Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hırsızlar saf saftır bab-ı devlette Kimi eğlencede, kimi işrette Bir lütfi Rahman ki, binlerce şükür Hisseme yalnızlık düştü serkent'te.
Meşrutiyet döneminde ülke kültürünü üç tip kitapçı beslerdi. Beyoğlu kitapçıları vardı, Bab-ı Ali kitapçıları vardı ve Sahaflar vardı. Belki bu bölünme içinde terazinin üç kefesini bir ölçüde farketmek mümkündü. Fakat bugün artık pek çok şey birbirine karışmıştır ve insanları sahip oldukları kültürle teşhis gayet zor bir hadisesidir. İnsanları kültürel belirlenmeleri veya donanımlarıyla, sosyal düzenlilikleri ile veya gelir gruplarıyla tasnif etmenin büyük hatalara sürükleyeceğini bir iki teşebbüsle çabucak anlayabiliyoruz. O halde ne yapmalıdır? İnsanları temsil ettikleri ruh (esprit) dolayısıyla tasnif etmelidir.
Sayfa 164
Reklam
Üç büyük teist dinin kutsal kitaplarında geçen ifadeler başlangıçı olan bir evren tarif ediyordu. "Başlangıçta Allah gökleri ve yeri yarattı." (Tevrat-Tekvin Bab 1-1) "Her şey O'nun (Allah) ile oldu. Ve olmuş olanlardan hiçbir şey O'suz olmadı." (İncil-Yuhanna Bab 1-3) "Gökleri ve yeri yaratandır. O (Allah), bir işin olmasına karar verirse, ona yalnızca 'ol' der, o da oluverir." ( Kuran, Bakara Suresi 2-117)
Çıkageldi Bir Gözleri Sürmeli, devamı...
Halbuki şairin "yâr" dediği, tek ve gerçek sevgili olan Allah'tır. Seher vakti sevgilinin kapısını çalmış, sabah namazına durmuş, ama "kapıların sürgülü" olduğunu, yani açılmadığını görmüştür. "Feth-i bâb", yani "kapı açmak", sülûkta makamları aşmak yahut bazı ruh müşküllerini halletmek anlamı nında,
Sayfa 134 - Semerkand, EşikKitabı okudu
Turan Dursun, 244 ncu sayfada kız çocuğunu diri diri gömme ile ilgili olarak Ebü Dâvud'dan bir hadis meali aktarıyor: ”Vaide de mev'ude de ateştedir” (kitabu's - sunneh, bab fi zerariyyi'l - müşrikin s. 532). Ve şu yargıya varıyor: “Kız çocuğunu diri diri gömen kimsenin cehenneme gitmesini anladık ama o zavallı kız çocuğunun cehennemde işi
Sayfa 82
Ya müfettihal ebvâb, iftah lenâ hayral bab.
*•*•*•*•* Göz kulak dil kapıların bağla muhkem bir zaman, Ola kim Hakk‐dan yana gönlünden ola feth‐i bâb. (Göz kulak dil kapıların muhkem bir zaman bağla, Senin için gönlünde Hakk tarafına bir kapı açıla) *•*•*•*•*
Reklam
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "1 milyon Suriyeli kardeşimizin gönüllü geri dönüşü için Azez, Cerablus, El Bab, Tel Abyad ve Resulayn başta olmak üzere 13 bölgede yerel meclislerle çalışıyoruz" dedi. Sadece yerel meclislerle mi? HTŞ çatısı altında toplanan Selefi örgütlerin de Türkiye ile birlikte hareket ettiği tüm dünya kamuoyunca bilinmektedir. Türkiye'nin bu örgütlerle bağlantısı sadece bölgede PKK/YPG unsurlarına karşı savaşırken bu unsurlardan istifade etmek mi yoksa daha fazlası var mıdır? Anlaşılan o ki "Erdoğan'ın açıkladığı proje, Türkiye'deki sığınmacıları vatanlarına kavuşturmaktan ziyade onların bir bölümünü kendi 'fetih planında' kullanma projesidir."
Sayfa 58 - Kırmızı Kedi Yayınevi 1. BasımKitabı okudu
1.BAB
Anlat "Bu Bir Yusuf Masalıdır" de! Bunu söyle fakat şunu da sor ; Yusuf'un masalı neden Yusufla başlamıyor?
1. Bab-ı Seraskeri: Askeri teşkilatın en yüksek makamı idi. Bugün genel olarak Milli Savunma Bakanlığı’nın sahip olduğu görev ve yetkileri sahipti. İlk kez Abdülaziz ve sadrazam Fuat Paşa dönemlerinde ikiye ayrılarak; birinci kısım Bab-ı Seraskeri adını korumaya ikinci kısım ise Harbiye Nezareti adı ile ona yardımcı bir makam olarak çalışmaya başlamıştır fakat sonradan Harbiye Nezareti kaldırılarak eski duruma dönülmüştür. 2. Abdülhamit(1879) zamanında Bab-ı Seraskeri adı Harbiye Nezareti’ne çevrilmiş bu da 1884 tarihine kadar sürmüştür. Bundan sonra Harbiye Nezareti adı terk edilerek Bab-ı Seraskeri’ye dönüşmüştür. 2. Abdülhamit döneminde Seraskerlik ve Harbiye Nezareti’ne sırası ile şu paşalar getirilmiştir: Abdi Paşa Redif Paşa Mahmut Paşa Rauf Paşa İzzet Paşa Mustafa Paşa Gazi Osman Paşa Hüseyin Hüsnü Paşa Gazi Osman Paşa (ikinci kez) Hüseyin Hüsnü Paşa (ikinci kez) Gazi Osman Paşa (üçüncü kez) Ali Sait Paşa Mehmet Rıza Paşa
"Tanrı'yı seviyorum" deyip de kardeşinden nefret eden yalancıdır. Çünkü gördüğü kardeşini sevmeyen, görmediği Tanrı'yı sevemez." (1. Yuhanna 4:16. bab)
Reklam
Ali bin Ebu Talib radıyallahu anhın rivayetine göre Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurdu: 'Allah'a isyan olan bir işte itaat yoktur. İtaat hayırlı olan iştedir.' (Müslim, İmare, 8 (4742); Buhari, Ahbarulahâd, 1 (7257); Ebu Davud, Cihad, 96 (2625); ibni Mace, Cihad kitabı 40, bab)
............ VAKT-İ SEHER
1 Ehl-i dil bâb-ı keremden feyz alur vakt-i seher Dilde olan 'ukde-i gam feth olur vakt-i seher 2 Sâcid olmuș cümle esmâr râki olmuş hep șecer Mürg ü vahşi aşk ile tevhid okur vakt-i seher 3 Devlet-i dâreyne nâ'il ola mı şol kimse kim Gönli bidâr olmaga bimâr olur vakt-i seher 4 Bahr-i isyâna garîkım deyu kat' itme ümid Oku Gaffar ismini hep mahv olur vakt-i seher 5 Gönle sıklet virme Sıdkî gamdan olma muztarib Müşkil-i dünyâ vü ukbâ hall olur vakt-i seher
Cellatlar ve İdam Cezaları - 1
"Siyasî mahkumlar, yağlı kementle boğulurdu. İdamdan sonra 'şifre' adı verilen gayet keskin bir usturayla başı gövdesinden ayrılır; ibret-i âlem için ya bir taşın üstüne konulur ya da sarayın şehre açılan büyük kapısının (Bab-ı Hümayun) önüne atılırdı."
Sayfa 28 - Doğan Kitap, Türkiye
.... HER AN BEKLERİZ
Biz misafiriz velâkin biz de mihmân bekleriz Kâmil inşân bulmuşuz babında ihsan bekleriz Biz dahi ol nûr-u çeşm-i Murtazâ'nın aşkına Şîr-vârî Kerbelâ çenginde atşân bekleriz Nefsimizle eyleriz dâim gazâ-yı ekberi Yıkmasın şeddi adûlar diye her an bekleriz Seb'a-i seyyâre-vârî cân u dil devrân eder Hâtemi zabt etmesin dîv ile şeytân
239 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.