Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
517 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Martin EDEN sadece bir kahraman değildir!
Okuyalı yıllar olmuş olsa da hakkında inceleme yazmaktan keyif alacağım bir eser. İnceleme tartışmaları yaparken savunduğum nokta; bu kitabın ana fikrinin azmin başarısı olmadığıdır. Değerli Jack London`un kısmen de olsa otobiyografisiyle oluşturduğu bu kitabın ana fikri; yanlış amaçlarla doğru bir karar vermenin yanıltıcılığı ve benzer sebeplerle
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,1bin okunma
ABD Irak'ı, Saddam Hüseyin'i devirmek, ülkeye demokrasi getirmek ve Ortadoğu'yu değiştirmek için işgal etti. Ama Irak tam tersine üçe bölündü: kuzeyde Kürt bölgesi, güneyde Iran kontrolünde Şii birliği, merkezde Sünni Araplar. Ve ardından yıkıcı bir iç savaşın temellerini hazırlayan ayaklanmalar başladı. ABD nerede hata yaptı? Irak'taki etnik ve dini ayrılıkları hesaba katmamış olabilir mi? İşlerin kötüye gitmesinin nedeni, ABD'nin ortaya koyduğu tutarsız ve uyumsuz stratejiler mi, yeniden inşa için bütçe ayrılmaması mı, polis ve ordu kurulması için gösterilen yanlış çabalar mı, ülke yönetiminin profesyoneller yerine hükümet yanlısı cumhuriyetçilere devredilmesi mi?
Reklam
Akhilleus: Hmm... hmm... hmm... hmm... hmm... Bu uslamlama bana yanlış gibi geliyor. Ama yanlışlığın nerede olduğunu söyleyemiyorum. Zenon: Sinir bozucu değil mi? Bu benim gözde paradoksum.
Toplum
Yere çöp atmayan, trafikte magandalık yapmayan, markette diğer ekmekleri ellemeyen insanlarla yaşamak mı istiyorsun? Sürekli götünü kollaya kollaya yaşamaktan, dolandırılma endişesiyle iş yapmaktan, mahkemeye düşmekten haklı olsan da korkmaktan bıktın mı? Ülkeyi düzeltmeye kalkma. Burdan git. Düzeltemezsin. Yazmayla çizmeyle olmaz, anlatmayla öğretmeyle olmaz, dayakla sopayla olmaz, tehditle şantajla olmaz, siyasetle olmaz.. Türk halkı hiç bir koşulda huylarından ve bilgisiz amel etme adetinden vazgeçmez. Doğru bilgiyi kimse istemezken yanlış bilgi bir virüs gibi yayılır ve bir de bakmışsın tüm Türkiye inanıyor. Mücadele etme. Bişey yapamazsın. Kendin bu huylardan vazgeç vazgeçebilirsen ve bas git burdan. Senin gibi insanların yaşadığı yerlerde yaşa. Hiç özlemeyeceksin inan bana.
Stefan Zweig, İkinci Dünya Savaşının kaybedildiğini ve Hitler diktatörlüğünün, ırkçılığın, Nazizmin dünyaya yayılacağını ve kaybolmayacağını düşünerek 22 Şubat 1942'de, Brezilya'da, Rio De Janeiro Petropolis'te eşiyle birlikte intihar eder. O günden bu yana bu tür umutsuzluk vakalarına "Zweig Sendromu" diyorlar. 30 Nisan 1945'te de Zweig'in kazandığına inandığı Hitler, Berlin'de bir sığınakta, eşi ile birlikte intihar etti. Tüm yakın ekibinin yanı sıra yol göstericisi, Propaganda Bakanı Goebbels de ailesiyle intihar etti. Bizim iyi eğitmenimiz sevgili Ruhan Maral'ın Instagram sayfasında okumuştum Stefan Zweig'ın bir sözünü, "Dünyayı değiştiremiyorsan, dünyanı değiştirirsin. Hepsi bu." Kendi sözünü kendi mi yanlış anladı Stefan, ne yaptıysa artık. Atalar ne demiş, kısa ve net. İmamın dediğini yap, yaptığını yapma! Sağlam söz. ("Hocam Zweig imam mıymış? Mümin mi kendisi?" Ne olur atma bana bu mesajı, ne olur canci.)
peki o tuhaf, insanı huzursuz eden duygu nereden kaynaklanıyor? doğayı böylesine milimi milimine tuvale aktarmak mı yanlış olan yoksa? insana rahatsızlık veren eksiklik, doğaya fazla sadık olmaktan mı kaynaklanıyor?
Reklam
120 syf.
8/10 puan verdi
“Yanlış saat, düşünme yetisi bozulmuş bir zihne benziyor!“ (s.95) İnsanlara saatin doğruluğundan şüphe ettirecek kadar büyük bir dalgınlık, Gözlerini dolduracak kadar büyük bir düşünce, Hayatını yaşanmaz kılacak kadar büyük bir aşk. Kiminin kaybettikleri, kiminin kazandıkları; sevinçli yaşlar, hüzünlü zamanlar; ilkbaharın kışa, kışın sonbahara karıştığı zamanlarda aklımda tek doğru sen ve senin için bende akan her an. “Aslında genç kızların büyük bir özenle gizledikleri sırlarını, ya bir gözyaşı ya bir gülümseme açığa vurur.“ (s.105) Zaten hayatta bir gözyaşı ile başlamadı mı ki? Ağlayarak geldiğimiz bu hayattan kimimiz mutlu, kimimiz üzgün ayrıldık. Dilber için yaşam hep ağlamaklı geçiyordu. Küçük yaşta ayrıldığı yurdundan çileler çekerek sığındığı memlekete kadar hep acılarla doluydu. Bu acılarını unutturan tek şey vardı o da gençlik baharında başında kavak yelleri estiren aşk. Cevdet beye duyduğu şehvet dolu kalbi. İki insanın birbirine bakınca huzur dolduğu an. Zavallı kızın bu zamanı sadece üç beş saat sürmüştü. Bilirsiniz bazı kavuşmalar mahşere kalırdı. Onlarınki de öyle olmuştu. Memleket ayrılığına birde sevda ayrılığı dahil olmuştu. Yani dilber sırrını hep gözyaşı ile anlatmıştı. Masum aşkı hariç. Hayatta sadece aşkı gülümseme ile açığa vurmuştu.
Sergüzeşt
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Bilge Kültür Sanat · 201646bin okunma
Yürü be Nora'm ya hepimiz için yürü
"Ya?Öyle mi? Kendini baya önemsiyormuşsun meğer,Nora." "Önemsemeyeyim mi?Yani herkesin önemsemesi gerekmez mi?Kendini önemsemenin neresi yanlış?..."
Sayfa 56
Gece burada tek başına bir adam düşün, işte ya kitap okuyor ya da bir şeyler düşünüp öylece oturuyor. Bazen düşüncelerini birine söylemek ister doğru mu yanlış mı diye ama kimsesi yoktur işte. Bir şey görünce bile onu gördüğünden tam emin olamaz gösterecek kimsesi olmadığından.
Ateşimin ışığı değil misin sen? Kavrayışımın eşi gönül sende değil mi? Birlikte öğrendik her şeyi, birlikte öğrendik kendimizden öte ağlamayı kendimize, bulutlanmadan gülümsemeyi.. Bulutlanmadan gülümsemeyi ta aşağılara pırıl pırıl gözlerle nice bin kulaç uzaklardan,zor ve amaç ve suç, yağmur gibi akarken altımızda. Yalnız gezerdim; o yanlış yollarda gönlüm neye acıkırdı geceleyin? Dağlara tırmanırdım; kimdi,sen değilsen aradığım dağ başlarında?
Reklam
insanlar sizi eleştirdiğinde, yaptıkları yorumlar doğru veya yanlış olacaktır. Yorumlar yanlışsa, gerçekten, üzülecek hiçbir şey yoktur. Bir dakika bu konuyu düşünün! Çoğu hasta bana gözyaşları içinde, kızgın ve üzgün bir durumda gelmiştir; çünkü sevdikleri biri onlara dü­şüncesizce ve doğru olmayan önemli bir yorum yapmıştır. Böyle bir tepki gereksizdir. Başka birisi sizi haksız bir şekilde eleştirerek bir hata yapıyorsa niyerahatsız almalısınız ki? Bu diğer adamın hatası, sizin değil. Niye kendinizi üzüyorsunuz? Diğer insanların mükemmel olaca­ğını mı bekliyordunuz?
Sayfa 148
Sen de mi brütüs
Anlatsam kâr etmiyor Anlatmasam vicdanım Vicdanımın sesini Dinledim gene de Beni hiç kimse anlamadı Bir tek Sen anladın Sen de yanlış Sen de mi Brütüs? KK
Nereye gidersen git, yanlış yapman gerekecek. Bu hayatın temel şartı, kendi kimliğine aykırı davranmak zorunda kalmak.
Her animasyon çocuk filmi değildir ki çoğu animasyon böyle.. Kung Fu Panda 4 filmine gittik. Önümüzde çocuklu iki anne ‘kocaman bizleri’ görünce salonda dönüp şaşkınlıkla -Kung Fu Panda değil mi yanlış gelmedik?? diye sordu Evet hanımefendi doğru film ama çocuklarınız için yanlış demedim tabi her yerde de öğretmenlik yapmaya gerek yok :)) Ama yine siyasi ahlaki (LGBT) içeriklerin çok güzel işlendiği bir film daha “çocuklarla” beraber izlemiş olduk.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.