken, zulmedenler için eşkiyaya, köylüler içinse bir kurtarıcıya dönüşür...
İnce Memed 1
İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202357,5bin okunma
Reklam
- Ak koyun kara koyun nerde belli? Geçitte... Hangi geçitte? Korkulu geçitte... Korkulu geçit nere? Mert ile namerdin ayrıldığı boğaz... Ne denilmiştir. "Mert dayanır, namert kaçar" denilmiştir.
İthaki YayınlarıKitabı okudu
Aferin dedem tespitlerin ve deyimlerinle çok güzel örnek oluyorsun :)
- Demek yarın da başkasına mı kaçar? - Hiç şüphen olmasın. Dükkan bir adam için açılmaz.
X: "Sen kesin çocukken winxin şarkılarını dinliyordun" O sırada çocukken kalbime ilmek ilmek işlenmiş o şarkının bağırarak okuduğum hissesi: İzmir'in dağlarında çiçekler açar, Altın güneş orda sırmalar saçar Bozulmuş düşmanlar, hep yel gibi kaçar, Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa; Adın yazılacak mücevher taşa.
Kafası karışık adam Yahya Kemal'in, 17.11.1950 Cuma günü öğle namazından bir saat önce tıraş olup giyinirken, yanına gelen Cahit Tanyol'a "İyi geldin Tanyol, Orhan'ın cenazesine gidelim" derken de gidip gitmeme konusunda kararsızdır. Bakın hangi nedenlerden dolayı cenazeye gitmesinin doğru olmayacağını düşünüyor: "Tanyol, bu cenazeye gitmemiz doğru olur mu? Bu gençlerin şiir anlayışı bizimkine muhalif. Hatta onun da önemi yok, fakat bunlar çıkardıkları Yaprak adlı bir gazetede birçok defalar aleyhimde bulundular. Şimdi benim bu cenazeye gitmemi istismar ederler, sömürürler ve bundan bir nevi sığınma manası çıkarabilirler. Belki de gazeteler Yahya Kemal de cenazede vardı, diye yazarlar. Ve bu onların şiir anlayışı için reklam olabilir. Şiiri bizim anladığımız gibi düşünenlerin yolunu şaşırtabiliriz. Oysa biliyorsun, ben bunların şiirlerine inanamıyorum. Şiir ne nükte ne de zihin oyunudur. Şiirin tabiatı realitedir. Şiir mücerret soyut kavramlardan kaçar. Descartes, Kant, Hegel zihni spekülasyonda hiçbir şairin yetişemeyeceği mertebeye ulaşmışlardır."
392 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Dikkat spoiler içerir. Gazeteci yazardan El Kaide ile ilişkili olan ve ülkemiz gündeminde de sıkça yer alan iş adamı Yasin El Kadı Hakkında detaylı bir araştırma eseri. 1990lı yıllarda Erdoğan İstanbul BB Başkanı ile başlayan ilişkilerinin, Cüneyt Zapsu vasıtasıyla BİM marketlerine, Nimet vb bir kaç firmaya daha ortak olması, 11 Eylül olaylarından
Hayırsever Terörist Yasin El Kadı
Hayırsever Terörist Yasin El KadıNedim Şener · Destek Yayınları · 201415 okunma
1.128 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.