Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İlk kez öldürdüğünde bir değil sanki bin kişiyi öldürmüş gibi olursun. Yeni doğmuş ve annesi tarafından emzirilen o bebeği öldürmüşsündür. Babasının başını okşadığı o çocuğu da, bir genç kıza aşkını ilan eden o delikanlıyı da zavallı bir kadının kocasını da, savaş giderken ailesi tarafından uğurlanan o masumu da... bütün bu kişileri öldürmüş olursun. İkinci kez birini öldürdüğünde alt tarafı bir tek kişiyi öldürmüşsündür. Üçüncü kez ise kimseyi öldürmüş sayılmazsın.
Erkekler savaşı severler çünkü savaş 'erkekler için,kadınların doğum yapmalarına en yakın şeydir:yaşamın veya ölümün gücüne ilk adım.Bu, sanki kainatın bir ucunu kaldırmak ve altında ne olduğuna bakmak gibi.'
Reklam
651 syf.
6/10 puan verdi
Kitabı bitirdiğim tarihten bu yana yazacağım yorumu düşünüyorum.Diyeceksiniz ki nasıl yani?En iyisi tahlilini kesinleştirmiş olduğum noktalardan başlayayım anlatmaya.Öncelikle Haruki Murakami'nin yazı tarzına bayıldığımı belirtmek isterim.Alışık olduğumuz Amerikan ya da Avrupa ülkelerinden bambaşka bir yerde geçen hikayede Japonya'nın kentlerine
Sahilde Kafka
Sahilde KafkaHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20209,8bin okunma
Atatürk'ün Adalet'i... Yaşlı kadın yatağından kalktı. Sabah ezanının insan ruhuna huzur veren sesi oda içinde yankılanıyordu. 88 yaşından beklenmeyecek bir çeviklikle pencereye doğru yöneldi. Pencereyi açması ile birlikte odaya ezan sesi ile birlikte baharın güzel kokusu ve kuş cıvıltıları doluştu. Penceresinden gözüken Kurtuluş Parkına bakarak
MAHOMET (MUHAMMED (sav)) Vazifesinin yakın olduğu içine doğmuştu Metindi; kimseyi kınamıyor, incitmiyordu Yolda gördüğü kimselerle selâmlaşıyordu
La Légende des Siècles (Yüzyılların Efsanesi)
Oysa artık katıksız aşk ya da katıksız şehvet diye bir şey kalmamıştı. Her şeye korku ve nefret karıştığı için, artık hiçbir duygu katıksız değildi. Sevişmeleri bir savaş, doyumun doruğuna varışları bir zafer olmuştu sanki. Parti'ye indirilmiş bir darbeden farksızdı. Siyasal bir eylemdi.
Reklam
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yaşam ve ölüm arasındaki çizgi bazen çok incelebilir. Bu çizgide yaşanan hayatlar vardır. Can yıkıcı hayatlar. Emek emek büyütülen sevgiler vardır. Cesaret olmadan tek adım atılamayacak tehlikelerin içine sokar insanı. Acıya beklenmedik faturalar çıkarır. En umulmadık anda, renkler değişir. Küçücük bir yaşamın ardında kalan, insanın kendisinden
Mavi Saçlı Kız
Mavi Saçlı KızBurçak Çerezcioğlu · Yapı Kredi Yayınları · 201611,8bin okunma
Bohemya'da mezarlıklar bahçe gibidir. Mezarlar çimle ve renk renk çiçeklerle kaplıdır. Alçak gönüllü mezartaşları yeşilliğin içerisinde kaybolurlar. Güneş battığında mezarlık mini mini mumlarla ışıl ışıldır. Ölüler bir çocuk balosunda dans ediyorlardır sanki.Evet, çocuk balosunda, çünkü ölüler çocuklar kadar masumdur. Yaşam ne kadar acımasız olursa olsun, mezarlıkta hep huzur vardır. Savaş sırasında, Hitler'in zamanında, Stalin'in zamanında, tüm işgaller sürüp giderken bile.
Sayfa 111Kitabı okudu
ÖLEN VAR Dünya’da ki bütün insanlar.. Bir dakikalığına sussanız!.. Ne olacak sanki... Görmüyor musunuz ki? Ölen insanlar var,her yerde...
261 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Etkilenmemek elde değildi. Buram buram memleket kokan, Anadolu kokan bir hikayeydi. Bizim köyün ağasının hikayesini dinledim sanki. Astığı astık, kestiği kestik bir köy ağası, savaş ve cumhuriyetin ilk yılları, yaşanmış gerçek bir hikaye, yaşa yaşa bitmeyen bir hayat.
Rahmi Bey
Rahmi BeyNaşide Gökbudak · Nemesis Kitap · 2015433 okunma
Reklam
372 syf.
7/10 puan verdi
Ayşe Kulin’in Nefes Nefese adlı romanı bizleri 1940 yıllara, daha başka bir ifadeyle İkinci Dünya Savaşı yıllarına götürüyor. Savaşa katılmayan bir Türkiye ama savaşın sıkıntılarını iliklerine kadar hisseden bir Türkiye de aynı zamanda. Nefes Nefese bu dönemde Ankara ve Fransa hattındaki Türk diplomatların dünyasına giriş yapıyor. Oldukça
Nefes Nefese
Nefes NefeseAyşe Kulin · Everest Yayınları · 201311,6bin okunma
202 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
-Bu kitabı enfes bir zevkle okumamı itiraf edebilirim.Ve bu kitap bana bazı şeyleri hatırlattı ama onları izah etmeyeceğim.Çünkü,bu bana özel şahsi hatırlatmalar olsa gerek :) Atay’ın, hikâyelerinde kurguladığı kahramanlar aracılığıyla toplumdan kendini soyutlayan, yalnızlaşan ve bunun neticesinde içselleşen problemli insanları anlattığını
Korkuyu Beklerken
Korkuyu BeklerkenOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202226,3bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.