Bana göre o yarı yolda bırakmanın tanımıydı, ihanetin, onursuzluğun , yalanın ve kötü olan her şeyin tanımıydı ... Oysa birileri onun için saatlerce yol geliyor ve ona benim asla dile getiremiyeceğim cümleyi kuruyorlardı . Hemde defalarca, tekrar ve tekrar pes etmeden ve yorulmadan...
"Kralımız çok yaşa."
''
''
İnsan bazen ağlamaya öyle çok ihtiyaç duyuyor ki ağladı an dakikalarca nefessiz kalmış da bir anda nefesine kavuşmuş gibi hissediyor.
Gözyaşlarını tutmak ağlamanı bile durdurmaya çalışmak çok büyük çaresizlik.
Hayat yeri geldiğinde kocaman bir hapishaneye dönüşüyor ve hepimiz tutsak düşüyoruz hayatın kollarında .
Oysa özgürleşmek zorundayız. Yeri geldiğinde bağıra çağıra ağlamak ve yeri geldiğinde kahkahalarla gülmek, her duyguyu sonuna kadar yaşamak ve en sonunda acının üzerine mutluluktan bir merdiven inşa edip basamak basamak çıkıp yükselmek zorundayız. İnsan cehennemi gördükten sonra cennette mutlu olamıyor ama hikayelerimiz devam ediyor ve biz kendimizi hayatın tutsaklığından alıp götürmek zorundayız. Özgür olmadığımız tek konu bu belkide," Kendimizi özgürlüğümüze kavuşturmak zorundayız."