---Herkes bilgin ve soylu olacak olsa, ticaret yapacak, ekin ekecek kimse kalmaz. Herkes açlıktan ölür.
---Ama herkes ticaret yapacak ve ekin ekecek olursa da, bilim öğrenecek kimse kalmaz...
Göğün derinliklerine uzun süre gözünü ayırmadan baktığında, düşüncelerle ruh, yalnızlığın bilincinde birleşirler nedense. Kendini çaresizce yalnız hissetmeye başlarsın, daha önce yakın ve kendine ait saydığın her şey sonsuz biçimde uzak ve değersiz olur. Binlerce yıldır gökyüzünden bakan yıldızlar, insanın kısacık yaşamını umursamayan anlaşılmaz gökyüzü ve sis, onlarla göz göze kaldığın ve anlamlarını kavramaya çalıştığında suskunluklarıyla ruhunu ezerler; her birimizi mezarda bekleyen yalnızlığa aklımız takılır ve yaşamın içyüzü, özü umutsuz ve korkunç görünür...
E, tabii dişlerim döküldü, yaşlılıktan belim ağrıyor, falan filan... nefes darlığı, her türlü şey... Hastalanıyorum, vücut zayıf düşüyor, daha ne olsun, ihtiyarladım! Yaş seksen! Bir asrı devirmek değil, vakitlice çekip gitmesini bilmek gerek.