Çok şükür bitirdim diyerek başlamak istiyorum. Romcom adı altında sunulmuş, nasıl kategorize edeceğimi bilmediğim bir kitap okudum. Yazara 250 sayfalık bir kitap yaz demişler o da ne yapsın herşeyi 250 sayfaya sığdırmak için ne gerekiyorsa yapmış.
Nora'nın kocası Ben kitaptaki ana kahramanımızdı. Herşey onunla başladı onunla bitti. Her olayda Ben, ne yapar ne eder nasıl para harcar ofisini mi yeniler kursa mi kaydolur Ben görse ne der Ben görse ne düşünür ikrah geldi Ben'den.
40 yaşına gelmiş iki çocuğu olan bir kadınsın, özgüven sorunların olabilir ama en azından yaşına başına yakışır hareketlerin olsaydı. Çocukları daha olgundu. Herşey zaten ışık hızında yaşandı yetişemedik. Yaşananlar da Ben'in hayaleti, alışveriş, ödevler, hindi kiymasindan köfte tavuk kemikli kemiksiz şeklinde ve çay evi. Leo başta sana kızdım ana sonra affettim bu kadar klişe ile yazar seni fena harcadı.Her bölüm de neredeyse 3 ay attı. Kısaca kurgu da anlatımda zayıftı, kopuktu ve olmadığı her sayfada hissedildi.
Zaman makinesinde yolculuğumuz son iki bölümde oldu bittiye gelerek acaba Ben görmüş müdür diyerek sonlandı.
Kitaba @Ganelimle binbir hevesle başladık ve olmasaydı kesinlikle devam etmezdim. Sürekli şikayet ettim ve söylendim durdum. O bana katlandı ben de kitaba :)) O yüzden hindi kiymasi alıp köfte yaparak kendini affettiricem sana. Kitap güzel olmasa da fark etmez seninle ne olursa okurum :)))