Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Zengin olsun, fakir olsun, insan hasta oldu mu hekimin kapısını çalar. İşinin yürütülmesini isteyen herkes de yürütmesini bilene başvurur. Kumandan kalkıp, kendine gerçekten muhtaç olanlara: "Aman bırakın, kumanda edeyim" diye yalvarmaz.
Çalışarak zengin değil fakir bile olunamayan bir zaman.
Reklam
120 syf.
5/10 puan verdi
·
22 günde okudu
VİCTORİA “ Aşk insanı mahvedebilir, tekrar ayağa kaldırabilir ve yeniden dağlayabilirdi; bugün beni, yarın seni ve ertesi gece onu sevebilirdi, işte böyle istikrarsızdı.“ Açlık romanıyla kalemine hayran kaldığım ama aynı etkiyi bu eserinde hissetmediğim bir roman oldu. Kitabın çevirisi bunda etkili miydi diye düşünüyorum çünkü başka yayınevinden okuyanlar çok sevmiş. Olaylar arasındaki geçişler, zaman akışı, cümlelerin çevirinden dolayı basit bir anlatıma kaçıyor olması kitabın günlerce elimde sürünmesine yol açtı. Velhasılı sevemedim ben bu romanı. Zengin kız fakir oğlan aşkı, birbirlerine kavuşamayışı, beni hiç etkilemeyen aşk hikayesi yirmi iki gün sonunda nihayet bitti. Başka yayınevinden tekrar okur muyum sanmam. Göçebe kitabını da okuyup yazara veda edeceğim. Kitapla kalın…
Victoria
VictoriaKnut Hamsun · Can Yayınları · 20231,001 okunma
Memleket İsterim Memleket isterim Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun; Kuşların çiçeklerin diyarı olsun. Memleket isterim Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun; Kardeş kavgasına bir nihayet olsun. Memleket isterim Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun; Kış günü herkesin evi barkı olsun. Memleket isterim Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun; Olursa bir şikâyet ölümden olsun.
Zenginin zengin diye derdi olamaz.Fakirin fakir diye. Gencin genç diye. Yaşlının yaşlı diye. Kime hak lan bu dert dediğiniz şey?
Sayfa 197Kitabı okudu
Reklam
Ünlü bir sinema yönetmeni şöyle diyor "Bir insanın çok okuyabilmesi için ya çok zengin ya da çok fakir olması gerekir." Ben şunu da ilave ederdim: ya da hapishanede olması
Memleket isterim Ne başta dert ne gönülde hasret olsun; Kardeş kavgasına bir nihayet olsun. Memleket isterim Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun; Kış günü herkesin evi barkı olsun.
Ekonomik gelişmelerin artarak büyümesi, yalnız zengin ulusların bir imtiyazı olarak kalmış, onlarla fakir uluslar arasındaki fark giderek dev boyutlara ulaşmıştır.
MEMLEKET İSTERİM Memleket isterim Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun; Kuşların çiçeklerin diyarı olsun. Memleket isterim Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun; Kardeş kavgasına bir nihayet olsun. Memleket isterim Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun; Kış günü herkesin evi barkı olsun. Memleket isterim Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun; Olursa bir şikâyet ölümden olsun.
Reklam
Güzel, zengin kızla yakışıklı ve bir o kadar gururlu fakir oğlanın eksik olmadığı televizyona, dondurma tanıtırken kadın pazarlayan reklamlara, kitleleri uyuşturan futbola, insanları aptallaştıran popüler kültür zırvalıklarına, vıcık vıcık yaşanan aşklara, sistemin koyunlarının tapındığı siyasi putlara, milyon dolarlarla oynayıp Müslümanlara kanaat etmeyi öğreten din hocalarına, sanatı bir klozet markası sanan cahil insanlara bir saniye dahi olsa tahammül edememek...
Ben Tanrı’ya benzer, Tanrı’dan olmuş Türk Bilge Kağan, Tanrı irâde ettiği için, hâkanlık tahtına oturdum. Ey milletim, ey hânedânım! Sözlerimi dikkatle dinleyin! İleride gün doğusuna, güneyde gün ortasına, batıda gün batısına, kuzeyde gece ortasına kadar bütün milletler şimdi bana tâbidir. Bugünkü gibi kargaşa olmaksızın Türk Hâkanı Ötüken’de
517 syf.
·
Puan vermedi
Aramızda Martin Eden olarak doğan ve daha sonra kendini keşfedemeden halkın arasına karışmış insanlar olabileceğini sanıyorum… Oysa Martin keşfede keşfede artık kendine bu dünyada bir yer bulamaz olmuştu. Sonu hakkında ipucu vermeden nasıl bir inceleme yazacağım bilemedim ama spoiler yemek istemiyorsanız buradan sonrasını okumaya devam etmemenizi öneririm. Romanımız zengin kız fakir oğlan hikayesiyle başlasa da sonu öyle toz pembe bitmiyor, maalesef. Martin’ in Ruth gibi korkak bir yüreğe yanması en trajik kısmıydı kitabın. Dönemin aristokrasisini, ikiyüzlülüğünü, sefaleti, yoksulluğu ve cehaleti, sosyalizmi ve hatta karşısındaki kurulu düzeni çok isabetli eleştiren bakış açısıyla gerçekten hiç bir kesime de ait olamadı. Hem aşktan, hem insanlardan yana hayal kırıklığı yaşadığı için kazandığı şanı şöhreti ve parayı değerli bulmadı. Herneyse,intihar güzellemesi yapacak değilim ama şu dünyanın çirkinliğini çok asil bir şekilde protesto etti aslında Sevgili Martinciğim. Üzülmedim değil ama onun o kırgınlığıyla ben de bir öldüm dirildim, çok acı çektiğini hissettim. Bir denizci çocuk denizine kavuştu, güle güle Martin.
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202390,3bin okunma
Yine müzayede sitelerinde dolanıyordum, Phebus Müzayede'de Oğuz Atay'ın bugüne dek hiç görmediğim bir fotoğrafını açık artırmada görmemle şok oldum. Aslında Oğuz Atay'a ilgisini tahmin edebildiğim Haluk Oral kimseye bırakmazdı bu fotoğrafı, nasıl da gözünden kaçırmış? Ben para yönünden pek büyük bir kişi değilim, zengin olsam bile ruhumdaki fakir "saçmalama ulan bir fotoğrafa 1300 lira mı vereceksin!" diye beni vazgeçirir, biliyorum. Paraya acımayacak Oğuz Atay hayranları varsa haberdar etmek istedim. :)
Oğuz Atay
Oğuz Atay
Haluk Oral
Haluk Oral
Zengin ve fakir kesime mensup bireyler de kendi kendilerini tedavi etmeyi sorumsuzluk, kendi başına öğrenmeyi güvenilmez olarak addetmektedir ve otorite tarafından karşılanmayan herhangi bir toplumsal organizasyonu saldırganlığın ve tahrip etmenin bir şekli olarak görür.
1.500 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.