Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dün gece bir rüyadan ağlayarak uyandım. İçinde ölüm ya da aşk yoktu, gençlik vardı. Öyle mutlu, öyle güzel bir rüyaydı ki, uyanınca yüzüme vuran gerçekliğe dayanamadım.
"Kendini beğenmişliği bir yana bırakalım, bana öyle geliyor ki, onlar gerçek denilen şeyden bizden de uzaktırlar. Fakat, yine de, onlarda bizde olmayan bir şeyin varlığını seziyorum. Onlara üstünlük sağlayan bir şey. Gençlik mi bu? Hayır, sadece gençlik değil. Yoksa bizim kadar asilzade olmamalarında mı?" Başını eğerek elini yüzünde gezdirdi. "İyi ama, şiir inkar edilir mi? Sanattaki, tabiattaki güzelliği kavramak..." diye düşündü.
Reklam
Hem meselâ: Nasıl bir hârika fabrika ki, binler çeşit çeşit kumaşları basit bir maddeden dokuyor. Şeksiz, bir fabrikatörü ve maharetli bir makinisti tanıttırır. Öyle de, Küre-i Arz denilen yüzbinler başlı, her başında yüzbinler mükemmel fabrika bulunan bu seyyar makine-i Rabbâniye, ne derece bu insan fabrikasından büyükse, mükemmelse, o derecede okuduğunuz Fenn-i Makine mikyasıyla Küre-i Arz'ın ustasını ve sahibini bildirir ve tanıttırır.
Sayfa 69 - Meyve Risalesi'nden Altıncı MeseleKitabı yarım bıraktı
"Bir çağırıcı şöyle der: 'Ey Cennet halkı! Sizlere öyle sıhhat var ki ondan sonra asla hasta olmayacaksınız. Size öyle bir yaşantı var ki asla ölmeyeceksiniz. Size öyle bir gençlik verilecek ki asla ihtiyarlamayacaksınız. Arkasından ümitsizlik gelmeyecek bir mutluluğa kavuşacaksınız."
Efendimiz (s.a.v)Kitabı okuyor
Dün gece bir rüyadan ağlayarak uyandım. İçinde ölüm ya da aşk yoktu, gençlik vardı. Öyle mutlu, öyle güzel bir rüyaydı ki, uyanın­ca yüzüme vuran gerçekliğe dayanamadım.
Dün gece bir rüyadan ağlayarak uyandım. İçinde ölüm ya da aşk yoktu, gençlik vardı. Öyle mutlu, öyle güzel bir rüyaydı ki, uyanınca yüzüme vuran gerçekliğe dayanamadım.
Sayfa 43 - Yapı Kredi Yayınları, 15.BaskıKitabı okudu
Reklam
"Gençlik, büyüyen tehlike, siz yaşlandıkça Sayılar ve sayılardı en büyük okumanız Sevinciniz öyle tenha ki üç kişi olamıyor Bir namludan içeriye bakmadınız hiç Hep bir şenlikti çarşılardan dönüşünüz Vurulmuş kimse yok aile fotoğrafınızda Biz çoktuk ama çıkan sizin sesinizdi Ve biz sizden bir avlu genişliği bekledik"
Dün gece bir rüyadan ağlayarak uyandım. İçinde ölüm ya da aşk yoktu, gençlik vardı. Öyle mutlu, öyle güzel bir rüyaydı ki, uyanın­ca yüzüme vuran gerçekliğe dayanamadım.
Hani insanın kafasında düşünceler gitgide hızlanarak birbirini izler, insan kendini iyice konuya kaptırır ve giderek öyle bir noktaya ulaşır ki, artık ötesi belirsiz ve bulanıktır; düşüncelerinizi dile getirmenin imkânsız olduğunu anlarsınız ve düşündüğünüz şeyi söylediğinizi sanırken, bambaşka bir şey söylediğinizi görürsünüz. İnsanın tartışmalarda coşkuyla, birbiri ardınca düşünce üretip dururken, birdenbire, artık bundan öte bir şey açıklayamayacağını, daha ileri gidemeyeceğini anlama sınırına ulaştığı böylesi tıkanma anlarını çok severdim.
Dün gece bir rüyadan ağlayarak uyandım. İçinde ölüm ya da aşk yoktu, gençlik vardı. Öyle mutlu, öyle güzel bir rüyaydı ki, uyanınca yüzüme vuran gerçekliğe dayanamadım.
Reklam
Varoluş sancıları herkeste varolmuş
XIX İLKGENÇLİK İlkgençlik yıllarımda sürekli düşünmekten, hayal etmekten hoşlandığım şeylerin neler olduğunu söylesem, sanırım kimse inanmaz bana. Çünkü bunlar ne yaşıma ne de toplumsal durumuma uygun şeylerdi. Ama kanımca insanın toplumsal konumuyla ahlaki konumu arasındaki birbirini tutmazlık, gerçekliğin en şaşmaz belirtisidir. Kendi içime
gençlik ruhunu yönetme gücü
Yirmili yaşlarda duyulan cesaret verici bir söz, iyi bir tavsiye, dostane bir yaklaşım, öyle büyük bir öneme sahiptir ki!
Gençlikte ruhunun bütün güçleri geleceğe yöneliktir, gelecek de geçmişin deneyimlerine değil, hayali bir mutluluk olasılığına dayanan umudun etkisi altında öyle çeşitli, canlı ve büyüleyici şekiller alır ki, gelecekteki mutluluk üzerine ku­rulan, sadece anlaşılabilir ve paylaşılabilir hayaller bu yaşın gerçek mutluluğunu oluşturur.
Genç, Farsça hazine demektir. Bu öyle bir hazine ki, bu hazineyi başkaları değil kendin keşfetmelisin.
Avlu Genişliği
sizin evleriniz var, büyük. sıkıntı diye soyunduğunuz dünya, eşiklerde. çocuğunuz odalarda bir gün kapalı kalmadı. habersiz girmedi kapınızdan kimse. o masal hâlâ uyumanız için. gittiğiniz hiçbir toplantı suç sayılmadı. başkası için itiraz etmediniz kimseye. üniforma son sözünüz, içinizden giydiğiniz. emekten, yalnız kendinizi anladınız. susup
Sayfa 23 - Kırmızı Kedi Yayınevi / 12. Baskı
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.