Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
O zamanlar dünya gerçekten de bir öküzün boynuzlarında durmaktaymış ve Karanfil Kız'ın bu aşırı gelişmiş iribaşa söyleyecek bir çift sözü varmış. Ama dur bak, en iyisi baştan başlayayım. Şimdi bu Karanfil Kız babasını fazla görememekten şikayetçiymiş. Çünkü adamcağız haftanın her günü, hatta bazen hafta sonları bile geç saatlere kadar çalışır,
KARANFİL KIZ
O zamanlar dünya gerçekten de bir öküzün boynuzlarında durmaktaymış ve karanfil kız'ın bu aşırı gelişmiş iribaşa söyleyecek bir çift sözü varmış. ama dur bak, en iyisi baştan başlayayım. şimdi bu karanfil kız babasını fazla görememekten şikayetçiymiş. çünkü adamcağız haftanın her günü, hatta bazen hafta sonları bile geç saatlere kadar çalışır,
Reklam
“Bunlar nedir?” Carmine, odada başka birinin olup olmadığını görmek için arkasını döndü. Kızın onunla konuştuğunu fark edince çok şaşırdı. “Ateş böcekleri. Bazıları onlara yıldız böcekleri de der.” Haven, “Neden parlıyorlar?” diye sordu. “Böyle mi görebiliyorlar?” Carmine onun yanına gitti. “Sanırım birbiriyle konuşma yolları bu.” “Vay.” “Daha önce hiç ateşböceği görmedin mi?” Haven başını iki yana salladı. “ Blackburn’de hiç yoktu.” Carmine, “Aa, öyle mi? Burada çok var,” dedi. “Kıçlarından ışık veren kanatlı böcekler gibiler.” Haven onun bu tarifi karşısında gülümsedi. “Çok güzeller.” “Alt üstü bir böcek. Özel bir şey değil.” Haven, “Canlılar,” dedi. “Bu onları özel kılar.”
(COK UZUN VE KİTAPTA HERBİR SÖZÜN DÜŞÜNÜLESİ EN NAİF BÖLÜMÜ) “ Momo, şimdi o büyük salonun içindeydi. Burası en büyük kiliseden daha görkemli, en büyük istasyonların salonlarından bile daha genişti. Güçlü sütunların üzerinde yükselen tavan neredeyse görünmüyordu. Etrafta hiç pencere yoktu. Kocaman salonu aydınlatan altın renkli ışık çevrede
Erkeğin tribi olur mu?
- Mualla aşkım bu kıyafet Biraz şey değil mi? - AA ne var Lütfi alt tarafı diz üstü etek . - Senin dizin oldukça yukarıda kalmış bir doktora gidelim istersen... keh...keh...- saçmalama da çekil önümden işe geç kaldım.- Olmaz Mualla arlısı var arsızı var...- Bana guvemiyor musun sen? - Sana değil topluma güvenmiyorum. -Ya bırak Lütfi bırak bu kıskanç Erkek tiplerini hiç yakışıyor mu sana?- seven insan kıskanır. - seven insan arada bir sevdiğini de söyler Lütfi. Bana laf oyunu yapma Mualla git çıkar şu etegi.- işe altındaki donla git diyorsun yani. -?????
Sayfa 18 - Beka sanatKitabı okudu
Aa bu şey değil mi? Instagram timeline’ı?
“Yaşamın herkesçe bilinen, küçük sıkıntılarla ve üzüntülerle dolu karanlık yanını başkalarından saklamayı ve kendinden uzaklaştırmayı o kadar iyi bilirdi ki, onu kıskanmamak olanaksızdı.”
Sayfa 46 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 3.Basım, Ç: Ayşe HacıhasanoğluKitabı okudu
Reklam
" Stoltz: Ama bu hayatta sevmediğin şey ne? Onu söyle. Oblomov: Her şey, durmadan öteye beriye koşmalar, küçük ihtiras oyunları, hele de açgözlülükler, rekabetler, dedikodular, birbirine çelme atmalar, birbirini tepeden tırnağa süzmeler. Konuşmalarını dinledikçe insan budalalaşıyor. İlk bakışta zeki insanlar sanırsın, yüzlerinde ciddilik okunur, ama bütün söyledikleri şu biçim şeyler: "Falanca veya filanca, bilmem ne satın aldı, bilmem neresini kiraladı." Başka birisi:" Aa! Olur şey değil niçin acaba?!" yahut:"falanca dün akşam kulüpte müthiş para kaybetti, bir başkası üçyüzbin kazandı." İllallah bunlardan.Bunlar arasında insanlık nerede? İnsanlığın yüceliği, bütünlüğü nerede kaldı? İnsanlık ufak paralar haline gelmiş...Hayat amma da hayat ha.Ne bulabilir insan orada? Fikir meseleleri mi var, duygu meseleleri mi var?Bu hayatın bir ekseni yok: derin, hayati hiç bir yanı yok!"
Aa bu şey degil mi ya: BEN !
Dağıstan da Avarlar hayatını istediği gibi yaşayamamış insanların mezar taşlarına " yüz yaşına kadar yaşadı ama dünyaya gelmedi " diye yazarlarmış..
“İnsan denen şey, anılarını yakıt olarak kullanıp yaşamını sürdürüyor olamaz mı acaba? O anıların gerçekte önemli olup olmadığının, yaşamın sürdürülmesi açısından hiçbir önemi yok. Sadece yakıt. İster gazetenin reklam broşürü olsun, isterse felsefe yazıları; ister pornografik fotoğraflar olsun, isterse on bin yenlik kağıt para desteleri; ateşe verdiğinde hepsi sadece bir kağıt parçası değil midir? Ateş, ´Aa bu Kant! Ya da, ´Bu yomiuri gazetesinin akşam baskısı´ veya ´Vay, ne güzel memeler bunlar böyle´ diye düşünerek yakmaz onları. Ateşe göre bunların hepsi kağıt parçasından başka bir şey değildir. İşte tam da böyle. Önemli anılar, çok önemli anılar ve hiçbir önemi olmayan anılar... Hepsi sadece ve sadece yakıt.”
"Bakma öyle dik dik yüzüme, az bir şey değil bu. Sevgi nedir bilir misin? Aaa, bilmiyorsundur. Senin köpeksi sevgin benim karnımı doyurmaz deme ha! Sevgi öyle bir şeydir ki... Nasıl anlatayım ya sana? Yok! Anlatamıyorum ki. Sevgi sevgidir. Anladım mı? Sevgi bölünmez, parçalanmaz bir şeydir. Bir tek sevgi var. Aa, nasıl, anladın mı? Bir tek sevgi! İnsan da, Tanrı da onunla sevilir. Köpek de!"
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
Ştoltz: Ama bu hayatta sevmediğin şey ne? Onu söyle. Oblomov: Her şey, durmadan öteye beriye koşmalar, küçük ihtiras oyunları, hele de aç gözlülükler, rekabetler, dedikodular, birbirine çelme atmalar, birbirini tepeden tırnağa süzmeler. Konuşmalarını dinledikçe insan budalalaşıyor. İlk bakışta zeki insanlar sanırsın, yüzlerinde ciddilik okunur, ama bütün söyledikleri şu biçim şeyler: "falanca veya filanca, bilmem ne satın aldı, bilmem neresini kiraladı." başka birisi:" aa! olur şey değil niçin acaba?!" yahut:"falanca dün akşam kulüpte müthiş para kaybetti, bir başkası üçyüz bin kazandı." İllallah bunlardan.bunlar arasında insanlık nerede?İnsanlığın yüceliği, bütünlüğü nerede kaldı? İnsanlık ufak paralar haline gelmiş...Hayat amma da hayat ha,ne bulabilir insan orada? Fikir meseleleri mi var, duygu meseleleri mi var? Bu hayatın bir ekseni yok: derin, hayati hiç bir yanı yok!"
146 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.