Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bugün önemli bir ders almıştım. Eğer egona büyük sikik bir darbe yemek istemiyorsan bir kıza asla ne düşündüğünü sorma.
Sayfa 225 - Martı Yayınları, JhonnyKitabı okuyor
208 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
1450 gramlık yük(!)
Homo sapiens, memeli bir hayvan türüdür. Bu türün bireyleri olarak bizi diğer hayvanlardan ayıran özelliğimiz karmaşık düşünebilme yeteneğimizdir. Türlü araç gereç kullanma yeteneği, kunduz, fare, fil, karınca gibi hayvanlarda da vardır. Ayrıca sorun çözmedeki beceri de başka hayvanlarda denk geldiğimiz bir özelliktir. Bizi diğer hayvanlardan
Mutlu Beyin
Mutlu BeyinBahri Karaçay · Tübitak Yayınları · 2022440 okunma
Reklam
Çukur
Modern Kore edebiyatından Çukur! Biraz farklı kültürlerin edebiyatını tanımak hevesiyle önce Japon edebiyatına sardım. Haruki Murakami, Osamu Daza falan derken oradan Arap edebiyatına atladım. Necip Mahfuz, Nizâr Kabbani filan... Sıra geldi Kore edebiyatına. Aradığımı buldum mu, tartışılır. Adının hiç de önemli olmadığı bu çekik gözlü
Kirayı ödeyeyim de gerisi önemli değil. Eti unuttum tabii. Ama her gün en az bir öğün yemek yiyorum Hatta bazı günler 2 öğün bile yediğim oluyor.
Sayfa 178
Derin bir yalnızlık, tanımadığınız birinden yumruk yemek kadar stres yaratıyor gibiydi. Yalnız insanlar kendilerini kollayan kimse olmadığını, canları yandığında kendilerine yardım edecek kimse olmadığını bilinçdışı düzeyde bildikleri için tehlikelere karşı daha uyanık oluyorlar. Tek yönlü bir ilişki yalnızlığa deva olamaz. yalnızlık diğer insanların fiziksel yokluğu değil, diyor John hiç kimseyle önemli birşey paylaşmadığınız hissidir yalnızlık. etrafınızda bir sürü insan hatta belki bir eş aile yada kalabalık bir işyeri olmasına rağmen onlarla paylaştığınız önemli birşey olmadığında yine yalnızlık hissederseniz. içinde bulunduğunuz kültür sağlıklı olmadığında ortaya sağlıksız bireyler çıkıyor. eşitsizlik arttıkça depresyonunda arttığını buldular. gelir ve statü uçurumlarının muazzam olduğu toplumlarda diyor Richard "bazı insanların son derece önemli, diğerlerini ise hiç mi hiç önemli olmadığı gibi bir his doğuyor bu his sadece dipteki insanları etkiliyor değil. eşiksizliğin çok fazla olduğu toplumlarda her kes kendi statüsünü çok fazla düşünmek zorunda kalıyor. statü uçurumu çok fazla olduğunda, " kaçışı olmayan bir yenilgi hissi" doğuyor. Depresyonun en zalim tarafı işte böyle hayat dolu olma arzusunu, deneyimi bütün olarak yutma arzusunu sönümlendiriyor olması...
Shay: Neden dünyanın bu bölgesinde araba yok? Shay: Bir araç için 45-60 dakika beklemek zorunda kalmamın çok kaba olduğunu düşünüyorum. Shay: Bana her zaman bu şehrin değiştiğini söylüyorsun ama araba servisleri nerede? Peki ya yemek? Söz konusu önemli şeyler olduğunda hâlâ taşrada yaşıyoruz sayılır. Noah: Şu anda neredesin? Shay:
Sayfa 228Kitabı okudu
Reklam
336 syf.
·
Puan vermedi
Deprem gibi büyük felaketler unutulmasın istiyoruz. Hem gidenlere saygı, geride kalanlara teselli hem de aynı acılar tekrarlanmasın diye dersler çıkarabilmek için. Aydan Üstkanat ve bu işe gönül vermiş güçlü bir ekip #yemekbirleştirir diyerek çok anlamlı bir çalışmayla o acı günleri farklı bir hatıraya dönüştürmüşler. Toprak önemli, tarım ve su hayati konular. "O acı günlerde karın doyurmak hayatta kalmanın şartıydı, şimdiyse ruhu doyurma zamanı..." diyor yazar ve şef Aydan Üstkanat. Kitapta on ilimizin yöresel tatları, mutfak kültürü ile birlikte, tarihi ve tarım bilgilerine de yer verilmiş kısa ve öz bir şekilde. Tarifler ile ilgili dikkatinizi çeken şu oluyor: Ben Adana'da yaşıyorum ama kitaptaki tarifler evimizde uygulananlara yakın olsa da farklılıklar var. Bunun nedeni de en başta açıklanmış. Herhangi bir yemek için internete başvurduğunuzda ya da çevrenize sorduğunuzda onlarca tarif çıkıyor karşınıza. O yüzden bu güzel ekip, aşçılardan, bu işin ustalarından bilgiler alıp, farklı tarifleri denemişler. En sevdiklerini de bize sunmuşlar. Bu açıdan orijinal tariflere en yakın olana ulaşılmıştır diye düşünüyorum. O yüzden de unutulmaması adına ayrıca kıymetli bir derleme. Ailecek keyifle incelediğimiz, tarifler ve bilgiler üzerine uzun uzun keyifli sohbetler ettiğimiz bu kitap bence kütüphanenizde bulunmalı.
Anka
AnkaAydan Üstkanat · Altın Kitaplar · 202425 okunma
392 syf.
1/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Ben, Kirke
Kısa bir inceleme olacak. Kötü yorumlara odak olabilecek bir inceleme ama bunu yapmadan geçemeyeceğim. İlk önce yayınevi hakkında diyeceklerim var. Kitapta çok fazla yazım hatası var ve bu okurken rahatsız edecek boyuta geliyor kitabın sonlarına doğru. Bunun için bir düzenleme yapılması şart. Onun dışında, yazarla ilgili olarak, Akhilleus'un Şarkısı gibi bir eserin Ben, Kirke ile karşılaştırılabileceğini pek düşünmüyorum. Çünkü çok fazla aynı betimleme (Ayakların sürekli değip pürüzsüzleştirdiği taş?? gibi betimlemeler) sürekli tekrarlanmış. Aynı durum hakkında Akhilleus'un Şarkısı kitabını ele alırsam, "ayak" betimlemesi çok fazla vardı ama Akhilleus'un hızı, karakter için önemli olduğundan çok da göze batmadığını anımsıyorum. Onun dışında vakit öldürebilmek için okunur. Ve Madeline ablamızın "dışlanan insan"lara sanırım zaafı var. (Sadece iki kitabını okudum.) Hikayeleri Partoklos ve Kirke'nin ağzından okuyuculara aktarması bunun güçlü bir örneği olabilir. Açıkçası Akhilleus'un Şarkısı kitabından sonra Ben, Kirke'yi okumak beni hayal kırıklığına uğrattı çünkü o kitap benim için gerçekten çok güçlü bir kitaptı. Bu yüzden Ben, Kirke gözümde iyice sönükleşmiş olabilir. Ama düşüncem, eğer iki kitabı da okuyacaksanız, Akhilleus'un Şarkısı'nı sona saklamanızda fayda var. (Yemek yerken tatlıyı sona saklayanlardansanız.)
Ben, Kirke
Ben, KirkeMadeline Miller · İthaki Yayınları · 202133,7bin okunma
352 syf.
7/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
öteki kitaplarına kıyaslarsam sıkıcı ama okunabilir.
6 kitabını okumuştum. Yaşadıkları beni şaşırttı. Hakkında hiç bir bilgim yoktu. Sonunda mutlu olmasına sevindim. 7 erkek ile yaşaması bile başlı başına başarı bence. Yemek tarifleri şart mıydı? Kitapta yer doldurmek için bizim dizilerdeki bakışma sahnelerini hatırlattı. 6 kitabı severek okudum ama şunları yapın bunlar önemli gibi şeylerin sadece başını ve atlaya atlaya okuduğumu itiraf ediyorum. Biraz kişisel gelişim ve röpörtaj içeren bölümleri var. Fazla uzatmadığı için tavsiye ederim.
Acı Tatlı Hayat Hikayem
Acı Tatlı Hayat HikayemSarah Jio · Pena Yayınları · 2020331 okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
#arzununokudukları #okudumbitti #yorum #ejderha
Kahvekokulukitaplar1
Kahvekokulukitaplar1
@marticocukkitaplari @ekrem_altintepe #nandiyaejderhası
Nandiya Ejderhası - Nandiya Maceraları 1
Nandiya Ejderhası - Nandiya Maceraları 1Ekrem Altıntepe · Martı Yayınları · 20225 okunma
Reklam
Stresli, öfkeli veya üzgün olduğunuzda yemek yemeyin. Olumsuz bir duygusal durum, bağırsak-mikrobiyota-beyin ek­seninin dengesini bozabilir. Bağırsaklarınızı daha geçirgen hale getirir; bağırsağa dayalı bağışıklık sistemini harekete geçirir ve bağırsak duva­rında bulunan endokrin hücrelerini stres hormonu olan norepinefrin ve serotonin gibi sinyal moleküllerini sagılamaları için tetikler. Aynı zamanda bağırsaklarınızdaki önemli mikropların, özellikle laktoba­sillerin ve bifidobakterilerin sayısını azaltabilir. Tüm bunlar, bağırsak­larımızdaki mikropların davranışlarını önemli ölçüde etkileyebilir. Bu yüzden, yemeğe oturmadan önce bedeninizi ve zihninizi dinle­yerek o anki duygularınızı anlamaya çalışın. Stresli, endişeli veya öfke­liyseniz bağırsaklarınızdaki hengameye bir de yemek eklemekten ka­çınmaya çalışın.
İLAHİ DİNELRDE ORUÇ;
YAHUDİLİKTE; orucu ifade eden “Taanit” kelimesi “yas, nefse eza etmek, pişmanlık ve imana dönüş”manasına gelmektedir. En önemli oruçları; Yom Kippur’dur. Oruç, güneşin batması ile başlar, ertesi akşam gökyüzünde yıldızların görünmesiyle son bulur.(25 saat) Oruca başlama yaşı erkelerde 13, kızlarda 12’dir. Yom Kippur orucunun, Hz. Musa’nın Tûr
Sarayın sofracıbaşısı, şahın üstüne yemek damlatır. Şah, "Asın şunu!" diye emreder. Adam geri kalan yemeği de şahın üstüne boşaltır. Bu sefer hoşuna gider ve gülmeye başlar. "Bunu niçin yaptın?" diye sorar. Sofracı, "Mademki beni astıracaksın, yaptığım hata, önemli bir şey değildi. Bari daha büyük bir iş yapayım ki, asılmaya değsin,"der.
"İnsanların yaşama­sında önemli olan, ayrıntılar değil mi? Ayrıntısız yaşayan yalnız bitkiler.Azotlu, sulu, klorofilli, güneş ışıklı bir yaşama. Biraz da hayvanlar. At, aşacağı kısrak topalmış, kemikliymiş aldırmaz. Gene de yem yediği ahırın, çifte koşulduğu tarlanın yolunu ayı­rır. Köpekler, görmeye alışmadıkları bir çeşit giysi giymiş insa­na havlarlar. Ya insanlar?Onların yaşamasında her şey ayrıntı. Önemli olan yemek değil, yenecek yemeğin çeşididir; giysi değil, giysinin çeşidi; ayakkabının çeşidi. Günlerin adı bile ... Belli gün­lerde belli yaşamaları vardır. Pazar günleri pazarlık yaşamaları­nı kuşanırlar, çarşambaları çarşambalık! Hep ayrıntılar! Paranın sayısı gibi."
Sayfa 101 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Hayatta en önemli şey nedir? Açlık çekilen bir ülkede biri­ ne bu soruyu sorarsak cevap "yemek" olacak; donmakta olan bi­rine aynı soruyu sorarsak cevap "sıcak" olacaktır. Kendini yalnız ve çaresiz hisseden birine soracak olursak cevap mutlaka "diğer insanlarla beraber olmak" olacaktır. Ama bütün bu ihtiyaçlar giderildikten sonra, bütün insanla­rın ihtiyacı olan bir şey daha var mıdır hala? Filozoflar buna "evet" diye cevap verirler. Onlara göre insan sadece ekmekle yaşayamaz. Tabii ki bütün insanlar yemek yemelidir. Ayrıca sevil­meye ve ilgi görmeye ihtiyaçları vardır. Ama bütün insanların ih­tiyacı olan bir şey daha vardır: Kim olduğumuzu ve neden yaşa­dığımızı bilmek. Neden yaşadığımız konusuna ilgi duymak pul biriktirmek gibi rastlantısal bir ilgi değildir. Böyle sorularla ilgilenen insan neredeyse bu gazegende var olduğumuzdan beri insanların üze­rinde konuştukları bir şeyle ilgilenmiş oluyor. Uzayın, yerkürenin ve burada oluşan hayatın ne olduğu sorusu, son olimpiyat oyun­larında en fazla altın madalyayı kim aldı sorusundan çok daha büyük ve önemli bir sorudur.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.