Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Biliyorum kısa alıntı seviyorsunuz ama bu uzun alıntı okumaya değer.
İki adam alın. Fizik ve ahlak bakımından tamamen aynı ol­sunlar. Kıyaslamayı basitleştirmek için ikiz diyelim. Daha sonra ayırın bu iki adamı. Farklı ortamlara götürün. Birincisini bir or­manın dibine götürün, oduncu olsun. İkincisini bir saraya yerleş­tirin, bir efendi olsun. Zaman geçsin, yeni koşullar içinde kalsın her ikisi de. Yirmi yıl sonra yine alın bu iki adamı. Kıyaslayın. İri elleri, kamburlaşmış sırtı, açık havanın esmerleştirdiği yüzüyle oduncu, büyük ihtimal göbekli ve nazlı biri haline dönüşen kardeşiyle fizik bakımından belli belirsiz bir benzerlik gösterecektir artık. Üste­lik bu iki adam aynı biçimde de düşünmeyecek, toplum hakkında farklı yargılarda bulunacaklardır. Denemeye değer. Aslında gerek de yok. Yaşam gerçekleştiriyor zaten bu deneyi. Bunun için etrafımıza bakmamız yeterli. Okul sıralarında birlikte olan çocuklar, yabancı oluyorlar birbirlerine büyüyünce. Birbirlerinden ayrılmayan gençlik arkadaşları, ara­ya biraz ayrılık girince birbirlerini unutuyorlar ve yaşamın akışı içinde geriye kalan tek ortak noktalarının anıları olduğunu fark ediyorlar. Bunun nedeni aynı ortamda yaşamamış, aynı yolu izlememiş olmaları. Bizim örneğimizde de oduncu ile efendi, sömürülen ve sömüren oldular.
Sayfa 237Kitabı okudu
Ve kalbini kıran biri olduğunda Efendimiz ile Hz. Ebubekir’in şu kıssasını daima anımsa: Sevgili Peygamher’imiz yakın dostu Hz. Ebubekir’le Medine’nin sıcak bir günü oturmaktadırlar. Biraz sonra içeriye bir adam girer. Etrafına baktıktan sonra Hz. Ebubekir’in yanına oturur ve hemen çirkin sözlerle Hz. Ebubekir’e saldırmaya başlar. Hakaret eder,
Reklam
Bitkiler ne zaman dikilir, ağaçlar ne zaman budanır
Ay, Dünya’nın uydusu olması hasebiyle günlük hayatımızda birçok şeyi etkiler. Çekim kuvveti sebebiyle akla gelen ilk etkisi med-cezir hadisesidir. Bununla birlikte çiftçiler için de çok önemli bir veri kaynağıdır. Ay’ın belirli evreleri vardır. İlk günler hilâl formunda olan Ay, batıdan doğar ve her gün büyür ve her gün biraz daha doğudan doğar. Ay’ın hilâl formuna bakarak, eğer onun uç kısımları yukarı doğru bakar ve tabiri caizse su koyulsa düşmeyecek şekilde bir çukurluk oluştuysa bu ay, iyi yağış var derler.
Sözde sahte alçakgönüllülüğümüz çekici değil ve başkalarını sizi sürekli yükseltmeye zorlar. Bu ihtiyaç, diğerlerine yorucu gelir, onları sizden kaçınmaya iter ve düşük bir özgüven için gereksiz bir destektir. Artık kendinizi değersiz hissetmenize gerek yok. Size hem güçler hem de zayıflıklar verildi. Tanrı sizi sadece "meleklerden biraz daha aşağıda" yarattı ve hiçbir zaman özünden vazgeçmenizi istemedi.
Carpe Diem ya da Nergis Gübresi
"Topla gül goncalarını toplayabilirken, Zaman akıp gidiyor: Aynı çiçek sana bugün gülümserken, Yarın solup gidiyor. "Durdu. "Topla gül goncalarını toplayabilirken," diye tek­rarladı Keating. "Bu fikrin Latincedeki karşılığı Carpe Diem'dir. Bunun ne anlama geldiğini bilen var mı?" "Carpe Diem,"
KONUĞUM OL Bir akşam konuğum ol oturup konuşalım biz bize Anıların çubuğunu yakıp uzatalım geceyi biraz Geçmişe bir el sallayıp
Reklam
İnsanın Yaratılışı
"Anatole France'ın bahsettiğ bir miti de buraya almadan geçemeyeceğim: Rivayete göre Prometheus, heykel yapmasını bilen bir titandı, birçok heykel yapmış, onlara can vermişti.Bir gün Prometheus atölyesinde çalışıyordu. Çamurdan, insanlara ait birçok kollar, bacaklar, kafalar, kalpler yapmıştı. Yaptığı uzuvları birbirine ekleyerek tamamladığı küçük heykelleri raflara diziyordu. Fakat daha işini bitirmemişti. O sırada Şarap Tanrısı Dionysos atölyeye geldi. 'Prometheus, çok çalıştın, yoruldun, haydi biraz gezelim, eğlenelim.' dedi. Gezdiler; eğlendiler, şarap içtiler. Prometheus atölyesine döndüğü zaman azıcık sarhoştu. Bu yüzden bazı hatalar yaptı. Küçük bir gövdeye büyük bir baş taktı, büyük bir gövdeye mahsus olan uzun kolları küçük bir gövdeye iliştirdi.İnsanlarda görülen kusurlar buna atfedildi."
*** Acıma olduğu zaman, insan biraz daha derinlemesine bakmamış, insanlardan uzaklaşmamış demektir. Eğer uzaklaşmışsa, insanlar ona hiç lazım değildir, ona kendi kendine olmak yeter. Ben çok derinlere baktım. ***
Sayfa 253 - Kafka YayınlarıKitabı okudu
Âşık Seyranî Şiir Yarışması Birincilik ödüllü şiir 2019
ASRA YEMIN OLSUN* Canan Köksal –Vel asr –İnnel insane le fi husr Zamana yemin olsun Ateşe kanat çırpan pervaneye de
Kayseri Büyükşehir Belediyesi Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Anne yüreği her zaman biraz daha yumuşaktır.”
"Biraz zaman ver," diye seslendi kendine. "Biraz daha zaman." Zaman! Zaman! Onun bitmek tükenmek bilmeyen feryadıydı zaman.
Sayfa 134Kitabı okudu
Üzüntünün içtenliği iyi bir yüreğin olduğunu gösterdi. İyi yürekli çocuklardansa her zaman bir şeyler umulabilir; biraz yara- maz da olsalar, bazı kötü alışkanlıkları da olsa. Daha doğ- rusu, doğru yolu bulacakları umudu vardır her zaman için.
Sayfa 107
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.