Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
381 syf.
10/10 puan verdi
Bazı romanlar oluyor, okurken de bitirdikten sonra da uzun süre etkisinden kurtulamıyorsunuz. Günlük hayatınıza devam ederken aklınıza bir anda o romandan birileri ya da bir sahne gelebiliyor. Bu tür romanlar ya genelde gerçek olaylardan alınmış ya da otobiyografik çizgiler taşıyan şeyler oluyor. İşte o romanlardan birisini yeni bitirdim ben;
Savaş ve Açlar
Savaş ve AçlarHasan İzzettin Dinamo · Heyamola Yayınları · 20051,300 okunma
202 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
-Bu kitabı enfes bir zevkle okumamı itiraf edebilirim.Ve bu kitap bana bazı şeyleri hatırlattı ama onları izah etmeyeceğim.Çünkü,bu bana özel şahsi hatırlatmalar olsa gerek :) Atay’ın, hikâyelerinde kurguladığı kahramanlar aracılığıyla toplumdan kendini soyutlayan, yalnızlaşan ve bunun neticesinde içselleşen problemli insanları anlattığını
Korkuyu Beklerken
Korkuyu BeklerkenOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202226,4bin okunma
Reklam
"Her gün yeni bir macera gibi başlar ama yaşanan her şey çoğunlukla tekdüzedir ve hemen hepsi hayal kırıklığı ile biter. Bazen gün boyunca yeni insanlar tanırsınız, onlarla ve yarattıkları şeylerle zaman geçirirsiniz, farklı yerlere gidersiniz ve her an bir şeyler olacakmış gibi gelir ama günün sonunda, ta uykunuzun geldiği o istemsiz âna kadar hiçbir şey olmaz. Hayat bir film, kitap ya da tiyatro oyunu değildir çünkü. Çok daha ışıltısız, çok daha plânsız ve çok daha acımasızdır. Ondan yine de keyif alırız çünkü bir şeylerin olacağına dair umudumuz vardır."
Muzaffer İzgü (29 Ekim 1933 - 26 Ağustos 2017)
Telsizler hemen çalıştı: “Konuk, ayı avlamak istiyormuş!” Konuk ki ne konuk, en büyük devletin en büyüklerinden… O büyük devletle öyle sıkı fıkıyız ki, kardeşten öte. Ne buyurursa o büyük devlet,biz hemen yerine getiririz, bir dediklerini iki etmeyiz; babamız, ağabeyimiz gibi bir devlet işte. Bu koskoca dost devletin, koskoca büyüğü, ayı
160 syf.
8/10 puan verdi
En başta kitabın arka kısmında yazan Charles Bukowski' nin kitap hakkındaki yorumu ilgimi çekti. Bu sayede değişik tatta bir aşk romanı okuyabildim. Kısa bir roman Toza Sor ama yazar bu kısacık romanda acıyı ve komediyi harmanlamış, tebessüm etmekle üzülmek arasında bırakıyor okuyucuyu. Ki bu da bence her romanda olan bir şey değil. Sonu birazcık kötü bitmiş de olsa bazen sevdiğin insanın ne yaparsan yap seni sevemeyeceğini anlatıyor ve aynı zamanda da sadakat ile aşkın bağlantısını. Özellikle Arturo Bandini'nin sadakati okunmaya değer. Fakirlikle zenginliğin çatışması gibi bi şeyler de var kısmen kitapta. Sanki Arturo, fakirken sahip olduğumuz bazı kıymetli şeylere zenginken sahip olunmayacağını söylüyor gibi ufaktan. . Ya da ben öyle anlamak istedim. Velhasıl okuyunuz. Zaten bi günde biter." Vay be!" dedirtir.
Toza Sor
Toza SorJohn Fante · Parantez Yayınları · 20244,789 okunma
Ah Aşk bir muammadır, sadece yüreklerin derinlerinde yaşar ve bir adam dostu olan birine bile," işte sevdiğim kadın! " dediği an her şey biter.
Sayfa 74
Reklam
GÜLSE KUR4LL4RI Hayatın yazılı olmayan kurallarına lütfen saygı gösterelim. • Yeni araba aldıysanız, muhtemelen bir iki gün içinde biri çarpıp boyayı bozacaktır. • En çok beğendiğiniz elbisenin size uygun bedeni muhakkak kalmamıştır. • Bir işin bitmesi için ek süre istemek hiçbir şey fark ettirmez, çünkü her şey gecikip yine son güne kalacaktir. Tatiller, dügünler ve yilbaşi geceleri asla hayal edildigi gibi geç- mez. • Hiç kimsenin evinde yeteri kadar dolap yoktur. • Aşk, her zaman biter, o rejimle kilo verseniz bile geri alirsiniz; ve sigara da birakilmaz, sadece ara verilir. • Eğer bu kurallara hazırlıklıysanız, mutlu olacağınız kesindir.
Her hikayenin bir başlangıcı, bir gelişmesi ve bir de sonu var. Nokta ile başlar nokta ile biter hikaye. Sonra cümle. Bir cümle daha. Bir daha cümle. Çöl ile başlasın mı bu hikaye? Çöl ile başlasın bu hikaye. Çünkü çölün merhametli kalbinde su her şey anlamına gelir. Çöl ile başlasın bu hikaye.Çünkü başlangıçta susan çöl, üzerinden geçenden geriye,bir ölüm bırakmıyorsa eğer,bir hikaye bırakıyor. Ve bütün bahaneler çölün sırtına kalsa da, kalbinin bir köşesi kedere dokunan hiçbir hikaye nedensiz yazılmıyor. Çölün aşka bahanesi var! Yoksa, çölün bahâ nesi var?
SÜRVEYAN HEKİM “Doktordan satılık araba” diye ilan verirler, çok doğru aslında. Ne o arabayı kullanacak vakit bulursunuz, ne de düzenli bir hayatınız olur. Hele bir de cerrahsanız, o uyku denen tatlı şeyle bir türlü buluşamazsınız. Ben de Güneydoğu’da görev yaparken hem uykudan, hem de arabamdan mahrum kaldım. Zaten kullanmaya vakit
http://www.hakanevrensel.com/guneydogudan-oykuler-3/Kitabı okudu
Bunun üzerine ölüm, ihtiyara şöyle cevap verdi: - "Her insan ancak bilmediği şeyden korkar. Korkusunu yenmek için bilmek ister. Fakat bilmesi için araması gerekir. İşte, din de bu arayış değil midir? Bununla birlikte, eğer insan bir şeyi arıyorsa, onu bulmuş ve ona kavuşmuş da değildir. Kavuşamadığı şeye erişmek için can atar. Eh! Bu da aşktır işte! Kısacası, yolumuzu şaşırmış değiliz. Korkudan arayışa, arayıştan ise aşka geçtik. Hikayeleri anlatırken, elimizde olmadan seçtiğimiz üsluba bakılırsa, daha önce geçtiğimiz yerlerden tekrar geçmiş bulunduğumuz kesin. Çünkü bu üç duyguya da aşina görünüyoruz. Ne korku, ne arayış, ne de aşk bizi şaşırtıyor. Bu duygular, gönlümüzde çoktan dinmiş fırtınalar gibi. Benim için bu durum fazlasıyla alelade. Ama senin için fevkalade gözüküyor. Arayış bitince, aranan şey artık bir kez bulunduğu için, korku da aşk da biter." İhtiyar ise, cevabı hemen yapıştırdı: - "İşte o zaman meşk başlar!" Ölüm bozulmuştu. Çünkü ona göre bir ruhu kasıp kavuran fırtınanın dinmesi, duygusuzluk ve kayıtsızlıkla sonuçlanırdı. Bu yetmiyormuş gibi ihtiyar, bir de sözlerine şunu ekledi: - "Zaten cennet de budur!" Sanki beklemediği bir şey daha işiten Ölüm'ün dikkatle baktığı ihtiyar, şu son sözü de söylemeden edemedi: - ".... ve gülümseyen herkes cennete bakıyor demektir."
Sayfa 204 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
512 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Herkese Merhabalar 1000Kitap sakinleri.. Şiir kelimesini görenler, hemen buraya iki dakikacık göz atıversinler. En başta diyorum bu kitabı mutlaka okuyun, okutun. Çok şiir kitabı okumayan biriyim. Yalan olmasın Necip Fazıl’ı bugüne kadar hiç okumamıştım zaten okuduğum ikinci şiir kitabı. Kitapçıya gittiğimde birden gözüme çarptı. Farklı türde bir
Çile
ÇileNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 201821bin okunma
İdare odasının kapısında Kenan görününce yarım kalıyor Davut’un lafı. “Oooo, erkencisin lan Çomar…” Kenan, Şerbet’e mahcup mahcup sırıtıp koltuğa sessizce ilişiyor: “Çay teklifiniz hâlâ geçerli mi?” Şerbet neşeyle somurtuyor: “Hastayım lan sizin şu laflarınıza… Teklif, geçerli falan… Emrin olur Çomarım… Şevkeeeet, çayla bizi…”
Sayfa 60 - April YayıncılıkKitabı okudu
113 syf.
·
Puan vermedi
Karikatür denince benim için her şey biter ama her karikatürü ve karikatüristi okumam daha doğrusu okuyamam. Yiğit Özgür tamamen okumaktan sıkılmadığım her karikatürüne defalarca baktığım karikatüristlerden. Bu kitabı çıkmadan evvel karikatürlerine bayılıyor ve o zaman Penguen dergisinde idi hiç bir sayıyı kaçırmamaya özen gösteriyordum. Bu kitapta da okuduğum karikatürlerin olacağını bilsem de Yiğit Özgür'ün imza gününe yetişerek imzalı olarak almıştım. Kitap hala duru ve sayfada bir adet de Yiğit Özgür'ün karakter çizimi mevcut. Kitaptaki karikatürler de tamamen Yiğit Özgür'ün karakteristik çizgisini taşıyan bol konuşmalı ve bu konuşmalarda bulunan sağlam mizah ile beslenmiş durumda.
Karikatürler
KarikatürlerYiğit Özgür · Mürekkep Basın Yayın · 2009246 okunma
144 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
İlkokulda en iyi arkadaşım ödünç vermişti "Pippi Uzun Çorap Issız Köşkte " kitabını... O kadar sevmiştim ki, elimden bırakmadan bir solukta bitirmiştim. Uzun zaman sonra kitaplığımda bu seriye yer vermek için her yerde arasam da basımı durduğu için bulamadım. Bursa'da bir sahafta 2 kitabı bulup, bu ümitle sahafın altını üstüne
Pippi Uzunçorap
Pippi UzunçorapAstrid Lindgren · İthaki Yayınları · 2007427 okunma
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.