Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
362 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 saatte okudu
“İNTİHAR ETMEYECEKSEK İÇELİM BARİ”
Ve iki rakip takımdan oluşan komite toplanır. Kimseden altta kalmamak için, gidilmiş bütün düğünler masaya yatırılır. Nerde yapıldığından tutun da, takı hasılatına, as kadronun neler giydiğine, gelinliği - damatlığına, kınası - bindallısı - çerezi - meşrubatına, gelin çiçeği - kuaförü - araba süsüne, bahşişi, düğün pastası, hatta balayısına kadar
Bir Düğün Gecesi
Bir Düğün GecesiAdalet Ağaoğlu · Remzi Kitabevi · 19802,225 okunma
88 syf.
3/10 puan verdi
İnananlar inanmıyor değildir
Dursun, Tekin ve Arsel. Üçünün de kitaplarını bir müddet inceledim hala inceliyorum. Tekin'in kitaplarına pek bakamadım ama bana göre üçlünün en zayıf halkası Arsel. Çünkü Dursun ve Arsel'in din adamlığı geçmişi var ve bu görülebiliyor ama Arsel ise din ilimleri hakkında oldukça yetersiz. Ele aldığı bazı ayet ve hadislere yaptığı yorumlardan bu
Şeriatçıyla Mücadelenin El Kitabı
Şeriatçıyla Mücadelenin El Kitabıİlhan Arsel · Kaynak Yayınları · 2011182 okunma
Reklam
Bir kere şu "edebiyat" kelimesi halk ve aydınlar dilinde korkunç bir mâna taşımaktadır. "Edebiyat yapıyor" demek "saçma sapan konuşuyor" demektir.
Birisi konuşuyor gibi hissettim:)
"Aydınlar, huzursuzluktan hoşlanırlar. Asırlar boyu ayaklanmaya katılmışlardır."
165 syf.
·
Puan vermedi
Her kitabında insana ve insana dair her şeyle yakından ilgili olan Ali Şeriati bu eserinde evlerimizin içine kadar ne kadar toplumun parçası olduğunuzu bize aşama aşama anlatır. Her düşüncesine katılmasamda haklı olduğu çok konu var. En çok bilinen tiradı ile “Sizi rahatsız etmeye geldim.” Eserin içeriği ve içeriğindeki konulara değinme
Anne Baba Biz Suçluyuz
Anne Baba Biz SuçluyuzAli Şeriati · Fecr Yayınevi · 20131,265 okunma
“ İstanbul’da yaşayan sivil ve asker tüm aydınlar, Mustafa Kemal Paşa’nın yabancı basına verdiği demeci konuşuyor sevgili Marcel. Ülkemde uygulanacak siyasal sistem için ‘cumhuriyet’ demiş Paşa verdiği bir beyanatta…”
Sayfa 307Kitabı okudu
Reklam
223 syf.
·
Puan vermedi
Ahmet Mithat'ın ince bir mizah anlayışına dayalı hoş bir üslubu var aslında. Ama çok konuşuyor. Aşırı rahat. Roman tekniğine dair hiçbir şeyi umursamıyor. ''Ya şimdi onu bırakın da size biraz şundan bahsedeyim'' diye alakasız bir konuya atlayabiliyor. Böyle davranması romanın nasıl yazılacağına dair bilgisizliğinden kaynaklı değil bence. Sadece
Felatun Bey ile Rakım Efendi
Felatun Bey ile Rakım EfendiAhmet Mithat Efendi · Akçağ Yayınları · 201822,6bin okunma
455 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Ne Yapmalı
Ali şeriati 'Ne Yapmalı' diyerek, yapılması gerekenleri kendince sıralıyor. Katılırız veya katılmayız ama kendi zamanında bunun mücadelesini vermiş bir insanın düşüncelerinin kağıda dökülmüş halini okuyacağız. Dolambaçlı söylemler, uzun, zor, anlaşılmaz kavramlar, kelimelerle dans etmek yok; herkese yönelik sade ve net konuşuyor, konuşuyor,
Ne Yapmalı
Ne YapmalıAli Şeriati · Fecr Yayınevi · 2009218 okunma
622 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
24 günde okudu
Ah, Oblomov üzümlü kekim!
İlya İlyiç Oblomov, 19.yüzyılda Rusya'nın taşrasında Oblomovka çiftliğinde doğuyor.
Oblomov
Oblomov
'u anlamak için iki şeye değinmek istiyorum : ailesi ve yaşadığı dönem. Oblomov ailesine aristokrat diyebiliriz. Çiftlikleri var, emri altında çalışan işçiler, köylüler var hatta bulundukları/ sahip oldukları bölgeye Oblomovka
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139bin okunma
Bir kere şu “edebiyat” kelimesi halk ve aydınlar arasında korkunç bir mana taşımaktadır. “Edebiyat yapıyor” demek “saçma-sapan konuşuyor” demektir. Bugünün edebî eserleri ise saçma-sapanlığı da aşıp okuyanın yüreğine indirecek bir biçim, daha doğrusu biçimsizlik almaktadır. “Yazık oldu Süleyman efendiye” başlıklı pırlantadan başlıyarak “serbest vezin” denilen bolşevik ölçülü ve tabiî söğüşlü, küfürlü şiirlere(!), devrik cümle denilen palikarya ağzıyla yazılmış nesir şaheserlerine (!) kadar sıra sıra dizinlenen sanat harikaları, estetik seviyenin deniz seviyesinden kaç kilometre aşağıda olduğunu göstermektedir. Hele geçen yıl Cumhuriyet gazetesinin roman yarışmasında birinciliği kazanıp aynı gazetede tefrika olunan “Yılanların öcü” adlı bir şaheser vardı ki edebiyat hakkında fikri olmıyanlara vereceği ders bakımından cidden bulunmaz bir nesne, belki de “Acaib-i Seb’a Alem”in sekizincisi idi. Bu romanı birinci olarak seçen “BÜYÜK JÜRİ” arasında sayın Halide Edibin de bulunması çok garibime gitmişti. Ağıza alınmayan kelimelerin sık sık geçtiği bu romanı acaba sonuna kadar okumuş mu idi? Okudu ise...Pes... Başka sözüm yok...
Reklam
415 syf.
8/10 puan verdi
kitabı okurken üşüdüm.
Farklı bir Orhan Pamuk'la karşılaştım. Türkiye'nin siyasi ve toplumsal meselelerin Kerim Alakuşoğlu nam-ı değer Ka karakteri üzerinden anlatıldığı ağır ve yoğun bir anlatım tercih edilerek yazılan bir kitaptır. Aslında Orhan Pamuk'un tüm eserlerinin konusu Doğu ile Batı arasındaki farkları anlatıyor. Ama bu kitabında yoğun bir şekilde siyasete
Kar
KarOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202114,4bin okunma
"İstanbul'da yaşayan sivil ve asker tüm aydınlar, Mustafa Kemal Paşa'nın yabancı basına verdiği demeci konuşuyor sevgili Marcel. Ülkemde uygulanacak siyasal sistem için 'cumhuriyet' demiş Paşa verdiği bir beyanatta..."
Sayfa 307 - Destek YayınlarıKitabı okudu
"Diyebilirim ki, son iki yüz yıldan beri tefekkür dünyamızı istilâ eden Batı’nın işportalarından gelişi güzel devşirilmiş sahte, sakat ve şahsiyetsiz paçavralar arasında benzerine güç rastlayacağımız dürüst, metin, dost ve bu toprağın bağrından fışkıran düşüncelerle dolu bir hazinedir
Risale-i Nur
Risale-i Nur
."
Cemil Meriç
Cemil Meriç
(Bediüzzaman
Aydınlar Konuşuyor
Aydınlar Konuşuyor
Aydınlar Konuşuyor, s. 60)
Mustafa Kemal Atatürk, 'Nutuk'u Okumaya Başladı..
AFET İNAN BÜYÜK NUTUK'U ANLATIYOR.. Atatürk, Büyük Nutuk’u seslendirmeden önce 1927 yazında Dolmabahçe Sarayı’nda düzenlediği akşam toplantılarında arkadaşlarına okumakta, onlarla tartışmaktadır. Yaz aylarının sıcak bir gününün gecesi, Atatürk’ün etrafında daha kalabalık bir aydınlar topluluğu vardı. O, arkadaşlarına adeta bir sürpriz
Bir kere şu “edebiyat” kelimesi halk ve aydınlar dilinde korkunç bir mânâ taşımaktadır. “Edebiyat yapıyor” demek “saçma-sapan konuşuyor” demektir. Bugünün edebî eserleri ise saçma-sapanlığı da aşıp okuyanın yüreğine indirecek bir biçim, daha doğrusu biçimsizlik almaktadır.
Sayfa 102 - Ötüken Neşriyat - 2. BasımKitabı okudu
41 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.