Yaşar Kemal’in “O iyi insanlar o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık.” sözü, insan çürümüşlüğünün tarihidir.
Kalemine çok geç kaldığım okurken hayıflandığım, ama bundan sonra o mürekkebi yalamış ve tadına varmış birisi olarak da asla bırakmayacağım bir isim #yaşarkemal
#binboğalarefsanesi kitabının arka kapağında aynen şu cümle geçiyordu. Yörüklerin yok oluşuna yakılmış bir ağıt... Ağıt ki ne ağıt dedim okurken. İliklerime kadar hissettim, sayafalarda ki yörüklerin çaresizliğini, parsellenmiş yerlerin küçük bir kıyısında yaşama mücadelesi verenlerin sömürülmesini, okurken çok canımı acıtsada hakikat işte dedim can yanmış ki yakıyor. Yakanlardan değilim, ama yananların acısını belki de bu yüzden anladım.
Betimlerine hayran kaldığım bu destansı romanda bir de demirci Haydar Usta'nın torunu Kerem ve güzeller güzeli Ceren'in hikayesinide serpiştirecek ruhunuza üstad.