"Yenilik getirmek ne zor imiş bizim Türkiye'ye? Işık getirmek ne zor imiş?"
Köy Enstitüsü'nden çıkmış köy öğretmenine yakışan bir kitap. Fakir Baykurt bizlere Anadolu'yu, köyü anlatıyor. Köy insanlarına ve onların sorunlarına değiniyor. Eğitim, bilim, kardeşlik, dostluk ve barış gibi evrensel kavramları da es geçmiyor. Yalın bir dili
Böylesine önemli ve tüm edebiyatseverlerin okuması gereken bir kitaba benim gibi basit bir okuyucunun inceleme yazısı yazmasının gereksiz bir şey olduğunu düşünerek açıkçası yazmayı pek istemedim. Ama genellikle okuduğum kitaplar hakkında hiç olmazsa bir kaç satır da olsa bir şeyler yazma alışkanlığı beni rahat bırakmadı. Affınıza sığınarak kitap
"İnsan öğrendikçe, bildikçe evrenselleşir."
Tutkusu öğrenmek, öğretmek ve paylaşmak olan bir bilim insanının hikayesi. Yaşamı boyunca ilklerin, değişimin ve gelişimin öncüsü olan Mustafa İnan'ın hikayesi..
Onun yaşamına tanık olurken ülkemizde bilimin, bilim insanının ne zorluklar çektiğine de tanık oluyoruz aynı zamanda. Eğitim
Gabriel Garcia Marquez, Latin Amerika edebiyatının bilindiği üzere en bilinen kalemlerinden biridir. Nobel ödülü de vardır. Lakabı Gabo dur. Aynı zamanda oyun yazarlığı, hikaye yazarlığı, siyasi aktivist, gazeteci de demek gereklidir. 2014 senesinde ölmüştür. Büyülü gerçekçilik türünde eserleri ile bizlere kendini tanıtmıştır. Büyük gerçekçilikte bilindiği üzere
"Taht kurmuşsun kalbime en güzel yerindesin." Bir yenilik olsun ve incelememe şarkı sözüyle başlayayım. Zira
Yaşar Kemal'in bendeki yerini anlatması adına oldukça yerinde Esengül'ün şarkısı.
Öyle düşünüyorum ki,
En iyi yerli yazar,
Nobel almalıydı dediğim yazar,
Külliyatını tamamlamak istediğim yazar,
İnce Memed ile gönlümde taht
Tebessüm 🙂
İnsanlara yenilik lâzım!
Adam, cami önünde kör bir dilenci görür.
Ertesi gün dilenci yine aynı yerdedir ama bu defa
kör değil, topal olmuştur. Üçüncü gün dilenci yine
oradadır ve bu defa sağır ve dilsizdir.
Adam hayretle "Yahu dilenci bey" der "Her
gün değişiyorsun, bir gün kör, bir gün topal..."
Dilenci tebessüm eder: "Ne yapayım beyim, iyi iş yapmak için hep yenilik gerekiyor! "
#alıntı
YouTube kitap kanalımda Puşkin'in hayatı, bütün kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/nljKaOPQcBI
Hepiniz Gogol'ün paltosundan çıkmış olabilirsiniz beyler fakat Puşkin'in o paltoları diktiği dükkan olmasaydı kusura bakmayın ama hiçbir yerden çıkamazdınız!
Şu incelemede 19. yy ortası
Budala romanının narrator-anlatıcı perspektifinde incelenmesi.
Dostoyevski tüm dünyada çok okunan bir yazar. Bizde de öyle. Siteye baktığınızda bu eser hakkında yetmişe yakın inceleme olduğunu görürsünüz. Bu anlamda, madem bu site sıkı okurların olduğu bir mekan, o halde, farklı türde incelemeler yapmasak ayıp olurdu.
Siteye ilk geldiğim zaman
Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İn- cecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı... ve
Büyük bir merakla başlayıp hayranlıkla bitirdiğim nadir kitaplardan biri daha. Goerge Orwell' in kalemini daha önce hiç okumamış ve niye okumakta gecikmişim diye müteessirim. Uzun zamandır kitaplığımda duran ve okumamı bekleyen kitap, bu sayfada tanıdığım değerli bir şahsiyetin önerisi üzerine kitaplıktan çıkıp, yatağımın baş ucuna yerleşti. Çünkü