Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Yine de, ne Ksenophanes, ne Parmenides, ne Empedokles, ne de başka bir teolog... <hiçbiri> şiir tarafından tanrısal esine tabi olacak şekilde cezbedilmemiştir. Daha ziyade, doğa incelemesini coşkuyla kucakladıkları için, yaşamlarını dindarlığa ve tanrıları onurlandırmaya adadıkları için, iyi adamlar oldular, ama tanrı vergisi yetenekleri olan birer şair olamadılar. Nitekim geride başkalarına da örnek olabilecek gerçek şiirler bırakabilmeleri için, yukarıdan ölçü, âhenk ve ritim konusunda ilham almaları, tanrıların lütfuna ermeleri gerekirdi.
Bu Gidiş Nereye??
Şımartılmış çocuk:topluma zararlı oluyor etrafımızda çok var. Dün okulda üzücü bir olay yaşandı, Veli öğretmene yumruk attı, (çocuğu için) Eğitimin ne olduğunu II.Murat kadar olamasa da; en azından kendi çocuğunu yanlış yollara süreklemeyecek kadar idrak etmiş anne ve babalara ihtiyaç var. Unutmayalım, Çocuklar şımarık doğmaz; diplomalı,maaşlı
Reklam
SEN YİNE GÜLÜMSEYEREK KONUŞ
Anne, aşk ne acı bir şey.Beni seven kız var ya .Hani gece uyuduğum .Sabah uyandığım.Şimdi arkadaşımı seviyor ama ben ikisiyle de gülümseyerek konuşuyorum. Anne kırk yıllık bir kuyuya indi çıktı,indi çıktı.Geçer kuzum dedi.Sen yine gülümseyerek konuş. Kapı biraz daha içeriye açıldı.Pencere biraz daha içeriye.Pişmanlık biraz daha dışarıya...
Sayfa 34
Kentlerden, toplumdan uzakta, bin bir zorluk ve yoksulluk içinde yaşayan ve yine de okuma ihtiyacını nafakasından kese­rek sağlamaya çalışan bu kamyon şoförü; aydın geçinen ama kitaba metelik vermeyen yüz binlerce varlıklı vatandaştan daha uygar bir insan değil miydi?
Sayfa 125
Gelecek, sorunlarla dolu ve belirsizdi ama yine de tüm müphemliğinin içinde cahilce bir umudu da barındırıyordu.
TOPLU CEVAPLAR İddiaların aksine: 1- Said Nursî'nin İstanbul'a geliş yılı 1907 2- Said Nursî'nin Nutuk'u 1908'de basıldı 3- Said Nursî, A.Hamid'e hakaret etmedi 4- Said Nursî, SultanReşat'tan para almadı 5- SaidNursî, Urfa'ya giderken Ankara'ya uğramadı (Fesubhanallahil-azim; onca yalana bunca insan
Reklam
"Ölüm zor" dedim. "Bunu annemin mezarına her gittiğimde tekrar ve tekrar anlıyorum.... Yine de bir gün geliyor ve sen istemesen bile o acı azalıyor. Ondan sana kalan tek şey o acı olsa bile bir gün o acıdan da vazgeçiyor insan. Anısı hep kalbinde kalıyor ama acısı, bir gün mutlaka geçiyor..."
288 syf.
7/10 puan verdi
Yazara ait okuduğum diğer kitaplarına göre daha sönük buldum. Evet yine ters köşe oldum ama bu sefer karakterler bana çok zorlama geldi. Bir yandan da kimsenin kusursuz olmadığını gayet güzel bir şekilde aktarmış yazarımız. Şahsen son cümle bana kimseye güvenmemem gerektiğini göstermiş oldu. "Biri gelip sorular sormaya başlarsa dilini tutabileceğinden pek emin değildim. Umarım öyle bir şey yapmazdı. Ama yaparsa icabına bakmaya hazırdım. Annemin de hep dediği gibi, iki kişinin sır tutabilmesinin tek yolu birinin ölü olmasıydı." Tricia'nın Ethan'ı bu son cümleye kadar sevdiğini sanıyordum ama sırf kendini kurtarabilmek için aşkını harcayabileceğini göstermiş oldu. Sonlarını merak etmiyor değilim, mutlu son mu olur yoksa biri diğerinin mezarını mı kazar
Sakın Yalan Söyleme
Sakın Yalan SöylemeFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 2024391 okunma
186 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın incelemesi değil kendi düşüncelerim
Bir inceleme yazısı için okumak istemeyeceğiniz kadar uzun arkadaşlar o yüzden hiç başlamamanızı tavsiye ederim. Yaşadığımız çağda her iki cenahta da gerek sosyal platformlar gerek sözlü müzakereler yoluyla tartışma değerini sürekli koruyan kadının çalışması konusunda müstakil olarak kaleme alınan kitap sayısı yok denecek kadar azdır. (Nefes
İslamda Kadının Çalışması ve Sosyal Güvenliği
İslamda Kadının Çalışması ve Sosyal GüvenliğiFaruk Beşer · Nun · 200921 okunma
Hiçbir insan yüzde yüz kendisi olamamıştır, ama yine de herkes gücü yetti­ğince ilerler bu yolda, kimi biraz daha gözü açık kimi bi­raz daha gözü kapalı.
Reklam
384 syf.
6/10 puan verdi
Bu yazanın daha önceki iki kitabında okudum ve açıkçası çeviriden kaynaklı sevmemiştim, bu kitaptaki çeviri çok fazla gözüme batmadı ama burada da kadın karakteri çok sevdiğimi söyleyemem. Aslında aslında konu olarak güzeldi daha önce izlediğim bir filmi hatırlattı bana yine yolu tesadüf eseri İskoçya’ya düşen bir kadının oradaki bir yerli ile yaşadığı aşk macerasını anlatan bir filmde bazı şeyler aklımda onu canlandırdı o yüzden mekan ve sahneler gözümde kolaylıkla canlanabildi. Kadın karakterin dışa dönük ve o saf görünen karakteri çok fazla hoşuma gitmedi açıkçası, özellikle kitabın sonlarına doğru arkadaşıyla yaşadığı o diyalogda kesinlikle çok sinir oldum ve haklıyken de haksız konuma düşmesi canımı sıktı. Ben onun kadar kolay affedici olamazdım sanırım. Belki de bu yüzden çok fazla empati kuramadım kadın kadın karakterli ve bu da kitabı tam anlamıyla sevmeme engelledi. Genel itibari ile yormayan okurken keyif alacağınız güzel bir kitap ama dediğim gibi ben kadın karakterle çok fazla bağ kuramadım ve sinir olduğum özellikleri olduğu için çok ortalama buldum. Ama Ren yayınlarına göre gayet iyi sayılabilir.
İskoç Kaçamağı
İskoç KaçamağıMeghan Quinn · Ren Kitap · 202489 okunma
Kim bilir, belki de hayatın anlamı sadece insanın kendini kaptırdığı bir hayaldir. Belki de hayat, insanların kendilerini aptalca bir oyunda tutmalarından ibarettir. Ama yine de insanın hayatın sırrını çözememesi, kendisi için önemli olan şeyleri arayarak hayatını anlamlandırmasına engel değildi.
Sayfa 95 - Odessa Yayınları & 1. Baskı & 13 İnsan Ne Garip!Kitabı okuyor
668 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
(Spoiler olacak) Mart ayının başlarında okumuştum. İnceleme yapmadığımı görünce yapmak istedim. Öncelikle Brandon Sanderson'dan okuduğum ilk kitap oldu. Genelde Elantris ile başlanması öneriliyor ama elimde bu varken bundan başlamak istedim. İyi ki başlamışım. Başlarda evrene adapte olmakta zorlansam da kitabı genel anlamda sevdim diyebilirim. Grubun o havasını da sevdim. Kelsier cidden güzel bir liderdi. Herkesin fikrini önemseyen, gerekirse kendisini feda eden birisiydi. Gruptaki herkesi de sevdim. Elend ise daha sonraları gelse de onu da sevdim ama en çok Kelsier'i seviyorum ben:) Ah, canım benim. Eh azıcık bir aşk gerekiyordu değil mi? Kitaba dahil olması iyi oldu. Vin ilk kitaba göre gayet başarılıydı. Güçlüydü ve yaşına rağmen de oldukça olgundu. Eh onu da seviyor olduğumu yazıp artık Kelsier'in ölümüne geçeyim... Kelsier... Resmen ağladım. Öleceğini biliyordum, spoi almıştım ama yine de kendimi tutamadım... Karakterler aramda bir bağ kurmuştum... Kendisini feda etti. Evren güzeldi, Brandon Sanderson abimiz iyi iş çıkarmış. Onun dışında da diyecek pek bir şey kalmadı. Eh diğer kitapları ne zaman okurum bilmiyorum ama fazla ertelemesem iyi olacak. Bakalım Lord Hükümdar'dan sonra neler olacak...
Sissoylu - Son İmparatorluk
Sissoylu - Son İmparatorlukBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 20141,238 okunma
''Üzgünüm,'' dedi Cinder. ''Onu ben de çok seviyorum.'' ''Sizin türünüz sevginin ne olduğunu biliyor mu ki? Herhangi bir şeyler hissetme kabiliyetin var mı, yoksa sadece... Programlanmış halde misin?'' Aslında kendi kendine konuşuyordu ama sözleri yine de acıtmıştı. ''Elbette sevginin ne olduğunu biliyorum.'' Ve üzüntünün ne olduğunu da, diye düşündü. Öyle olduğunu kanıtlayabilmek için ağlayabilme yeteneğine de sahip olmayı diledi.
YÜZBAŞI Romantik düşüncelerle büyütülmüş, bu neden­le kendi yolunu bulması biraz güç oluyor, ama her şe­ye rağmen yine de karımdır işte ...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.