Batı ( Kadim Yunan) felsefesi ortaya çıkış sürecinde kendini düzyazı ile ya da dramatik tekniklerle (diyalog) ifade ederken, Şark felsefesi kendini şiirden ayırmıyor. Belki de bu fark, Batı'nın Şarkiyatçı düşünce yapısını kurarken, gerçek anlamda bir Şark felsefesi geleneğinin olmadığı inancını oluşturup yaymasında.ki temel gerekçelerden biridir: Şark'ın bir Herakleitos'u ya da bir Platon'u yokmuş gibi görünür Batı'dan bakınca.
Çünkü onların üslup ve tarzlarını benimsememiştir Şark; şiirsel bir ifade biçiminde ısrarcı olmuştur. Felsefe şiirden, şiir müzikten kolay kolay ayrılmaz Şark'ta: Nitekim Bob Oylan Nobel şiir ödülünü aldığında " Şarkı yazarından şair mi olur!" diye burun kıvıranlar, o ödülü daha 1913'te alan Rabindranath Tagore'un aslında yalnızca şair değil, yüzlerce popüler raga'nın da yazarı olduğunu unuturlar (ya da öğrenme gereği duymamışlardır)