Yirmi beş yaş dünyaya fazla düşkün; otuz yaş fazla çalışmaktan yorgun; kırk yaş anlatılması bir sigarayı bitirecek kadar uzun süren hikâyelerin yaşı; altmış, ah, altmış yaş yetmişe çok yakın; ama elli, olgun bir yaş. Elliyi seviyorum.
Yaşlı doğup gitgide gençleşmek. Tecrübeli doğup, tecrübesizleşmek. Hayatı, bilerek yaşayıp; bilemeyerek tamamlamak.
Biraz daha detaylı yazılmış olsaydı daha da çarpıcı bir kitap olurdu.