“Yaşayan her insan kadar pişman ve ölen herkes kadar da eksik işte…”
İnceleme mi bu yoksa bir histeri krizi sonrası bir karalama mı emin değilim. Öncelikle bu kitapla hepimizi tanıştıran
Yüksel Yüksel beye teşekkürle başlamak istiyorum. Israrla, şiddetle ve gözlerinden okunan bir gururla tavsiye etmişti bizlere. Birçok okur dostumuz tavsiyesine uyup
Fikir muazzam derecede orijinal. Machado de Assis, hayatına son noktayı koyduğu yerde zamandan bağımsız bir şekilde, kendi deyimiyle mezarda sıkılmamak için (!) anlatmış da anlatmış.
Biraz kibirli, biraz boşvermiş, kendini ve yaşadıklarını dibine kadar eleştirebilen ,cesedini kemiren ilk kurda ithaf ettiği satırlarla enteresen bir hikaye.
"İnsandan korkuyorum ben...
Sevgisinden, nefretinden, takıntılarından ve mütemadiyen içinde yaşadığı; dönüp uzun uzadıya bakmaya yeltenemediği zihninden. Öç duygusundan çekiniyorum ve güvensiz hissediyorum ve hatta dımdızlak içine düştüğüm samimiyetsizliğinden. Sahip olduğu bitmek bilmeyen aşağılık duygusundan ve ağzının suyunu arttıran bu
Ülkü...
TDK diyor ki: "Amaç edinilen şey, ulaşılmak istenilen şey, ideal.
Altında ise örnek olarak Atatürk'ün sözü: "Millî birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek geliştirmek millî ülkümüzdür."
İnsanlar yeryüzünde bir amaç edinmeden, bir hedef koymadan ne kadar var olabilir ki?
Her milletin,
Kedi bile sevmemiş biri, insan sever mi?
Oysa ben, mütemadiyen;
Bana seni özledim diyecek birinin arayışındayım,
Başımı okşayacak yok mu diyen çocuk bakışındayım.
"Karalar bağlamadın; beni anlayamazsın
O kalp sende oldukça gülüm, ağlayamazsın"
•
Henüz şiirlerin başlıklarını okurken gözlerim doldu. Sevdiğinin "Söylediği Türküye"dahi şiir yazmış bir şairin kalbidir kalbimi yaralayan. Mutluyum, böyle sevmek varmış dünyada, okudum. Hüzünlüyüm, biz anca okuruz:)
"Yüreğimin sırrını iplik iplik çözenim"
İnsanın yüreği çatlar, yarılır. Bu okuduklarım bir yürekte nasıl barınır? Sevdiğinin annesine, kardeşine, geçtiği sokağa, kokladığı çiçeğe, oturduğu mahalleye, odasına, dinlediği şarkıya... Sevdiğinin varlığının izinin düştüğü her bir zerreye... Yazılır mı şiir, yazılır da böyle güzel olur mu? Olurmuş.
Yazarın hayat hikayesi de hüzün lalesi gibi. Okuduğum diğer şiirleri de çok güzeldi, her şiiri ayrı bir hayranlık uyandırırdı bende. Nurullah Genç okurken mütemadiyen kuş sesleri duyar gibiyim, öyle huzurlu. Çok sevdiğim bir şairdi ona çok hayran olduğumu düşünürdüm bu kitabı okuyana kadar. Ben asıl şimdi Nurullah Genç hayranıyım. Diğer şiir kitaplarından daha çok etkiledi beni. İyi ki okudum, inşallah herkes okur.
@Gullnaree tavsiye için teşekkürler :)️
Stefan Zweig’ın Kaleminden
Freud Biyografisi
“Derin Ruh Bilimi Cerrahisi Ana Bilim Dalı Kurucu Başkanı Ord.Prof.Dr.Sigmund Freud” desek kendisine bilim dünyasında hakettiği yeri ve değeri vermiş oluruz. Çok da haksız olmadı. Psikolojide çığır açan çalışmaları ile bu unvanı sonuna kadar hakediyor.
Peki, ‘’Freud’un Neşteri & Zweig’ın
Kedi bile sevmemiş biri, insan sever mi?
Oysa ben, mütemadiyen;
Bana seni özledim diyecek birinin arayışındayım.
Başımı okşayacak yok mu diyen çocuk bakışındayım.
Bir kitabın en mühim görevi bana göre okura sorular sordurması. Bu yüzden görevini layıkıyla yerine getiren Ada’nın bende bıraktığı izleri sizlerle paylaşmak istiyorum. Zihnimde onlarca cümle uçuşup birbirine karışırken, bu salgın döneminde, sosyal bağlarımızın ne kadar önemli olduğunu da anlamaya müsait ruh halimle, kitap hedefini 12’den vurdu
Çanakkale Zaferi'nin 106. Yıl dönümündeyiz. Zaferler hatırlanmalı ve anılmalıdır. Yalnızca cephesiyle değil, cephe gerisiyle; öncesiyle ve sonrasıyla bir bütün olarak anılmalıdır. Bendeniz bu şanlı zaferi aile cephesiyle anacak ve birkaç anekdot anlatacağım:
Savaş bitmiş ve küffar donanması tornistan etmişti. "Savaşı kaybettik"
Kedi bile sevmemiş biri, insan sever mi?
Oysa ben, mütemadiyen;
Bana seni özledim diyecek birinin arayışındayım,
Başımı okşayacak yok mu diyen çocuk bakışındayım.
"Ne bileyim, incinince nasıl baktığını, kaçmaya çalıştığında boynunu nasıl kaşıdığını, köşeye sıkışıp edecek iki kelam bulamadığında görünmez olmak için elbisenin yakaları ile oynadığını, uçuşan çiçek tozları yüzünden hapşırdığını, yine de en çok ilk baharı sevdiğini, lakin üşüdüğünü,yaz kış mütemadiyen üşüdüğünü..."
Bahçada yeşil çınar
Boyun boyuma uyar
Ben seni gizli sevdim
Bilmedim alem duyar.. 🦋
Bunu değişmez bir not olarak burada tutmak istiyorum;
- Evvela bu platformda okuduğum ve kayda değer bulduğum bazı kitaplardan alıntılar yapıyorsam bu hepsine katıldığım anlamına gelmez, zâten yanlış bulduklarımı, beğenmediklerimi ya incelemelerde yahut alıntı başlıklarında bilgi olarak veriyorum.
- Burada bulunma amacım da farklı kitapları