Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
RİTÜELLER (ENDİŞE/RUMİNASYON) İLE İLGİLİ İNANÇLAR
Metakognitif inançların önemli diğer bir kategorisi, ritüel ve nötralizasyonları yönlendirme ihtiyacı ile ilgilidir.
Sayfa 2015 - Litera Yayıncılık..Kitabı okudu
Asiler dünyaya isyan etmeyi sürdürebilmek için onu aynı şekilde korur, devrimcilerse dünyayı değiştirir, der Sartre. Yumuşak başlı çocuk asi olma tehlikesi taşır; uyumsuz çocuğunsa sürekli bir devrim ve kendini aşma durumunu isteme tehlikesi vardır. Bu son derece modem hikayede yumuşak başlı çocuk ritüel ve rutin olanı arzular, uyumsuz olansa yeninin yaşatacağı şok dışında bir şey istemez (öfke umuttur: olayların farklı olabileceği umudu; hayal kırıklığının değiştirilebileceği umudu).
Reklam
Mutluluk formülü: sadelik + öze sadakat + ritüel + barış!
Nesillerine mutluluğu hedef gösteriyorlar. Herkesin amacı mutlu olmak! Sanki yaratılışın ana amacı mutlu olmakmıs gibi ciddi bir yanılgı var. Daha da korkuncu mutluluğu çiftleşmeye odaklamişlar ve insansı yetişkinlerin hemen hemen hepsinin ortak hedefi hayatlarının aşkını bulmak. Aşkı bulmaya adanmış bu yaşamsal mutluluk anlayışı, aklı bozacak şekilde deforme olmus bir cinsellik anlayışına bağlanmış. Üremenin Çi'nin beden alması için gerekli bir ritüel olduğunu umursamadan ve boşalma sırasında yaşanan orgazmın beden enerjisini çoğaltmak için olduğunu bilmeden çiftleşiyorlar. Çok zavallılar. Yaratıcının, farklı boyutlardaki farklı Çi'ler aracılığıyla kendi bütünlüğünü deneyimlediği algısında degiller. Evrenin en temel bilgisi nasıl burada olmaz!
Antropolog Victor Turner akış kavramını, dinsel töreni (ritüeli) anlamak için kullanmıştır ve (olumlu anlamıyla) çalışma ritüel haline gelince akışa yaklaştığını söylemek belki terimleri fazla esnetmek olmaz. Örneğin, Zen Budistlerinin pratik/uygulama kavramına bakabiliriz; bunun ilk anlamı, tercihan başka Zen inançlılarıyla birlikte bir meditasyon salonunda belirli süreler boyu lotus konumunda yapılan meditasyondur. On- dan sonra, Zen kavramı bütün etkinliklere yansıtılır; öyle ki, yerleri süpür- mek pratik yapmak olur, bulaşık yıkamak ve herhangi bir iş pratik yapmak olur. Zen görüş açısından bir çalışmayı pratik haline getiren, belirli bir dinsel özenme biçimi olarak düşüncelilik (mindfulness) tavrıdır. Düşüncelilik, so- nuçla ilgili bir beklenti değildir, fiilen olan gerçekliğe açıklıktır, bir çeşit B-ta- nımadır. Belki, ben ona verdiğim genişletilmiş anlamla ritüelin üstün gerçek- lik olma bakımından gündelik yaşam dünyasıyla yarışabileceğini söyleyebili- rim. Böyle bir sav, gündelik yaşam dünyasının bir hayal dünyası olduğu yo- lunda geniş ölçüde paylaşılan bir dinsel görüşe dayanmaktadır.
Sevişiyorken, kadının gerçekten orada mı? Erkeğin gerçekten orada mı? Ya da sen sadece bir ritüel — yapılması gereken bir şey, yerine getirilmesi gereken bir görev— mi yapıyorsun?
Reklam
Bir hediye kağıda sarılmadığı sürece hediye değildir. Bir nes­ neyi gizledikten sonra ortaya çıkararak, alma verme eylemini bir ritüel haline getiren ve o nesneyi bir armağana dönüştüren, kağıttır.
Travmayı dönüştürmek travmatize olmuş kişinin yerine getirip sonra da arkasına yaslanıp kendinden hoşnut bir şekil­ de sonuçları bekleyeceği bir ritüel değildir. Sihirli bir hap da yoktur. Dönüşüm kim olduğunuza dair temel inançlarınızı zor­ lama arzusu ve iradesi gerektirir.
Bazılarımız, şüphecilerle tamamen aynı fikirdeyizdir. Bazılarımız, soyut bir güce, bir iyiliğe tutunmayı sürdürürüz. Bazılarımız, geleneklere eskisinden daha sıkı tutunarak köktendinci haline gelebilir. Bazıları, dünyadaki zorlukların kaynağı olarak gördükleri dogmayı reddeder ancak geleneksel dinlerinin ritüel ve inançlarını sürdürmeye özen gösterir.
Raif Efendi, yirmili yaşlarında babasının isteği üzerine gittiği Berlin'de, sanata olan ilgisi sayesinde bir sanat galerisine gider. Galerideki tablolar arasında gezindiği sırada bir sanatçının otoportresini görür ve tablodaki kadını hiç tanımamasına rağmen platonik olarak ona âşık olur. Tablo, onda daha önce hiç hissetmediği duygular uyandırır. Raif tablodaki portrenin, Rönesans ressamı Andrea del Sarto tarafından yapılmış "Madonna delle Arpie" isimli tablodaki Meryem Ana (Madonna) portresine benzetir. Tabloya o kadar hayran olur ki, fırsat buldukça tabloyu görmeye gelir; fakat başka gözlerin onu takip ettiğini fark etmez. Artık ritüel hâlini alan bu tabloyu seyretme seanslarından birinde bir kadın onun yanına gelir. Bu kadın, tablonun sahibi olan sanatçı Maria Puder'dir. Maria, Raif'in tabloya olan hayranlığının farkındadır. Raif ise başta onun kendisiyle alay eden biri olduğunu düşünür. Tablonun sahibi ile konuştuğunu öğrenince ise, dünyası bir daha geri dönüşü
Reklam
Arkaik din insanın dışsallaştırarak kutsallık mertebesine çıkart­tığı şiddetle karmaşık bir alışverişler bütünüdür. Kurban ayini bu alışveriş biçimlerinin en önemlilerinden biridir. Aztekler kana susamış savaş tanrısına kurban edecekleri insanları yakalamak için ritüel savaşlara girerdi. Seferin başına bir rahip geçerdi, böy­lece savaşın bizzat kendisi bir tür dinsel ayine dönüşürdü. Burada hem savaş hem de kitlesel öldürme eylemleri dinsel edimlerdir. Arkaik kültürde şiddet dinsel iletişimin asli aracıdır. Şiddet tan­rısıyla şiddet aracılığıyla iletişime geçilir.
İç ve Dış Güzellik
Bu ritüel, daha derin düzeyde, kadınların yaşamlarının her alanında rahat kıyafetler giymesini meşru kıldı. Çalıştıkları işlerde sürekli eğilip bükülmeieri gereken birçok kadın için çalışırken pantolon şeydi. Elbiseler ve efelderİe hiçbir zaman rahat edememiş kadınlar için bütün bu değişiicliktey Heyecan vericiydi. Bugün bunlar, çocukluklarından beri istediğini giyebilen kadınlara Önemsiz görünebilir. Feminizmi benimseyen birçok yetişkin kadın, rahatsız edici ve sakatlayıcı topuklu ayakkabıları giymeyi bıraktı. Bu değişiklikler, ayakkabı imâlatı endüstrisinîn kadinlar için daha az topuklu ve rahat ayakkabılar tasarlamasını sağladı. Artık cinsiyetçi gelenek tarafından makyaj yapmaya zorlanmayan kadınlar olarak aynaya bakıyorduk ve kendimizle olduğumuz gibi yüzleşmeye alışmıştık.
Sayfa 45 - bgst yayınları
Bir ritüel halini aldığında, küçük şeylerdeki büyüklüğü görme yeteneğinin merkezini o oluşturur. Güzellik nerededir? Diğerleri gibi ölmeye mahkum büyük şeylerin içinde mi, yoksa hiçbir iddiada bulunmadan, anın içine bir sonsuzluk tomurcuğu yerleş­tirmeyi bilen küçük şeylerde mi?
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.