Gürkan Can Kaya

28 Nisan 20:12

192 syf.

10/10 puan verdi

Beğendi

Çürüme - eylem sefaleti.. Düşüncelerinin yörüngesini değil, özünü yitirmesi. Kelimelerin boşalmış içlerini doldurabilmek mümkün mü? Bu kelime fuhuşunu bakir bir duyguyla sonlandırmak?.. Sanmam. Bakir duygular için bakir kelimeler gerek. Oysa ağızdan ağıza gevelediğimiz kaç bin kelimeyi tekrar çiğniyoruz dişlerimiz arasında! İnsan miadını doldurmuştur artık. İnsanlıktan eser kalmamıştır. Ya bizler? Müstakbel kadavralarız sadece - kefenlerini ellerinde taşıyan... Ölüme günübirlik kamplar kurmak ister gibi yeryüzünü baştan başa dolaşan cesetler topluluğu... Eylül ayında kitabım çıkmıştı. Ekim'de Çürümenin Kitabı'na bi göz atayım demiştim. İkinci sayfada "Anti-Peygamberlik" diye bir başlık vardı. Şaşırıp kalmıştım. Çünkü Anti-Peygamber kavramını ben de yazmıştım kitabımda, hem de ne kadar bakir bi' duyguyla. Sonra hemen gidip kitabı satın aldım. Okumaya başladım. Sarsıldım. Kendi hissettiklerime, kendi yalnızlık biçimime, kendi varoluşuma ve olmama çaba'ma bu kadar yakın, bu kadar aşina birine hiç rastlamamıştım. Değerli ve 'bana benzerliği yönünden' şaşırtıcı bir kitaptı. Kesinlikle okuyun derim..

Çürümenin KitabıEmil Michel Cioran · Metis Yayınları · 202110,4bin okunma

Reklam

Gürkan Can Kaya

26 Kasım 2023 22:18

384 syf.

Cemil Meriç'in Tavsiyesiyle..

7/10 puan verdi

Beğendi

İrade Terbiyesi, son zamanlarda okuduğum sağlam bir kurgu-dışı metindi. Kitabın büyük bir titizliğin ürünü olduğu aşikâr. Normalde incelemelere bende uyandırdığı duyguların şiirsel cümleleriyle incelemeler yazan bir insanım fakat bu kitap öyle bir kitap değil.... Öncelikle yazarın titizliğini bir kenara bırakıp yayına hazırlayan Ömer Faruk Can'ı tebrik etmek istiyorum. Kitap, ancak bu kadar kaliteli bir hazırlıkla basılabilirdi. Yazardan büyük bir methiye bile dizmek mümkün diyebilirim :) Bunun başlıca sebebi tabii ki tenkit meselesi. Ömer Faruk, yazarın anlattığı noktaları hemen durup dipnotlarla öyle güzel eleştiriyor ve nehrin akışına öyle bir kıvrımla bağlıyor ki... Gerçekten de dürüst bir entelektüele bu deni aç ve susuz kaldığımız şu çağda tartışılmaz bir titizlik ürünü ortaya çıkarmış. Onun dışında kitaptan çok fazla bir şey alamadım. Sevdiğim bir kitaptı ve birçok fikrine katılıyorum. Fakat bana ekstra bir şey kattığını söyleyemem. İrade Terbiyesi konusuna ben zaten takık bir insan olarak küçüklüğümden beri irademi bu noktaya göre inşa etmiştim. Ve yazarın ortaya sunduğu metotları halihazırda ziyadesiyle kullanmakta, hatta bunların ilerisinde bir serüvenin dahilinde olduğumu bile söyleyebilirim. Yine de iradesi şapşala dönmüş şu günümüz dünyasında birçok insana gayet faydalı bir eser olacaktır. Tavsiye ederim.

İrade TerbiyesiEthem Bakar · Ketebe Yayınevi · 2023396 okunma

Gürkan Can Kaya

12 Kasım 2023 12:46

440 syf.

Puan vermedi

Sonunda

İki senelik bir bekleyişten sonra John Verdon'un dehasına tekrar tanık olabildik. Başı ve on parmağı koparılmış bir ceset. Cinayet mahallinde katilin parmak izleri, elbiseleri... Hatta cinayet de katilin malikanesinde işleniyor. Hem de katilin cinayet saatinde arazisinde olduğu telefon kayıtlarıyla kanıtlı. Peki katil ortadayken kimi, niye arayacağız? Bir tanıdık Dave Gurney'den olayı çözmesini, zira bütün ispatlarla yakalanan 'katilin' masum olduğunu öne sürüyor. Sadece bir araştırmasını ve kendi yorumlarını katmasını söylüyor. Olayı biraz araştıran Dave Gurney, tanıdığının şüphelerine hak vermeye başlarken, cinayet mahalline göz attığı sırada, arabasına başı kesilmiş bir tavşan bırakılıyor. Bunu bir tehdit olarak algılayan, dolayısıyla şüphelerinde haklı çıkan Gurney; olayı daha derinlemesine araştırırken olaylar iyice karmaşık bir boyuta geliyor. En sonunda bir cinayet daha işleniyor ve bütün deliller bu kez de Gurney'i gösteriyor. Bu kadar katmanlı gizem ve suç örgüsünün arasından kıvrak bir zekâyla sıyrılmak...

Yılan AvıJohn Verdon · Koridor Yayıncılık · 2024541 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör

Gürkan Can Kaya

26 Ekim 2023 20:06

415 syf.

10/10 puan verdi

Beğendi

7 günde okudu

Huzursuzluğun Romanı!

Felsefeyi şiire kalbeden yazar: Ahmet Hamdi Tanpınar. Hazinelerle dolu bir sarayın yalnızca revakı: romanları. Bir kelimeleyle, bir kelimelik kâinat... Türk'ü küçük gören 'sözde Türkçü'lere en şairâne karşılık. Batı'nın yüzyıldır dilden düşürmediği 'sözde hakikatlerin' boş yüzlerini gözler önüne seren, onu kendi

HuzurAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 201916,4bin okunma

Gürkan Can Kaya

12 Ekim 2023 22:02

192 syf.

"Siz adamsanız, ben olmayacaktım!"

10/10 puan verdi

Beğendi

Toplumun değer dediği nedir? Bir prangadır olsa olsa... Belki de o bile yoktur, pranga kendi zihnimizdir yalnızca. Kendi kendimizi tutsak ettiğimiz düşüncelerle sokakları adımlıyoruz, aylak imgeler dolaşıyor tahayyülümüzde. Ve bir bakıyoruz, gerçeklik içinde kaybetmişiz kendimizi... Bir toplum... Ne toplumu? Fazlasıyla psikolojik, ziyadesiyle nevrotik. Muhteşem bir kitaptı. Aylak Adam'ı bu kadar geç okuduğum için pişmanım. Bir pişmanlık tecrübedir çoğu zaman, siz de pişman olmayın :)

Aylak AdamYusuf Atılgan · Can Yayınları · 201959,9bin okunma

Reklam

Gürkan Can Kaya

12 Ekim 2023 21:56

320 syf.

10/10 puan verdi

Beğendi

Kendinize Gelin!

Evet, kitabın mottosu bu. "Kendinize gelin." Kayboluyoruz, gözlerimiz nerede? Nereye bakıyoruz bu dezenformasyon ortasında, nasıl bulanık bir algımız var? Sosyal medya... Nasıl da tutsaklaştık! Nasıl da kendimizden iğrenir olduk - kendimize duyduğumuz korkumuzdan! Vaktim olsa, çok daha uzun şeyler yazardım. Döner bir daha yazarım gerekirse: Mühim konu...

Çalınan DikkatJohann Hari · Metis Yayınları · 01,520 okunma

Gürkan Can Kaya

12 Ekim 2023 21:51

213 syf.

7/10 puan verdi

Beğendi

Çok fazla uzun uzun yazmak istemiyorum. Kitap camide yapılan bir konuşmanın kitaplaştırılmış hâli. Her ne kadar dolu ve ufuk açıcı bilgilerle deviniyor olsa da açık konuşmak gerekirse manipülatif cümleleri, yanılgılı genellemeleri bakımından oldukça can sıkıcıydı. Bir örnekle en düşük seviyede bir filozofu bile sayfalarca anlatan Necip Fazıl; evrim teorisi konusuna geldiğinde bir paragrafla, yalnızca "maymundan geldiğimizi ileri sürenler doğru söylüyor, ispatı da kendileri" diyerek konuyu bitiriyor. Ve bu sıklıkla devam ediyor. Seyirciye oynayan bir kitaptı. Entelektüel kelimesinin en vazgeçilmez sıfatlarından biri olan dürüstlük yoktu bu kitapta. Kitleye hitap eden, göz boyayan kelimelerle doluydu...

Batı Tefekkürü ve İslam TasavvufuNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 20131,797 okunma

Gürkan Can Kaya

02 Ekim 2023 20:08

192 syf.

Karanlıktan seslenen ışık dolu bir kitap...

10/10 puan verdi

Beğendi

Hiç olmaya mahkûm, mahkûm olduğu kadar istekli... Hiçliğın aldırışsız tavırlarında parçalarına dağılan bir haykırış... 7 yıllık dostumun, ömürlük serüveni. Kitabı okurken Mert Bakırkaya'nın derinlerini okudum. Defalarca kez rastladığım kişiliğinin bana bakan suretiyle karşı karşıya kaldım. Yazarken de, yayınlarken de yanındaydım. Ne düşündüyse, ne ıstırap çektiyse en dibine indi gözlerim ve kelimelerinin derininden yazarın iç dünyasını tanıdım. Yaşamaktan korkan ve ölüme kanatlanan bir karakter, hayallere karışan yaşlılıklar... Bir bakış ve fark ediş korkusuyla varoluşunun kaçınılmaz yazgısıyla göz göze kalmak. Yapayalnız ve kapkaranlık. Karşında geleceğin; korktuğun, nefes nefese kaçtığın geleceğin... Belki de geçmişin? Herkese gözüm kapalı tavsiye ederim, ben arkadaşıma güveniyorum. Siz de kitabına güvenin!

HiçMert Bakırkaya · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 20239 okunma

Gürkan Can Kaya

01 Eylül 2023 23:41

335 syf.

Friedrich Nietzsche - Böyle Söyledi Zerdüşt! (10/10)

10/10 puan verdi

Beğendi

6 günde okudu

Böyle Söyledi Zerdüşt Kelimeleri birer ok gibi kullanabilir mi insan - üstelik kendi kendine çevirip saplamak için? Ya yıldırımlar düşürür mü düşünceler, ruhun miskin yataklarına? Kendi hakikatinin peşinde, hakikatten ziyade yola dikiliyken gözler ve kendi acılarının derininden yaratılan bir değer... Tanrıyı boğan ellerimiz, insan ruhunun çöplüklerinden çıkarabilir mi kendi değerini? Kendi kendimizden, yeni baştan, bir Tanrı daha yaratabilir miyiz önceki gibi?

Nietzsche Ağladığında

Böyle Söyledi Zerdüşt

Yeraltından Notlar

Friedrich Nietzsche

Böyle Söyledi Zerdüşt

Böyle Söyledi ZerdüştFriedrich Nietzsche · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202037,8bin okunma

Gürkan Can Kaya

20 Haziran 2023 15:59

415 syf.

Yalom'un Üstüne Devrilen Put!

7/10 puan verdi

Beğendi

Çağının çok ötelerindeki kulaklara seslenen bir ağız; kendi çağının kulakları tarafından dinlenmeyen bir ağız: Nietzsche! Peki derdi neydi Nietzsche’nin? “Duyabiliyorum; yaklaşan buhranın, Nihilizm’in ayak seslerini duyuyorum!” diyen Nietzsche, “İnsan; Üst-insan’a giden yolda bir köprüdür, bir öteye-geçiştir!” diyen Nietzshce, “Doğru zamanda

Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352,3bin okunma

Reklam

Gürkan Can Kaya

04 Aralık 2022 22:11

544 syf.

10/10 puan verdi

Beğendi

5 günde okudu

Her ücrasında hazineler barındıran Anadolu... Her kuytusunda gariplikler barındıran Anadolu insanı... Tabularımızla, zayıflıklarımızla, yüceliklerimizle biz Anadolu insanları... Feride'nin çocukluğuyla başlayan ve Anadolu'yu bucak bucak gezerek öğretmenlik yaptığı bir serüven. Kendimize tutulan bir ayna... Fakat asla bir dev ayna değil, neysek oyuz kitapta... Avrupa'ya perestiş eden aydınlar sürüsünü görüyoruz. Karanlıklarıyla, tüm kanatlanmak isteyen tecessüslerin kanatlarını birbirine bağlayan siz aydınlar. Avrupa, okyanusta damladır. İçimizdeki okyanusa gözlerini yumup şapşal gözlerini Avrupa'ya çeviren aydınlar... Kültürümüz öyle zengin, öyle tahıllı bir ambar ki... Fakat siz kıçı kırık Avrupa'yı heceliyorsunuz. Avrupa, Asya'dan mefhum aşıran 40 harami yuvası... Türk de bu 40 haraminin mallarını sırtında taşıyan deve sürüsü, çağımızda! Halbuki dürüst bir aynayla asıl ganimeti kendi içimizde bulabiliriz. Ama kurtuluş, bize gökkuşağının altı kadar uzak. Çünkü bizler, hâlâ gökkuşağının altındaki hazineye inanan çocuklar kadar hayalperestiz. Çalıkuşu, bu aynanın kendisi. Atatürk boş yere mi yıllarca başucu kitabı olarak yanında taşıdı? Tabii ki dünya edebiyatı yapbozun vazgeçilmez parçası. Fakat bir Türk olarak bütünü görmek istiyorsak önce Türk edebiyatının üstü küflenmiş hazinelerini incelemeliyiz. Şapşal gözlerini azıcık da kendine çevir, birazcık da kendine perestiş et... Kitapla kalın!

ÇalıkuşuReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 2019101,9bin okunma

Gürkan Can Kaya

19 Kasım 2022 23:33

256 syf.

10/10 puan verdi

Beğendi

Sis ve Gece

Kırlangıç Çığlığı

İstanbul Hatırası

Kayıp Tanrılar Ülkesi Her kitap, içinde bulunduğu cemiyetin ve o çağın yankısıdır. Haykırışıdır zaman zaman. Acı ne kadar büyükse feryat o kadar yankılanır; diğer diyarlara, diğer çağlara dokunur. Aşkı bilmeyenlerin, yaşamayı ve hissetmeyi sevmeyenlerin ülkesi: Doğusunda dağları, Batısında denizi, Kuzeyinde soğuğu ve Güneyinde

Bir Aşk MasalıAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 20228,2bin okunma

Gürkan Can Kaya

08 Kasım 2022 14:38

112 syf.

10/10 puan verdi

Beğendi

Sıfır Noktasındaki Kadın, İran sosyolojisinin ve orada yaşayan insanların psikolojisinin aydınlatıcısı bir nevi. Sıfır Noktası nedir; dip, kime göre dip ya da kime göre zirvedir? Kadını insandan ayırmak fikriyatı hangi çağın 'parlak' fikridir? Firdevs'in acılarını birçok kişi okudu, hatta birçok kişi paylaşıyor belki.

Sıfır Noktasındaki KadınNevâl El-Seddavi · Metis Yayınları · 201613,5bin okunma

Gürkan Can Kaya

20 Ağustos 2022 13:37

1025 syf.

10/10 puan verdi

Beğendi

51 günde okudu

Bu ölümsüz eserin incelemesine bir ‘’karamazovluk’’ pervasızlığıyla sarılmak istemiyorum. O yüzden dün bitirmiş olmama ve bitirdiğimden beri şımarık bir çocuk heyecanıyla bu satırları yazmak istememe rağmen tutuyorum kendimi. Çünkü aklımdan geçecek hadsizce bir söylemi bu eserin incelemesinde barındırmak kaygısı bile sarf ettiğim kelimelere

Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202334,6bin okunma

Gürkan Can Kaya

28 Mayıs 2022 02:06

339 syf.

10/10 puan verdi

Beğendi

23 günde okudu

İlk önce Cemil Meriç'in kendisiyle başlamak istiyorum. Hatay henüz Türklere ait bir toprak değilken göçmen olarak gelmiş, Türkleşince de orada yabancı kalmış bir kişidir kendisi. Dolayısıyla dili ve ırkı dolayısıyla sürekli dışlanmıştır. Bu dışlanma da onu kendi dünyasına, kitaplara ve edebiyata itmiştir: ''Kitap bir limandı benim