Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Altına imzamı atmışım gibi şeyapalım
bizler pranga mahkûmları gibi çivisi çıkmış sıralarda oturup kürek çekiyoruz! Karşılığında ne alıyoruz peki? Hiç! Sadece kafamıza inen sopalar, sefillikler, palavralar, daha nice kazıklar. Çalışıyoruz ya! deyip dururlar. Aslında kepazeliğin dik âlâsı da bu ya, şu çalışmak dedikleri şey. Biz aşağıdayız, sintinede, anamız ağlıyor, leş gibiyiz, taşaklarımızdan ter damlıyor, işte bu kadar! Yukarıdaki güvertede ise efendiler, gölgede, pembe yanaklı, parfüm kokularını havaya salmış güzel kadınları kucaklarına oturtmuş, keyif çatıyorlar. Derken bizi güverteye çağırıyorlar. Sonra silindir şapkalarını kafalarına geçirip “başlıyorlar bize sıkı bir zılgıt çekmeye: “Leş sürüsü, savaş çıktı!” diye böğürüyorlar. 2 No’lu Vatan’daki pisliklerin gemisine saldıracağız, kafalarını uçuracağız! Haydi! Haydi! Ne lazımsa gemide var! Hep bir ağızdan! Önce hep beraber, “Yaşasın 1 No’lu Vatan!” diye avazınız çıktığı kadar bağırın bakalım, yer gök inlesin! Sesiniz ta uzaklardan duyulsun! En sıkı bağırana hem madalya hem de Yüce İsa’nın vaftiz şekerinden vereceğiz!”
Sayfa 25 - YKY
Çocuklar yaraları madalya gibi sergiler. Aşıklar yara izlerini açıklanacak sırlar niyetine kullanır. Yara izi, söz ete büründügünde ortaya çıkandır.
Sayfa 4
Reklam
"Madalya, unvan ya da gözdağı... bunların hiçbiri insanları bu zorlu koşullar içinde yaşamayı kabullenmeye zorlayamaz; onları buna yönelten başka, çok daha yüce bir duygu olsa gerektir."
Sayfa 21 - İş Bankası Yayınları, 2021Kitabı okudu
Kendi kendisine madalya takan bir general gibi biz de kendimize her şeyden daha önemli bir konum veriyoruz. Hayat kavramımız totaliter.
Yetmiyor ölüm acısı yoksul hayatlara Çocuk tabutlarından madalya dağıtıyor devlet polise.
Sayfa 48 - BAŞ DÖNMESİKitabı okudu
Reklam
Çok güzel bir şiirsin.
Aşık Mevlüde Bacımızın aşağıdaki şiirini Zülfü Livaneli plağa okumuştur: Şarkışla' ya düşürmesin, Allah sevdiği kulunu, Gemerek'te çevirmişler, Deniz Gezmiş'in yolunu. Gece Elmalı'da kalmış, Hamamcı Ali'yi sormuş,
Sayfa 46 - Berfin YayınlarıKitabı okudu
Yetmiyor ölüm acısı yoksul hayatlara Çocuk tabutlarından madalya dağıtıyor devlet polise.
Aslında savaştan dönen çok büyük bir kahramandı ama taşıdığı madalya kimseye gösteremeyeceği bir zafere aitti.
Sayfa 215 - Elma YayıneviKitabı okudu
Biz kadınlar savaşın gölgesindeydik. Geçit törenimiz ya da bize verilecek bir madalya yoktu. Çoğu savaş dönemi kurgusunda kadınlar unutulur ama aslında onların savaştaki katkısı etkileyicidir ve kesinlikle savaş sonrasında da ilk olarak konuşulmayı hak ediyorlar.
Reklam
Baştan savma yapılan işler sana madalya kazandırmaz.
"...hayat yalnızca yaptıklarımızdan değil, yapmadıklarımızdan da oluşur. Ve yaşadığımız her an… bir çeşit dönemeçtir.” "...zihnimizdeki başarı kavramı çoğu zaman dışarıdan gelecek saçma sapan bir kazanıma hedeflenmiştir: olimpiyatlarda madalya, ideal eş, yüklü maaş... Hayatımızı bu ölçütlere uyabil­mek için harcarız. Oysa başarı ölçülebilecek bir şey, hayat kazanıla­cak bir yarış değildir."
Gündüz Vassaf
Hacettepe Hastanesi'nin Psikiyatri bölümünde şöyle bir yazı vardı bekleme odasının duvarında: "Dünyayı değiştirmeğe çalışacağına önce kendini değiştir." Oysa biz, savaş yapanlara madalya, barış isteyenlere deli gömleği takıyoruz.
Sayfa 106
Annesinin ve babasının onu sevdiğinden emin olsaydı, altın madalya kazanmayı gerekli görür müydü?
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.