Eski uygarlığı, onun benimsettiği gelenek göreneği korumak isteyenler, ne sanıyor? Mustafa Kemal, millete zorla şapka giydirmeseydi, kadınların başını açmasa, saçlarını kestirmeseydi, eski görenek ve gelenek sürüp gidecekti, öyle mi? Yahu kaç kere söyleyeceğiz, göreneği geleneği altyapısal ilişkiler belirler diye, o ki bir ülke endüstri aşamasına ulaşmıştır, istese de artık eski yaşama biçimini sürdüremez. Siz, Batılı insanlar oldum olası saçı kesik, düdük gibi pantolonlar içinde, sakallı tıraşlı mı yaşarlardı sanıyorsunuz? Çok değil üç yüzyıl önce Batılı toplumda erkek değme kadın kadar süslü püslü, dantelli, kokulu bir yaratıktı. Sanayileşmenin doğuşu, yaygınlaşışı, bunun getirdiği hayat biçimidir onu bu hale koyan, kılığını basitleştiren, saçını kestirip, sabahın köründe fabrika ya da yazıhane yollarına düşüren. Dahası, kadınların sanayiye girmesi, aynı etkiyi kadınlar üzerinde göstermedi mi? Kadınların serbestleşmesinin, giyim kuşamının gittikçe hafifletilmesinin de gelişmesi sanayi toplumunun gelişmesine paraleldir. Demek ki, milli mücadeleden sonra, üstyapısal dediğimiz değişikliklere kalkışmasaydı da, Mustafa Kemal anam babam töresi gitseydi, sadece sanayileşmeye heves etseydi, dönüp dolaşıp geleceğimiz yer yine bugün bulunduğumuz yer olacaktı.