Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sizi neyin iyileştirdiğini bulun. Bilinçaltınıza verilen doğru talimatlann zihninizi ve bedeninizi iyileştireceğini fark edin. Talep ve arzulannızı bilinçaltınıza iletmek için kesin bir plan geliştirin. İstenen sonu hayal edin ve gerçekliğini hissedin. Bunun peşinden gidin, sonuç elde edeceksiniz. İnancın ne olduğuna karar verin. İnancın zihninizdeki düşünce olduğu­ nu ve düşündüğünüz şeyi yarattığınızı bilin. Hastalığa ya da sizi incitecek, size zarar verecek herhangi bir şeye inan­ mak aptalcadır. Mükemmel sağlığa, zenginliğe, huzura, refaha ve ilahi yol göstericiliğe inanın. Alışkanlıkla üzerinde durduğunuz büyük ve asil düşünceler, büyük ey­ lemlere dönüşür. Dileklerinizi hayata geçirin. Belirli bir plan, fikir ya da zihinsel resim se­ çin. Zihinsel ve duygusal olarak bu fikirle bütünleşin. Zihinsel tutumu nuza sadık kaldığmız sürece, dilekleriniz gerçekleşecektir. Şunu hiç unutmaym: İyileşme gücüne gerçekten sahip olmak istiyorsa­ nız, bunu inançla, bilincinizin ve bilinçaltınızın nasıl çalıştığını bilerek elde edebilirsiniz. İnanç anlayışla gelir. Kör inanç, kişinin ilgili güçler konusunda hiçbir bilimsel anlayışa sahip olmadan iyileşme konusunda sonuçlar elde etmesi anlamına gelir. Hasta olabilecek sevdiklerinize yürekten şifa dileyin. Zihninizi sükunete kavuşturun. Tek evrensel önel zihin aracılığıyla faaliyet gösteren sağlık, canlılık ve kusursuzlukla ilgili düşünceleriniz hissedilecek ve sevdiğiniz kişinin zihninde kendini gösterecektir.
Kampanya: Atsız Affedilmelidir! Atsız'ın hapse atılmasıyla ilgili ilk protesto bir Alman bilim adamından gelmiştir: Dr. Heinrich Georg Baum. 20 Kasım 1973'te Bon'daki Türkiye Büyükelçisi Vahit Halefoğlu'na yazdığı bir dilekçede olayı protesto ettiğini ifade ediyor, Cumhurbaşkanı'na da bir dilekçe yazdığını belirtiyor ve
Reklam
Bostancı'daki Ev Hasan Oraltay da Bostancı'dan Daire Alıyor Atsız, Ali Bek Hakimle Daireyi Geziyor 1971 yılında Atsız bir de yeni yapılmakta olan ev işiyle uğraşmaktadır. Nejdet Sançar'ın Bostancı'da bir arsası vardır ve arsa üzerine dört katlı bir apartman yapılmaktadır. Apartman bitince Sançar ve Atsız orada
1960-1975 YILLARI ARASI 1960'ta ilk ihtilal. Türkçülerde yine ümit ve hareketlenme var. İhtilalin içinde yer alan Alparslan Türkeş ve arkadaşlarının tasfiyesine rağmen ümitler kırılmamış. Türk milliyetçileri siyasete giriyor. Atsız ve Türkçüler, Türkeş'in arkasında. 1970'ler, soğuk savaşın en şiddetli rüzgârlarının estiği yıllar.
Atsız'ın Dostları ve Ziyaretçileri: Türk milliyetçiliğinin "uyutulma dönemi"nde Atsız'ın da faaliyetleri sınırlıdır. Günleri, yollarda ve Süleymaniye Kütüphanesi'nde geçmektedir. Tanıdıkların, kendisini merak eden Türkçülerin ziyaretlerinin de ardı arkası kesilmemektedir. Ya bilhassa öğle tatillerinde kütüphanede, ya da
"Devam etmek istediğiniz halde amelinize günah bulaşıyorsa, Tanrı'nın yüceliği ve Kutsal Kitapla sizi, ayrı düşmenizden vazgeçireceğine inanmalısınız. Tanrı sizi başka amellerde kullanacaktır. Hizmeti ile O'nu onurlandırmak isteyen bir kul bu fırsatı kaçırmaz, o yüzden Tanrı'nın yüceliğini kısıtlamamalısınız. O sessizliğinizi vaaz olarak kullanabilir, vazgeçmenizi işinize devam etmeniz için kullandırabilir."
Sayfa 49
Reklam
Din önderlerinin başta gelen imamı:
"Şüphesiz bu, benim dosdoğru yolumdur. Buna uyun. (Başka) yollara uymayın. Çünkü o yollar sizi Allah'ın yolundan ayırır." (En'am 6/153) âyetlerinde işaret edilip bildirilen bid'at ve hevâ ehli ortaya çıkıp önceden gelmiş olan yüce kişiler suçlanmaya başlandığı vakit, dinin esasını ve seçkin sahâbilerin yolunu koruyup kollamak için yaratılan, bu apaçık dinin önderlerinin en başta gelenlerinden ve yakîn ehlinin sırlara vâkıf olanlarının önde giden imamı Ebû Hanîfe en-Nu'mân hazretleridir.
Sayfa 24
"Boşu boşuna ısrar ediyorsunuz. Ben de semaya doğru baktım, ama hiçbir şey görmedim orada. Beni ikna etmekten vazgeçin: Bazı defalar Tanrı'yı tümdengelim yoluyla bulabilsem de, O'nu yüreğimde hiç bulamadım: Bulabilseydim de, sizi yolunuzda ya da yüz buruşturmalarınızda, hele o âyin ve akşam duası balelerinizde izleyemezdim."
Sayfa 147 - Metis Yayınları | 12.Baskı 2023Kitabı okudu
"İnsanların bazıları karanlıktır. Onlara da nur yağar ama onların gözleri bu nurun oluşturduğu umut ipini tutup da aydınlığa ulaşmalarına kapalıdır. Onlar karanlıktadır. İnsan sayısız kitap okusa da Allaha ulaşması mümkün olmaz. Çünkü birçok insan başka insanlarla birlikte yaşadıkları halde birbirini gerçekten tanımaz. Birbirini her gün görüp de tanımayanlar için O'nu anlamak ve tanımak nasıl mümkün olacaktır? Birisinden nasip alabilmek için ona, gönül gözü ile bakabilmek gerekir. İşte sizi de tanımaları için gönül gözünüzün açık olması gerekir."
Allah ile beraber şeyhlerini, yöneticilerini vs İlah edinenler
Onlar ve azgınlar başüstü oraya atılırlar.İblisin tüm orduları da.Orada birbirleriyle tartışacak diyecekler ki; Allah'a yemin olsun ki bizler apaçık bir sapıklık içindeydik.Çünkü sizi alemlerin Rabbi olan Allah'a denk tutmuş (O'nu sever gibi sizi sevmiş, O'ndan korkar gibi sizden korkmuş,O'na yönelir gibi size tövbe vermiş,O'ndan medet umar gibi sizin himmetinize sığınmış ve O'nun otoritesine boyun eğer gibi sizin yasalarınıza boyun eğmiştik.) [Şuarâ 91-98]
Reklam
Allah’ın Sevgisine nail olabilmek için: SİYER***
(Ey Resûlüm!) De ki: "Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayan ve merhamet edendir." Âl-i İmrân Sûresi 31.Ayet *** AÇIKLAMA: Ayet-i kerimede Allah'ı tanımak ve bil- mekten değil, O'nu sevmekten söz edil- mektedir. Çünkü samimi sevgide, müna fıklık olmayıp yakın ilgi, alāka ve bağlılık vardır. Bundan dolayı bir şeye ne kadar ilgi ve aláka gösteriliyorsa ona olan sev- gi de o ölçüde demektir. Allah'ı sevme- nin ölçüsü de O'nun emirlerini içtenlikle sevmek, yakın ilgiyle onları yerine getir- mek, Resülü'ne onun sünnetine uymak ve onun prensiplerini örnek almaktır. İşte buna karşılık da yüce Allah, bizi seveceğini ve mağfiret edeceğini vaadetmektedir.
Yaratılanlar tarafından alay mevzuu edilen şeyi Yaratan bir şeref mevzuuna dönüştürüyor. Hiç bir şey için değilse bile, O'nu bunun için sevin. Dünya alem sizi boynunuza sonsuza kadar taşıyacağınız bir utanç işareti takmaya zorlarken Yaratan size tövbeniz ile bir şeref nişanesi takıyor.
HAVUZ BAŞI Beyazıt Havuzu'nun kenarındaki kanepelerden birine oturmuş sizi bekliyorum. Yaşını almış bir adamın yirmi yaşındaki çocuk kederlerini, sevinçlerini yaşaması ne demektir, diye düşünüyorum: Belki, bir geç olma hadisesi. Belki de bir çeşit hazları, kederleri, çocuklukları uzatma temayülü. Ama bu uzayan yaz, kışın gelmeyeceğine alamet
İleride öğreneceğiniz gibi, bu mantıksız varsayımlar kendinize zarar verir niteliktedir. Sizi rahatsız edici duygudurum oynamalarına açık kılabilecek bir yatkınlık durumu oluştururlar. Sizin için psikolojik açıdan 'Aşil topuğu'nu simgelerler. tr.wikipedia.org/wiki/Ahilleus
Sayfa 267
SÜNNETTE HİLAFETİN FARZİYETİ
Müslim, Ebu Hazm'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Ebu Hurayra ile beş sene beraber oldum. Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den şunu işittiğini söyledi: İsrailoğulları Nebiler tarafından siyaset (idare) ediliyordu. Bir Nebi öldüğünde O'nu başka bir Nebi takip ediyordu. Artık benden sonra Nebi yoktur. Fakat birçok
Sayfa 42 - Köklü değişim yayıncılıkKitabı okudu
729 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.