Hayatı boynunda taşıdığı muskanın annesini bulmasına yarayacağını düşünüp, annesini aramakla ve sokaklarda keçisiyle birlikte dans ederek, gösteri yapmakla, çingenelerle birlikte yaşayıp, sürüklenmekle geçen Esmeralda... Anne ve babasını salgın hastalıktan kaybeden ve kardeşine sahip çıkıp, onu en iyi şekilde yetiştirmeye çalışan, kardeşinin günahlarının affedileceğini düşündüğü için, kilise önüne bırakılan, insana pek de benzemeyen, yaratık gözüyle bakılan, Quasimado'yu evlat edinen baş rahip... Herkes tarafından dışlanan, ömrü sadece kilisede çan çalmakla geçen ve birçok kötü fiziksel özelliğine çanlar yüzünden sağırlık eklenmesine rağmen çanlara bir canlıymış gibi mânâ yükleyen ve hayatta sevdiği sadece çanlar ve baş rahip olan Quasimado... Bu üç karakterin hayatlarının bir anda kesişmesi ve hiç olmayacak olayların da beraberinde gelmesi... Anlatım tarzı, kurgusu, dili çok başarılı bir kitap. Yalnızca ana karakterler genel anlamda bu üç karakter olmasına rağmen, kitabın başında, kendine filozof diyen bir şair ve o şairin kralın evlenecek oğlu için hazırladığı piyes ve sonrasında şairin yaşadıkları uzunca bir süre yer alıyor. Quasimado tüm bunlardan sonra ortaya çıkıyor. Şair, sonrasında önemli bir rol oynuyor ama ilk başlarda alakasını pek kuramayabiliyorsunuz. Sürükleyici ve zaman zaman karışıklık olsa da kesinlikle sıkmayan bir kitap.
Victor Hugo’dur. Onun eserleriyle ilk kez lise yıllarında "
Sefiller (2 Cilt Takım)” romanıyla tanışmıştım. Kitabın özetini okumama rağmen etkisini uzun yıllar üzerimden atamamıştım. Nerede kimsesiz, çaresiz ve kalbi kırık bir çocuk görsem Cosette’i
