1900'lü yıllarda Halid Ziya bu kitabı yazdığı zamanlarda Türk edebiyatında bir kırılma noktası olmuştur. Çünkü Tanzimat döneminden beri süregelen kadın meselesi, kölelik gibi konular yerine bir kadının (Bihter) psikolojisini inceleyen bir eser ortaya koymuştur. Tabii ki eser bu konudan ibaret değil.
Kitap 5 ana kahramandan meydana geliyor ve onların yaptıkları davranışlar romana şekil veriyor. Bihter, annesinin yarattığı o imajdan kurtulmak ve daha iyi bir hayat için Adnan Bey ile evleniyor. Tabii ki hiçbir şey umduğu gibi olmuyor çünkü Adnan Bey gencecik Bihter'e ilgi, alaka göstermiyor. O da ilgi, alakayı Behlül'de buluyor. Ancak Behlül bu ilişkiden sıkılıp Nihal'e umut verince Bihter yasak aşkı ortaya döküp intihar ediyor. Okurken Bihter'e de Nihal'e de ayrı ayrı üzüldüm. Nihal de Bihter de hep sevilmek, ilgi görmek istiyorlardı. Ayrıca, Halid Ziya bu romanda ahlak dersi vermeyi amaçlamamış. Sonuçta, trajik dram türüne dahil edebileceğimiz bu eseri herkesin okunması gerektiği fikrindeyim.