Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
kronoloji/insanlık tarihindeki bazı önemli olaylar
MÖ Beş Milyon: Bilinen en eski insan benzeri maymun cinsi olan Australopithe- cus Afrika'da ortaya çıktı. MÖ İki Milyon: Homo habilis ve dişisi ellerini kullanarak yonttukları taşlarla aletler yapıyordu ve hâlâ Afrika'dan çıkmamışlardı. MÖ 1,5 Milyon: Meşaleyi homo erectus ve femina erecta devraldı. Gerçekten de ateşi keşfeden ilk
Sayfa 179 - selKitabı okuyor
İyilik ve Dünya
İyi olmak, iyi kalmak gittikçe zorlaşmaktadır. Kötülüğe odaklanmış, enerjisini kötülükten alarak dönen dünyada iyi olmak, iyi kalmak gittikçe zorlaşmaktadır. Kötülük, bütün entelektüel, askerî, siyasî, ekonomik gücüyle iyiliği yok etmeye çalışmaktadır. İyilerin aklını, duygusunu, niyetini, tercihini, en nihayet bütün varlığını hedef alan, açık, örtük, kanlı, kirli bir savaş amansızca sürmektedir. Bir yandan tür olarak başkalaşarak tuhaf bir varlığa dönüştürülen diğer yandan bu tuhaf varlığa özendirilen diğer insanlara iyilik, eskimiş, köhnemiş, modası geçmiş, gözden düşmüş, manası, albenisi kalmamış değer olarak telkin edilmektedir. Doyumsuz azgınlığından başka ne bir sınır ne bir değer tanıyan tanrısız, dinsiz, imansız bu ideoloji, doğrudan insan varlığını, insan onurunu, fıtratını yok etmeyi amaçlamaktadır. Kötülük, yaratılışımızdan bu yana, bu boyutta, bu dehşette evrensel yaygınlık kazanmamış, fesada, bozguncu- luğa ayarlı ideolojik içeriğini bu kadar et- kin, yaygın kuramamış olmalıdır. Görsel ve yazılı medya, ekranlar, vitrinler, spotlar, afişler, reklamlar, sokaklar, eğitim sanat,kültür kurumları, eğlence merkezleri gibi daha birçok araç, düzen ve düzenekle küresel egemenliğini kurmuş gözükmektedir. 'Bütün bir insanlık yalana teslim.' Bütün bir insanlık yanlışa, kötülüğe, hiçliğe, saçmalı- ğa, anlamsızlığa teslim!
Reklam
''Eksen Çağı'' Dönüşümü
Pratik bir bakış açısıyla, küresel birleşmedeki en önemli aşama geçti- ğimiz birkaç yüz yılda imparatorluklar büyüyüp ticaret hacmi artınca meydana geldi. Afrika-Asya, Amerika, Avustralya ve Okyanusya halkları arasında giderek sıkılaşan bağlar kuruldu. Bu sayede Meksika acı biberi Hint mutfağına girerken İspanyol inekleri Arjantin'de otlamaya başladı. Bundan daha da önemli bir gelişmeyse milattan önceki bin yıl içinde, evrensel bir düzen fikri kök saldığında yaşandı. Bundan önceki binlerce yıl boyunca tarih zaten küresel birlik yönünde yavaş da olsa ilerliyordu, ama tüm dünyayı yöneten evrensel bir düzen fikri çoğu kişi için hâlâ çok yabancıydı Homo sapiens, insanların biz ve onlar olarak ayrıldığını düşünecek şekilde evrildi. "Biz" hemen yakınımızdaki insan grubu, "onlar" da geri kalan herkesti. Normalde de hiçbir hayvan, ait olduğu türün tamamının çıkarına göre hareket etmez. Hiçbir şempanze, şempanze türlerinin çı- karlarıyla ilgilenmez, hiçbir salyangoz küresel salyangoz topluluğu için bir antenini bile kaldırmaz ve hiçbir aslan alfa erkeği tüm aslanların kralı olmak için bir girişimde bulunmaz; ayrıca hiçbir arı kovanının girişinde şöyle bir slogan göremezsiniz: "Dünyanın tüm çalışan arıları, birleşin!"
Sayfa 178Kitabı okudu
Ortadoğu'da Sünni-Şii ayrımının her iki tarafından cihatçılar, dinlerinin köktenci modeline dayalı küresel devrim vizyonu macerasıyla toplumları ayrıştırıp devletleri parçalıyorlar. Devlet ve ona dayalı bölgesel sistem de, unsurlarının meşruiyetini reddeder ideolojilerin ve birçok üilke de yönetimin silahlı kuvvetlerinder daha güçlü olan terörist milislerin saldınlartyla tehlikeye düşmüs durumda. Egemen devlet kavramlarını benimsemekte bazı açılardan en çarpıcı başarıyı elde etmiş bölge olan Asya ise alternatif düzen kavramlarını hâlâ nostaljiyle hatırlıyor ve bir yüzyıl önce Avrupa düzenini cökertmiş olan türde rekabetler ve tarihsel iddialarla kaynıyor. Neredeyse her ülke kendini "yükselişte" sayıyor ve anlaşmazlıklar çatışmanın eşiğine sürüklüyor. ABD Vestfalya sistemini korumakla, güç dengeleri ve iç işlere müdahale etmeme önermelerini ahlaka aykırı ve çağdışı sayarak elestirme arasında gidip gelmis, bazen her iki yaklaşımı birden sergilemiştir. Barışçı bir dünya düzeninin kurulmasında kendi değerlerinin evrensel geçerliliğini vurgulamayı sürdürmekte ve tüm dünyada bunları koruma hakkını elinde tutmaktadır. Yine de, ik kuşakta hepsi idealist emeller ve yaygin bir halk desteğiyle başlamış, ama ulusal bir travmayla sonuclanmış- iç savastan geri çekildikten sonra, (hâlâ muazzam olan) gücüyle ilkeleri arasındaki ilişkiyi tanımlarken bocalamaktadır.
Bu düzen üçkâğıt düzenidir. Küresel güçler, dünya ülkelerini sadece borçlandırarak sömürüp kontrol etmiyor. Başka soygun ve köleleştirme araçları da geliştirmişlerdir. Bunların başında da "yeşil kâğıť" dediğimiz dolar gelmektedir. Amerikan doları bir sömürü vasıtasıdır. 1988'den itibaren doların altınla hiçbir ilişkisi kalmamıştır. Federal Rezerv istediği kadar yeşil kâğıt, yani dolar basmaktadır.
Sayfa 110
Küçük Asya'da yaşamış bir başka Grek matematikçi ve gökbilimci olan Knidoslu Eudoksus, bir göksel küre tasarlamıştı, bir kopyası dünyayı taşıyan Atlas heykeli olarak Roma'da dikilmişti. Küredeki desenler burç takımyıldızlarını temsil ediyordu. Ama eğer Eudoksus gökleri bir küre olarak tasarlamış idiyse, bu göklere göre Dünya neredeydi? Göksel kürenin düz bir Dünya üstünde durduğunu mu düşünüyordu, en garip düzen bu olurdu herhalde, yoksa göksel bir küreyle çevrili küresel bir Dünya'dan haberdar mıydı?
12. Gezegen
12. Gezegen
Reklam
Jean Baudrillard - Alıntılar Kaybedilen gerçeklikler bir daha asla geri dönmeyecektir. Her geçen gün daha çok haber ve bilgiye karşın giderek daha az anlamın üretildiği bir evrende yaşıyoruz. Bir kadın sevilmemeyi bağışlayabilir ama bağışlayamayacağı bir şey varsa o da baştan çıkartılma­mak ya da baştan çıkartamamaktır. Ona karşı istediğiniz
Bugün işgal altındaki Gazze'de ve Batı Şeria'da ayaklar altına alınmış olan uluslararası hukuk ve insan hakları da, bir söylem, değerler sistemi ve hukuk çerçevesi olarak, özünde, Batı'yı başkalarından daha üstun kılan, onun kuresel söylem üstünlüğünü tahkım eden bir yapıdan başka bir şey değildır. Uluslararası insan hakları
Berdal.AralKitabı okudu
Hâkim Batılı güçler, modern dönemde, küresel düzeyde oluşturdukları hukuksal ve kurumsal yapılar yoluyla hem uluslararası hukuku hem de onun bir cüz'ünü oluşturan insan hakları düzeneğini kendi tasavvur ve çıkarlarına uygun olarak “tanımlama” imtiyazını de ele geçirmişlerdir. Kavram, hukuk ve kurum inşası ve tüm bunların yaslandığı kapitalist
Berdal AralKitabı okudu
Üçer:(...)Ekranlardan hepimiz izledik; Amerika’dan Avrupa Birliği’ne kadar tüm Batılı yetkililer iradeleri ellerinden alınmış robotlar gibi bebek katliamlarını savundular, resmen bir soykırımı desteklediler. Yani bu kez açığa çıktılar. İki yüzlü davranmadılar, sadece yüzlerindeki maske kalktı ve gerçek yüzleri göründü. Hamas’ın Aksa Tufanı hareketinin küresel düzen için sunî değil, hakiki bir risk olarak kendisini gösterdiğini ve kendilerinin imal etmedikleri bu risk karşisında, iki yüzlülüklerini yürüten sistemin “error verdiğini” ve cansiperane bir biçimde İsrail’in arkasında durduğunu söyleyebiliriz. Hakiki bir irade sunî ve mamul iradeleri bozma gücüne daima sahiptir. Demek ki bu tür hakiki riskleri çoğaltmamız gerekiyor. Peki, niye bu kadar pervasızlar? Niye bir şeyden korkmuyor ve sonuna kadar bir soykırımın arkasında duruyorlar? Muhtemelen bahsettiğim küresel düzen içinde herhangi bir ülkenin, yani herhangi bir Müslüman ülkenin, asıl tehdit oradansa, bu küresel düzenin dışına çıkmak suretiyle kendisini bir tehdit olarak konumlandırma cesareti göstermeyeceğini düşünüyorlar. Yani pervasızlıkları, biraz açığa düşmüş olmanın getirdiği korkudan biraz da bizim iradesizliğimizden kaynaklanıyor. Nitekim İsrail’in karşı operasyonunda elde ettiği kısmi başarılar ertesinde, soykırıma kayıtsız artsız destek veren pervasız açıklamalar yerini iki devletli çözüm vs. gibi eski kaypak dile bıraktı.
Reklam
273 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Spekülatif kurgunun sınırlarını zorlayan öyküler, gerçeklikle hayalin iç içe geçtiği bir dünyada bizi bekler. Gizemli lunaparkların kapılarını aralayarak zamanın ötesine geçen kızlar, modanın acımasız yüzünü gösteren hologramlar, ve isimsiz karakterlerin yaşam sinyallerini ölçen gizemli küreler… Bu öyküler, bilinmeyenin çekiciliğiyle okuyucuyu
Gezegenin Etrafındaki Kadınlar
Gezegenin Etrafındaki KadınlarKolektif · Kitap Cumhuriyeti · 20242 okunma
Emperyalizm ortadan kalkmadı, veçhe değiştirdi. Ekonomik, siyasi, kültürel, finansal, kurumsal emperyalizm devam ediyor. Geçmişte cephede düşman ordularının temsil ettiği emperyalist güçlerin yerini bugün farklı kurumlar ve onların takım elbiseli temsilcileri aldı. Çağdaş, modern ve ileri görünümlü neo-emperyalist güçler dünyayı kendi arzu ve çıkarlarına göre dizayn etme projesinden vazgeçmiş değil. Küresel düzen dedikleri şey, Avrupa-merkezci ve ABD güdümlü bu yapıya hizmet etmek için kuruldu. Bu düzeni korumak için yeri geldiğinde orduları sahaya sürmekten ve savaşmaktan çekinmiyorlar.
Sayfa 118Kitabı okudu
İlk insanın 18.000 ila 12.000 yıl önce Bering Boğazı yoluyla Sibir­ya' dan Amerika'ya geçtiğine dair bulgular doğru kabul edilirse, bu za­man dilimi ile 15. yüzyılın sonu arasındaki çağ, Eskidünya ve Yenidünya diye adlandırabileceğimiz iki geniş kara kütlesinde çok büyük iki insan topluluğunun birbirinden tamamen kopuk ve ötekinin
Sayfa 628 - Yapı Kredi Yayınları.
Tüccarlar, fatihler ve peygamberler "biz ve onlar" ikiliğinin ötesine geçebilen ve insanlığın potansiyel olarak birleşebileceğini öngören ilk insanlardı. Tüccarlar için tüm dünya tek bir pazardı ve tüm insanlar potansiyel müşteriydi. Bu yüzden de her yerde herkes için geçerli olabilecek bir ekonomik düzen tesis etmeye çalıştılar. Fatihler için tüm dünya tek bir imparatorluk ve tüm insanlar potansiyel tebaaydı, peygamberler içinse insanlar potansiyel inananlardı. Onlar da her yerde herkes için geçerli olabilecek bir düzen tesis etmeye çalıştılar. Geçtiğimiz üç bin yıl boyunca insanlar bu küresel vizyonu gerçekleştirmek için birbirinden hırslı girişimlerde bulundular. Bundan sonraki üç bölüm paranın, imparatorlukların ve evrensel dinlerin nasıl yayıldığını ve günümüzün birleşik dünyasının temellerini nasıl attığını tartışıyor. Hikaye tarihteki en büyük fatihle başlıyor, bu fatih olağanüstü hoşgörülü ve uyumlu, dolayısıyla insanları ateşli taraftarlara çeviriyor; bu fatihin adı para . Aynı tanrıya inanmayan veya aynı krala itaat etmeyen insanlar seve seve aynı parayı kullanıyorlar. Amerikan kültüründen, Amerikan dininden ve Amerikan siyasetinden nefret eden Usame Bin Ladin, Amerikan dolarlarına bayılıyordu. Peki tanrıların ve kralların başaramadığını para nasıl başardı?
Sayfa 177Kitabı okudu
550 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.